İdrardan Potansiyel Hastalık Biyobelirteçleri Olan Üre, Ürik Asit, Kreatinin, Glukoz Ve Aseton Tayini İçin Konfokal Raman Spektroskopisi Kullanılarak Yöntem Geliştirilmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2017

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Elifcan Onbaşı

Özet:

İdrar; böbrek hastalıkları, diyabet, hipertansiyon ve idrar yolu enfeksiyonları gibi rahatsızlıkların tespit edilip değerlendirilmesinde kullanılan, kolaylıkla toplanabilen ve zengin bilgi içeriğine sahip olan bir vücut sıvısıdır. Bu çalışmada hastalıkların erken teşhisinde idrarda bulunan potansiyel biyobelirteçleri konfokal Raman spektroskopisi kullanarak tespit edebilmek için alternatif bir yöntem geliştirilmesi amaçlandı. Raman spektroskopisi genellikle bir lazer kaynağından gelen monokromatik ışının elastik olmayan saçılımı temeline dayanan spektroskopik bir tekniktir. Bu teknik organik ve inorganik maddelerin kalitatif ve kantitatif olarak tayin edilmesinde ve parmak izi çıkarması aracılığı ile moleküllerin tanımlanmasında kullanılmaktadır. İlk olarak, negatif kontrol idrar örnekleri içine ticari kimyasal glukoz, kristal üre, aseton, toz kreatinin ve kristal ürik asit maddeleri eklendi. Daha sonra glukoz, üre, aseton, kreatinin ve ürik asitin Raman spektroskopisi ile tespit edilebilecekleri en düşük konsantrasyon miktarı tespit edildi. Buna ek olarak analiz için optimum Raman lazer dalga boyunun bulunması için 532 nm ve 785 nm lazerler kullanıldı. Tüm bileşenler yapay idrar içine eş zamanlı olarak eklendi. Raman dataları topladıktan sonra örneklerin Raman spektrumları baz alınarak detaylı kimyasal dağılım görüntülerini oluşturmak için Raman spektral haritalama metodu uygulandı. İdrar içine eklenen metabolitlerin konsantrasyonu düşürüldükçe, elde edilen Raman bantlarının şiddetinde azalma gözlendi. Raman spektroskopisi tahribatsız olarak çalışılan bir yöntemdir ayrıca ekstraksiyon, saflaştırma gibi analiz öncesi hazırlık aşaması gerektirmemektedir. Sonuçlarımız idrar biyobelirteçlerinin çok düşük konsantrasyonlarda, saniyeler içinde Raman spektroskopisi ile tespit edilebilmesinin hastalıkların erken tanısı için oldukça yararlı bir yöntem olduğunu göstermiştir.