Değişen Madde Fonksiyonu Belirleme Yöntemlerinin Test Parametreleri Kestirimlerine, Karar Çalışmalarına, G Ve Phi Katsayılarına Etkisi


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2018

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Sami Pektaş

Danışman: ŞEREF TAN

Özet:

Bu araştırmada, öğrencilerin cinsiyetlerine, haftalık cep harçlık miktarlarına ve cep harçlık miktarlarının yeterli olup olmama durumlarına göre farklı Değişen Madde Fonksiyonu (DMF) belirleme yöntemleri kullanılarak tespit edilen düşük, orta ve yüksek düzeyde DMF gösteren maddelerin sayısal ve sözel yetenek testlerinden çıkarılmasının, test parametreleri kestirimlerine, karar çalışmalarına ait G ve Phi katsayılarına, DMF'siz teste ait G ve Phi katsayılarına etkisini ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Araştırma bu yönüyle temel araştırma niteliğindedir. Mevcut durumun ortaya konması açısından ise betimsel bir araştırmadır. DMF belirleme yöntemi olarak Klasik Test Kuramı'na (KTK) dayalı Mantel-Haenszel (MH) ve Lojistik Regresyon (LR) Yöntemleri kullanılmış, Madde Tepki Kuramı'na (MTK) dayalı ise SIBTEST, Lord'un Ki-Kare ve Raju'nun Alan Ölçüleri yöntemleri kullanılmıştır. Öğrencilerin genel yeteneklerini ortaya çıkarabilmek için araştırmacı tarafından çoktan seçmeli test maddesi tipinde 45 maddelik sayısal yetenek testi ve 45 maddelik sözel yetenek testi öğrencilere uygulanmış, cevaplar iki kategorili (0 ve 1) olacak şekilde puanlanmıştır. Araştırma verileri Ankara ili Keçiören ve Pursaklar ilçelerinde bulunan 6. sınıf düzeyinde öğrenim gören 2304 öğrenciden toplanmıştır. Verilerin analizi aşamasında testlerin geçerlik, güvenirlik, test parametreleri kestirimleri için TAP programı ve BILOG-MG programı kullanılmıştır. DMF'li maddenin tespit edilmesi için RStudio paket programı kullanılmıştır. RStudio içerisinde SIBTEST için mirt paketi yüklenirken diğer DMF belirleme yöntemlerinde difR paketi yüklenerek analiz için komutlar yazılmıştır. Genellenebilirlik Kuramına dayalı G ve Phi katsayılarının hesaplanması için EduG 6.1e paket programından yararlanılmıştır. DMF'li maddenin testten çıkarılması ile hesaplanan KTK, MTK ve Genellenebilirlik Kuramlarına dayalı güvenirlik katsayıları ile 45 maddelik teste ilişkin güvenirlik katsayıları arasındaki farklılığın test edilmesinde Feldt istatistiği kullanılmıştır. DMF'li madde çıkarılan testlere ait ortalama güçlük indeksleri ve üst-alt grup madde ayırt edicilik indeksleri ile asıl test indeksleri arasındaki farklılıklarının test edilmesinde Z oran testi kullanılmıştır. DMF'siz testlerin nokta çift serili korelasyonla ayırt edicilik katsayıları ile asıl testin katsayıları arasındaki farklılığın test edilmesinde Fisher Z istatistiği kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda farklı DMF belirleme yöntemleri kullanılarak düşük düzeyde DMF gösteren maddelerin testten çıkarılması sonucu elde edilen test ile başlangıç testine ait test parametreleri kestirimlerinde, karar çalışmalarına ait G ve Phi katsayılarında ve DMF'siz teste ait G ve Phi katsayılarında anlamlı farklılık yaratacak düzeyde bir değişimin olmadığı belirlenmiştir. Fakat orta ve yüksek düzeyde DMF gösteren maddelerin testten çıkarılması sonucunda bazı test parametrelerinde, bazı güvenirlik katsayılarında, karar çalışmalarına ait G ve Phi katsayılarında ve DMF'siz teste ait G ve Phi katsayılarında anlamlı farklılık yaratacak düzeyde bir değişimin olduğu tespit edilmiştir. Sayısal ve sözel yetenek testinde MTK'ya dayalı yöntemlerin DMF'li maddelerin tespitinde benzerlik gösterdikleri saptanmıştır. Bununla birlikte DMF özelliği gösteren maddelerin belirlenmesinde KTK ve MTK'ya dayalı yöntemler arasında farklılık olduğu, MTK'ya dayalı yöntemlerde daha fazla DMF'li madde kestirimi gerçekleştirildiği belirlenmiştir. Bu bilgiler ve araştırma sonuçları orta ve yüksek düzeyde DMF gösteren maddelerin, yanlılık çalışmalarıyla desteklenerek testten çıkarılması gerektiğinin bir göstergesidir. Bu bağlamda bir teste ait geçerlik ve güvenirlik gibi psikometrik özellikleri olumlu yönde artırabilmek için testin orta ve yüksek düzeyde DMF gösteren maddelerden arındırılması gerektiği söylenebilir. Araştırma sonuçlarına bağlı olarak özellikle karar almak için uygulanan testlerin geçerlik ve güvenirlik belirleme sürecinde DMF analizlerinin yapılması önerilmektedir.