Gazi Üniveristesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji bilim dalında endoskopi ve kolonoskopi yapılan hastalarda helikobakter pilori enfeksiyonu ve kolorektal polip sıklığı ve lokalizasyonu arasındaki ilişki


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NERGİS BASMACI

Danışman: GİYASEDDİN ŞÜKRÜ DUMLU

Özet:

Kolorektal karsinom (KRK) dünya çapında kansere bağlı ölümlerin önde gelen nedenlerindendir. Dünyada en yaygın görülen üçüncü kanserdir ve kansere bağlı ölümlerde dördüncü sırada yer almaktadır. Kolorektal polipler prekanseröz lezyonlar olarak tanımlanmaktadır. Kolorektal poliplerin kolonoskopi ile erken teşhis ve tedavisi KRK insidansını belirgin ölçüde azaltmaktadır. Helikobakter pilori (H. Pilori) enfeksiyonu dünyada en sık görülen kronik bakteriyel enfeksiyondur. H.Pilori enfeksiyonunun klinik olarak kronik gastrit, peptik ülser, mide adenokarsinomu ve mukoza ilişkili lenfoid doku (MALT) lenfomanın etiyolojisinden sorumlu olduğu bilinmektedir. Son yapılan çalışmalarda, yüksek H. Pilori antikor seviyelerinin KRK ile ilişkili olduğu görülmüştür. Ancak bu alanda yapılan çalışmaların sonucu tartışmalıdır. Japonya, Kore ve Amerika‘da yapılan çeşitli çalışmalarda; H.Pilori enfeksiyonun kolorektal adenomlar için tek başına bir risk faktörü olduğu düşünülmektedir. Bu çalışma; mart 2015 ve mart 2019 tarihleri arasında, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi (GÜTF) Endoskopi Ünitesi‘ne başvuran endoskopi ve kolonoskopi yapılmış 4561 hastanın kayıtları elektronik arşivden taranarak retrospektif olarak yapılmıştır. Taranan hastalardan; işlemi GIS kanama nedeniyle yapılan, işlem sonucu invaziv GIS karsinomu tanısı alan hastalar, işlemi tolere edemeyen, işlemden 2 ix hafta öncesine kadar proton pompa inhibitörü (PPI) tedavisi almış olan hastalar ve işlemden 4 hafta öncesine kadar H.Pilori eradikasyon tedavisi almış olan hastalar çalışmadan dışlanmıştır. Çalışmaya dahil edilen 3231 hastanın 825 tanesinde kolorektal polip (KRP) görülürken, 2406 hastada polip saptanmamıştır. KRP olan hastalarda polibi olmayanlara göre H.Pilori enfeksiyon oranının daha yüksek olduğu görülmüştür (p<0,001). Çoklu polibi olan hastalarda, H.Pilori enfeksiyon oranının tek polibi olan hastalara göre daha yüksek olduğu görülmüştür (p=0,095). Polipler büyüklüklerine göre değerlendirildiğinde ise 1 cm‘den büyük poliplerde H.Pilori enfeksiyonu oranının 1 cm‘den küçük poliplere göre daha fazla olduğu görülmüştür (p<0,004). Polip tipi açısından değerlendirildiğinde ise tübülovillöz adenom ve villöz adenomlarda, diğer polip tiplerinde göre daha yüksek H.Pilori enfeksiyon oranı olduğu görülmüştür (p<0,001). KRP‘ler lokalizasyonlarına göre değerlendirildiğinde ise; H.Pilori enfeksiyon oranlarında istatistiksel anlamlı fark bulunmamıştır (p=0,341). Yapılan çalışmada boyutu 1 cm‘nin üzerinde olan poliplerde, çoklu poliplerde ve malignite riski daha fazla olan polip tiplerinde H. Pilori enfeksiyon oranının daha fazla olduğu görülmüştür. KRP‘lerin erken saptanması, kolonoskopik yöntemlerle rezeke edilmesi KRK insidansını ve KRK‘e bağlı ölümleri önemli ölçüde azaltmaktadır. Ayrıca H.Pilori eradikasyon tedavisi ile polip oluşumunun azaltılması ve bu şekilde KRK insidansının azalmasına yardımcı olabilir.