Rezin esaslı yeni bir fissür örtücünün mekanik ve fiziksel özelliklerinin değerlendirilmesi


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2016

Öğrenci: YASEMİN AKIN

Danışman: AYŞEGÜL ÖLMEZ

Özet:

Günümüzde yaygın olarak kullanılan fissür örtücülerin geliştirilmesi için çalışmalar devam etmektedir. Çürüğün önlenmesinde etkili olan fluoridin fissür örtücülere ilave edilmesiyle fluoridli fissür örtücüler elde edilmiş ve başarıları kanıtlanmıştır. Son zamanlarda içerisindeki S-PRG (Surface pre-reacted glass ionomer) doldurucular sayesinde yüksek miktarda fluorid salma ve reşarj olma kapasitesine sahip olduğu iddia edilen BeautiSealant fissür örtücü kullanılmaya başlanmıştır. Bu çalışmada fluorid içermeyen (Helioseal), fluorid içeren (Helioseal-F) ve S-PRG doldurucu içeren (BeautiSealant) rezin esaslı fissür örtücülerin makaslama bağlanma dayanımı, mikrosızıntı ve demineralizasyonu engelleme özelliklerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Makaslama bağlanma dayanımı testi için toplanan dişlerin bukkal yüzeylerine fissür örtücüler uygulanıp ölçümler yapılmıştır. Mikrosızıntı testi için dişler fissür örtücü uygulamasından sonra 24 saat % 0,5 lik bazik fuksin solüsyonunda bekletilip kesit alınarak mikroskop altında incelenmiştir. Fissür örtücülerin demineralizasyonu engelleme özelliğinin değerlendirilmesi için ise, dişlerin bukkal yüzeylerine fissür örtücü uygulaması yapılıp 14 gün pH siklusuna tabi tutulmuştur. Ardından bukko-lingual yönde kesit alınarak, farklı derinliklerde kesitsel mikrosertlik değerleri ölçülmüştür. Yapılan istatistiksel değerlendirme sonuçlarına göre, S-PRG doldurucu içeren BeautiSealant fissür örtücü uygulanan dişlerde makaslama bağlanma kuvveti diğer gruplara göre en yüksek değeri göstermiştir (p<0,001). Mikrosızıntı skorları açısından gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamıştır (p=0,413). Kesitsel mikrosertlik ölçümlerinde ise BeautiSealant ın bazı derinliklerde diğer fissür örtücülere göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksek değerler verdiği tespit edilmiştir (p<0,001).