N/O donör atomlu siklotetrafosfazen türevlerinin biyolojik aktiviteleri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NAGEHAN RAMAZANOĞLU

Danışman: LEYLA AÇIK

Özet:

Bu tez çalışmasında oktaklorosiklotetrafosfazen (N4P4Cl8) ile N/O donör atomlu bidentat ligandın sodyum tuzunun (FeCH2NHCH2CH2CH2ONa) 1:1 mol oranındaki tepkimeleri sonucunda sentezlenen mono-ferrosenil-2-cis-4-dikloro-ansa- (2,4-ansa; 3) ve N-mono-ferrosenil-propanoksi- (spiro; 4) siklotetrafosfazen bileşiklerinin; monoaminler [pirolidin (3a, 4a), piperidin (3b, 4b), morfolin (3c, 4c), 1,4-dioksa-8-azaspiro[4.5]dekan (DASD), (3d, 4d)] diaminler [4-florobenzil-N'-metilpropan-1,3-diamin (3e, 4e), N-4-florobenzil-N'-metiletan-1,2-diamin (4f)] dialkoksitler [(2,2,3,3-tetrafloro-1,4-bütandioksit (3g, 4g) ve 2,2-dimetil-1,3-propandioksit (3h, 4h)] ile reaksiyonu sonucunda oluşan toplam 16 adet kısmen ve tamamen sübstitüe siklotetrafosfazen bileşiğinin biyolojik aktiviteleri araştırılmıştır. Çalışmada kullanılan siklotetrafosfazen bileşiklerinin antimikrobiyal aktivitesi agar kuyu difüzyon yöntemi ile tespit edilmiş, bileşiklerin en düşük seviyede etki eden konsantrasyonları minimal inhibitör konsantrasyon (MİK) ve minimal bakterisidal konsantrasyon (MBK) yöntemi ile belirlenmiştir. Bileşiklerin plazmit DNA ile etkileşim durumu agaroz jel elektroforez yöntemi ile araştırılmış, DNA ile etkileşime giren bileşiklerin hangi nükleotidlerden DNA’ya bağlandığının tespiti için BamHI ve HindIII restriksiyon endonükleaz enzim kesimleri yapılmıştır. Bileşiklerin sitotoksik özelliklerini araştırmak için L929 fare fibroblast hücreleri ve MCF-7 meme kanseri hücrelerindeki sitotoksik aktivitesi WST-1 yöntemiyle tespit edilmiş, bileşiklerin hücre proliferasyonuna ilişkin etkisi ayrıca Gerçek Zamanlı Hücre Analizi ile araştırılmıştır. Bunun yanında bileşiklerin çalışılan hücre hatları üzerindeki apoptotik ve nekrotik etkileri Hoescht 33342 ve propidyum iyodür ikili boyaması ile ortaya konulmuştur. Yapılan biyolojik aktivite çalışmaları sonucunda 3d, 3h ve 4h olarak isimlendirilen bileşiklerin, referans olarak kullanılan antibiyotiklere kıyasla daha yüksek oranda antimikrobiyal aktivite gösterdiği tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular bileşiklerin kimyasal özellikleri ile birlikte değerlendirilmiş, bu bileşiklerin enfeksiyon hastalıkları ve kanser tedavi yöntemlerinde kullanım potansiyeli ortaya konulmuştur.