BASINÇ YARALANMALARININ PREVALANSI, ÖNLENMESİ VE İYİLEŞTİRİLMESİ TÜRKİYE’DE ÇOK MERKEZLİ BİR ÇALIŞMA


Creative Commons License

Karadağ A., Bulut H., Öztürk D., Avşar P., Duluklu B., Göçmen Baykara Z. (Yürütücü), et al.

Diğer Resmi Kurumlarca Desteklenen Proje, 2018 - 2019

  • Proje Türü: Diğer Resmi Kurumlarca Desteklenen Proje
  • Başlama Tarihi: Ocak 2018
  • Bitiş Tarihi: Aralık 2019

Proje Özeti

Giriş: Geçmişten günümüze yaygın olarak görülen basınç yaralanmaları (BY), tedavisi pahalı, kapsamlı bakım gerektiren, mortalite ve morbidite olasılığını artıran, hastanın ağrı ve acı çekmesine yol açarak yaşam kalitesini olumsuz etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Birçok ülkede gündemde olan hastane ilişkili BY, hasta güvenliği kapsamında ele alınmakta ve sağlık bakım sisteminde kalite göstergesi olarak değerlendirilmektedir. BY önlenebilir bir komplikasyon olmasına rağmen, yüksek morbidite ve mortalite oranları görülmeye devam etmektedir. Basınç yaralanmaları %95’e varan oranlarda önlenebilir olarak nitelendirilmektedir. Bu nedenle BY gelişme riski taşıyan hastaların tanılanması ve gerekli önlemlerin alınması öncelikli girişimlerdir.
Amaç: Bu çalışma, Türkiye’de basınç yaralanmaları prevalansının ortaya çıkarılması ve basınç yaralanmalarını önlemeye ilişkin girişimlerin BY prevalansı üzerine etkisinin belirlenmesi amacıyla, çok merkezli, prospektif olarak yapılmıştır.
Yöntem: Bu araştırma iki aşamada gerçekleştirilecektir. İlk aşamada; Türkiye’nin 12 bölgesinde belirlenen 12 hastanede 5088 hasta ile BY nokta prevelansı yapılmıştır. İkinci aşama ise nokta prevalansı yapılan bir hastanede pilot çalışma olarak gerçekleştirilmiştir. Bu aşamada herhangi bir örneklem seçimi yapılmamış ve prevalans yapılan kliniklerde çalışmaya katılmayı kabul eden tüm hemşirelere basınç yaralanmalarını belirleme, önleme ve takibine ilişkin eğitim verilmiştir. Bu eğitimin hemşirelerin bilgi düzeyi ve BY prevalansına etkisi değerlendirilmiştir.
Sonuç: Bu proje sonuçlarına göre 12 bölgedeki 12 hastanenin basınç yaralanması prevalansının %9,5 olduğu, en fazla Evre II BY’nın (% 36,2) oluştuğu, en sık sakrum bölgesinde (%33,0) geliştiği belirlenmiştir. Basınç yaralanmalarının %10,7’sinin tıbbi araçlara bağlı ve  %65,1’inin hastanede geliştiği saptanmıştır. Ayrıca pilot hastanede hemşirelere yapılan basınç yaralanmasına ilişkin eğitimin basınç yaralanma oranını değiştirmediği ancak cilt değerlendirme sıklığını artırdığı saptanmıştır. 
 Bu sonuçlar doğrultusunda ülkemizdeki basınç yaralanmasını önlemeye yönelik girişimlerin  ülke genelinde yaygınlaştırılması önerilmektedir.