Diğer, ss.1-4, 2023
Yeni Bir Eğitim-Öğretim Yılına Başlarken;
Kısalıklar ve
Uzunluklar!
Dr.
Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI*
Yeni Öğretim Yılının Kısalıkları!
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı başlıyor.
Nasıl geçecek?
Kısa-uzun-yeterince uzun-çok
uzun!
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı;
·
Dışımızda gördüğümüz ve gerçeklik
dediğimiz şeyleri anlamak için kısa,
·
Gerçek evrensel bilince sahip olabilmemiz için kısa,
·
Bizi kuşatan dünyanın farkına vararak anlamak
için kısa,
·
Siyasal yapının ulusal ve evrensel gerçek sorunları
görebilmesi için kısa,
·
Piyasa ekonomisinin toplum lehine gelişmesi
için kısa,
·
Sanat kesiminin yabancı hayranlığından
kurtulabilmesi için kısa,
·
Tuttuğumuz takımın kondüsyon fakiri
futbolcularının kötü futbolunu iyileştirmesi
için kısa,
·
Derslerimizi, sınıfımızı ve okulumuzu olduğu gibi fark ederek anlamak için oldukça kısadır.
Ulusal
Eğitimde Öğrencilerin Kısalıkları!
Ulusal eğitimin istatistikleri ve rakamları sınıfa yani
eğitim-öğretim ve
değerlendirme süreçlerine yansımaları
rakamsal büyüklükler kadar ilgi çekici, böbürlenici ve
gurur verici değil!
Çünkü; öğrenciler
açısından duruma bakıldığında;
· Kimse okula
gitmek istemiyor.
· Kimse
ders çalışmak istemiyor.
· Kimse kitap okumak istemiyor.
· Öğrenciler
kopya ve internet aşırmalı ödevlerle derslerden geçiyorlar.
· Bireysel
farklar dikkate alınmıyor.
· Derse
dinlemeye gelen kişi olarak öğrenci görülüyor.
· Öğrenciler
test ve tost arası bir yaşam biçimine
mücbir kalıyorlar.
· Kalabalık
öğrencili sınıflar sorunu devam ediyor.
· Taşımalı eğitimde nitelik sorunu
hiç dikkate alınmıyor.
· Yıllardır
eğitim bilimleri ilgililerince ve ulusal eğitim
yetkelerince sıkça söylenen ama
bir türlü yapılaman eğiti-öğretimde bireysel farklar gözardı ediliyor.
Oysa her öğrenci “ben ayrı ve özel bir
bireyim” diyor.
· Öğrenciler
yeteneklerine göre eğitim-öğretim
alamıyor. Oysa her öğrencinin “kendine özgü yetenek ve değer
yargılarının olduğu göz ardı ediliyor.
· Sınıf
ve okul yönetim ve sorunlarının çözümüne
“öğrenciler katılmıyor.”
· Ödevlerin
kaldırılması gibi garip bir uygulama sınıfta
işlenen konularla ilgili
öğrencilerin tekrar ve pekiştirme işlevi yapamamalarına neden
oluyor. Eğitbilim literatüründe ödev
yerine “destekleyici çalışma” kullanıldığı dikkate alındığında, öğrencilere ve velilere
şirin gözükme gösterili “ödevleri
kaldırmanın ve öğretmenlere öğrencilere ödev vermeyin!”
popülizminin kime neye hizmet ettiği
daha somut anlaşılır.
· Sınıf
ve okul
iletişimin psikolojik ve sosyal
yapısından kaynaklanan iletişim engelleri öğrencilerin sınıfa ve okula
rahat gelme ve derslere katılma
iklimini zedeliyor. Sert üsluplu iletişime öğrenci; “beni azarlayıp bağırmadan önce ne yapmak
istediğimi anlamaya çalışın” diyor.
· 23 Nisan,
19 Mayıs, 30 Ağustos ve 29
Ekim gibi ulusal birlik ve beraberlik adına
coşkuyla kutlanması gereken günler,
eski heyecanında ve ilgisinde
kutlanmıyor.
· Öğrencilere
“ulusal bilinç” yeterli, tutarlı
ve duyarlı olarak verilmediğinden 23
Nisan, 19 Mayıs ve 29 Ekim gibi ulusal
bayramlara katılması istenen
öğrenciler “niye ben?” diye soruyorlar.
Öğrenciler eğitim-öğretim süreçlerinde eğitimin toplumsallaştırma işlevini sağlayacak gerçek yüzyüze
hareketli ve dayanışmacı sosyalleşmeler yerine: bilişim ortamlı antisosyal medya araçlarından
beğeni medetleri umuyorlar.
Ulusal Eğitimde Öğretmenlerin Kısalıkları
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı başlarken; Ulusal
eğitimde öğretmenler açısından duruma bakıldığında
aşağıdaki görünüm ortaya çıkmaktadır:
· Öğretmenlerin
okula aidiyetlerinde yönetimlerin tutumlarından kaynaklı ciddi ilgisizlikler
gözleniyor.
· Öğretmenlerin
okula dolayısıyla MEB habitifine
aitlikleri sorunlu bulunuyor.
· Öğretmenlerin
sosyo-ekonomik yaşam koşulları gün geçtikçe
zorlaşıyor.
· Kalabalık
öğrencili okullar ve sınıflarda öğretmenlerden tek beklenti; “sınıfı susturmak/gürültü
yapmasını önlemek” olarak görülüyor.
· Öğretmenlerin
adına mesleki kariyer basamakları denen ama
bütünsel niyet ve uygulamada
kast sistemi işlevinde olan
aday öğretmen, uzman öğretmen ve
başöğretmen ayrımı
öğretmenlerin ders ve
meslek aidiyetlerini daha şimdiden
olumsuz etkilediği gözleniyor.
14
Şubat 2022’de 31750 Sayılı Resmi
Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu (Kanun No. 7354)
Aday Öğretmen, Uzman Öğretmen ve Başöğretmen mesleki kariyer basamaklarındaki
düzenlemeleri kapsıyor.
Kanunun amacı, eğitim ve öğretim
hizmetlerini yürütmekle görevli öğretmenlerin atamaları
ve mesleki gelişimleri ile kariyer basamaklarında ilerlemelerini düzenlemek
olarak tanımlansa da ve ilk başta eğitim,
çalışma, mesleki yükselme
odaklı gibi görülse
de zamanla bu girişimin öğretmenler
arasında ayrımcılığa ve kast sistemli kapalı uygulamalara dönüşeceği
öngörülüyor (TBMM, 2022).
Oysa,
Yeni Öğretim Yılı Nitelikli Eğitim-Öğretimde Uzundur!
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı başlarken; süreç olarak;
·
Önce kendimizle barışabilmemiz için
bir fırsat olarak uzun,
·
Dürüst, saygıdeğer ve kendimizle dost
olabilmemiz için uzun,
·
Değişimlere
açık olmaya başlamış olmak için uzun,
·
Kendi
değişimimizin farkında olabilmek
için uzun,
·
Sorgulayan,
merak eden ve bir şeyler yapmak için de oldukça
uzundur.
Gerçekten de yeni öğretim yılı;
·
Yarım işlerimizi tamamlamak için yeterince
uzun,
·
Utangaçlığımızı yenmek için yeterince uzun,
·
Hırslarımızı
kendimiz, okulumuz ve yaşadığımız
yerler için üretkenliğe ve girişimciliğe
dönüştürmek için yeterince uzun,
·
Büyük bir resmin çalışkan ve üretken bir parçası olabilmek için de yeterince uzundur.
Yeni Öğretim Yılı Yasalara Uygun Parasız ve Eşitlikçi Eğitim İçin Çok Uzundur!
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı başlarken;
sosyal kapsayıcılık ve erişilebilirlik değişkenleri açısından evrensel, ulusal, yasal, hukuki ve
insani metinlerin yaşama geçmesi için çok uzundur.
Aşağıdaki yasal güzellemeler
(!) bu
yargının somut ipuçlarını verir
niteliktedir:
·
İnsanlığın Magna Carta’sı İnsan Hakları
Evrensel Bildirgesi’ne göre eğitim-öğretim pratikleri için çok uzundur
(Birleşmiş Miletler, 1948).
·
A n a y a s a’da
yer verilen “herkes, dil, ırk,
renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri
sebeplerle ayırım gözetilmeksizin” eşittir süreçleri için çok uzundur (T.C. ANAYASASI,1982).
· 1739 Sayılı Milli Eğitim Kanunu’’nda yer alan eğitimde fırsat ve
imkan eşitliğinin Türkiye Eğitim Coğrafyasını kapsayıp kucaklaması için çok uzundur (MEB,1973).
· Türkiye
İnsan Hakları Ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nda
yer bulan, “hukuken tanınmış hak
ve hürriyetlerden yararlanmada, insan haklarının korunması ve geliştirilmesi
hedefinin gerçekleşmesi için çok
uzundur (TIHEK, madde 1; 2016).
· On
Birinci Kalkınma Planı (2019-2023)
kapsamında yer bulan” ailenin
sosyoekonomik düzeyinin çocuğun alacağı eğitimin kalite ve türünü belirlemekte
kritik öneme sahiptir” ilkesinin yaşama
geçmesi için çok uzundur (T.C. Kalkınma Bakanlığı, 2018).
· Paralı ve ticaretci eğitim-öğretimden sosyal ve kapsayıcı eğitim-öğretime geçiş için çok uzundur (Karaağaçlı, 2023).
Sonuçta
Kısa-Uzun Yeterince Uzun Yeni Bir Öğretim Yılı
Başlıyor!
Sözün sonunda sonuçta; yeni bir öğretim yılı
başlıyor.
Nasıl Geçecek?
Kısa-uzun-yeterince uzun-çok
uzun! melankolisi yaparken;
·
Bu dünyada en önemli şeyin “sen” “kendin” “kendimiz” olduğunu düşündüğümüz sürece kısa,
·
Sadece sınav haftalarında ders notları alışverişine dayalı
arkadaşlıklar için kısa,
·
Tembel ve edilgen
anlayışla yaşadığımız sürece uzun
·
Her şeye kızdığımız sürece uzun,
·
Yeni öğretim yılını, öğrenmeyi, zamanı ve hayatı
anlamlı bulabilmek için yeterince
uzun,
·
Ormanları
sevmek, korumak için yeterince uzun,
·
Buzdolaplarımızı ve pencerelerimizi
açtığımızda bir orman gibi yeşil
görebilmek için yeterince uzun,
·
Kendimizi, derslerimizi, sınıfımızı, okulumuzu
ve toplumumuzu olması gerektiği gibi bilimsel ve teknolojik değişimlere
açmak için de yeterince uzun ve
·
Sosyal
kapsayıcı eğitim-öğretim
coğrafyası için çok uzun geçecektir.
Yeni
Bir Öğretim Yılı Başlarken Bir Dilek
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı başlarken; süreç olarak; öğrencilere, öğretmenlere, velilere, yöneticilere ve
çalışan tüm personele birlikte zamanın iyi değerlendirildiği bir yıl
olsun.
Yeni bir
eğitim-öğretim yılı başlarken; verilen emeklerin ve dökülen haklı alın terlerinin karşılıklarının alındığı, hoşnutlukların ve başarıların arttığı yeni bir
öğretim yılı olsun
Kaynaklar
Birleşmiş
Milletler. (1948). İnsan
Hakları Evrensel Beyannamesi.
"Universal
Declaration Of Human Rights. Birleşmiş Milletler. 10 Aralık 1948.
Ss. 71-77.
Karaağaçlı, M.
(2023).Neo-Özneli Siyasa’nın Derinleştirdiği Eşitsizlikler! Tebeşir Mektepli Gazete Bülten. Sayı:30, Ağustos 2023. http://www.mektepligazete.com.
Ss.29-41.
T.C.
Anayasası (1982) Türkiye Cumhuriyeti
Anayasası. Ankara: TBMM. 2709 Sayılı Kanun, 7.11.1982.
TİEK (2016).Türkiye
İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu. Kanun No:6701,
Resmi Gazete No: 29690.
TBMM.
(2022). Öğretmenlik Meslek Kanunu
(Kanun No: 7354). Resmi
Gazete. 14 Şubat 2022. Sayı No: 31750.
______________
İletişim ve
Erişim
*Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB
Öğr. Üyesi.
e-posta
: mkara@gazi.edu.tr
Web (1):
w3.gazi.edu.tr/~mkara
Web (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara
Web (3):
www.yurtspor.com
Web (4): www.mektepligazete.tebeşir
Web (5): www.mektepligazete.bülten
Facebook
(1): Kirizma
Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter
: M_Karaagacli_
İnstagram : mustafakaraagacli1