ATİPİK PSİKOZ TANISI İLE TAKİP EDİLEN BİR FRONTOTEMPORAL DEMANS OLGUSU


Akay O., Aksu M. H., Yaprak F., Kurt Z. K.

58. Ulusal Psikiyatri Kongresi, İzmir, Türkiye, 19 - 23 Ekim 2022, ss.75

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İzmir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.75
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

GİRİŞ ve AMAÇ: Frontotemporal demans (FTD), orta yaşlarda Alzheimer hastalığından sonra en yaygın görülen primer dejeneratif demans türüdür ve presenil demanslı olguların yaklaşık %20’sini oluşturmaktadır (1).FTD, kendisini davranışsal değişikliklerle gösterir ve bu belirtiler hastalığın klinik gidişi boyunca başattır (2). FTD’nin klinik görünümü heterojen olup, dizinhibisyon, aşırı aktivite, künt duygulanım, apati, içgörü eksikliği ve perseveratif eğilimler gibi belirtiler bulunabilir. Semptomların başlangıcından ölüme kadar ortalama hastalık süresi 6-8 yıldır (3). Vakamızda dış merkezde atipik psikoz tanısıyla takip edilen ancak daha sonra kliniğimizde Frontotemporal Demans tanısı konulan 47 yaşındaki kadın hasta sunulmuştur OLGU (Kişiden onam alındığı uygun ifadelerle belirtilmelidir): 47 yaşında, kadın, evli ve okuma yazması olan hastanın ilk şikayetleri 3-4 yıl önce başlamış. Hastalık öncesinde dışa dönük, güleryüzlü, çalışkan ve sosyal bir kişiyken giderek içine kapanmış ve insanlardan uzaklaşmaya başlamış. Konuşma miktarı azalmış, kendi kendine konuşmaya başlamış. Organlarının alındığını, kendisine komplolar kurulduğunu söylüyormuş. Uyarılmadığı zaman günlerce banyo yapmamaya başlamış, kirli kıyafetlerini uzun süreler giyiyormuş. Anlamsız ve tekrarlayan konuşmaları oluyormuş, söylenilen cümleleri tekrar etmeye başlamış. Çocuklarının da isimlerini karıştırmaya başlayınca Haziran 2021’de psikiyatri başvurusu olmuş, atipik psikoz tanısı konularak olanzapin 10 mg/gün ve paliperidon palmitat 150 mg/ ay tedavisi ile takip edilmiş. Şikâyetlerinin geçmemesi üzerine Şubat 2022’de yataklı servisimize yatışı yapıldı. Laboratuvar testleri ve rutin EEG normaldi. Hastaya yapılan MRG’de bilateral frontotemporoparietal lobda atrofi ile uyumlu hacim kaybı izlendi, Tc-99 HMPAO SPECT’de sağ frontal ve pariyetal lobları içine alan geniş bir alanda asimetrik hipoperfüzyon saptandı. Frontal tip Frontotemporal Demans düşünülürek demans kliniğine yönlendirildi ve yakınlarından bilimsel çalışmada kullanılmak üzere onam alındı. TARTIŞMA ve SONUÇ: Frontotemporal demanslar dejeneratif demanslar içinde özellikle erken yaşta başlayan, psikiyatrik hastalıklarla sıklıkla karışabilen, bu yüzden de tanı güçlüğü yaşayan bir grup olmaları nedeniyle ilgi çekicidir. FTD düşünüldüğünde psikiyatrik anamnezin ayrıntılandırılması, nörolojik muayeneyi de içeren fizik muayene yapılması gerekmektedir. Gelecek yıllarda genetik ve nörobilim alanındaki gelişmelerle beraber FTD’nin klinik özelliklerinin daha iyi anlaşılması ve tedavide gelişmeler sağlanması beklenmektedir.

Anahtar Kelimeler: Frontotemporal Demans, demans, psikoz