EKSTRAKRANIYAL BAŞ- BOYUN SCHWANNOMA OLGULARININ CERRAHI VE KLINIK SONUÇLARI


Creative Commons License

Zorlu M. E., Okumuş M. B., Aydil U., Düzlü M., Şahin M. M., Demirkan M. E., ...Daha Fazla

45. Türk Ulusal Kulak Burun Boğaz Baş ve Boyun Cerrahisi Kongresi, Antalya, Türkiye, 23 - 27 Ekim 2024, ss.86, (Tam Metin Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.86
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Çalışmamızda ekstrakraniyal baş boyun schwannomu nedeniyle opere edilen hastaların klinik ve demografik özellikleri, başvuru semptomları, operasyon sonrası komplikasyonları, schwannomun köken aldığı sinir ve yerleşim yerlerinin geriye dönük olarak analiz edilmesi amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntem:Çalışmaya Gazi Üniversitesi KBB Anabilim Dalında Ocak 2008-Ağustos 2024 yılları arasında ekstrakraniyal non-vestibüler baş ve boyun schwannomu nedeniyle opere edilen hastalar dahil edildi. Baş-boyun bölgesinde olmayan, intrakraniyal yerleşimli olan ve vestibüler sinir kaynaklı olan schwannom hastaları çalışmaya dahil edilmedi. Hastaların klinik ve demografik özellikleri, başvuru semptomları, tümör lokasyon ve boyutları, operasyon öncesi görüntüleme ve biyopsi sonuçları, schwannomun köken aldığı sinir, cerrahi prosedür tipleri, postoperatif komlikasyonlar ve takip bulguları retrospektif olarak analiz edildi.

Bulgular:Çalışmaya tarafımızca opere edilen ve postoperatif histopatolojik tanıları schwannoma olarak doğrulanan 44 hasta dahil edildi. Hastaların 14’ü(%31.8) erkek, 30’u(%68.2) kadın olup ortalama yaş 39.4 (9-82 yaş) olarak saptandı. En sık başvuru şikayeti olan boyunda şişlik 25 hastada (%55) saptanırken, en sık yerleşim yeri olarak 16 hastada (%34) ön boyun üçgeni tespit edildi. 30 hastada (%69) tümörün köken aldığı sinir cerrahi öncesinde veya operasyon sırasında belirlenebildi. 10 hastada (%22) schwannoma 10. kraniyal sinir, 8 hastada (%16) 7. Kraniyal sinir, 4 hastada (%8) brakial pleksus, 4 hastada (%9) servikal sempatik zincir, 2 hastada (%4) hastada servikal pleksus kökenli olarak izlendi. 35 hastada (%81) tümör total olarak eksize edildi. Yüzeyel yerleşimli olan üç hasta hariç tutulduğunda, baş-boyun derin dokularda yerleşimli schwannomu olan 40 hastanın 14’ünde (%35) cerrahi sonrası ilgili sinirde nörolojik defisit saptandı. Nörolojik defisit izlenen hastaların 10’unda kalıcı motor defisit izlendi.

Sonuç:Schwannomların klinik prezentasyonu köken aldığı sinire veya geliştiği bölgeye bağlı olarak farklılıklar gösterebilir. Çoğunlukla asemptomatik ve yavaş büyüyen tümörler olmalarına rağmen çevre dokulara yaptıkları bası nedeniyle önemli morbiditelere neden olabilirler. Tercih edilen tedavi seçeneği cerrahi olmakla beraber köken aldığı sinir ile yakın ilişkisi nedeniyle her zaman sinir fonksiyonlarını korumak mümkün olmamaktadır. Cerrahi sonrası nörolojik defisitlerin gelişebileceği girişim öncesinde hasta ile paylaşılmalıdır.

Anahtar kelimeler: baş boyun tümörleri, schwannoma, sinir kılıfı, periferik sinirler