Tıp Eğitimi Dünyası, vol.19, no.59, pp.46-52, 2020 (Peer-Reviewed Journal)
Amaç: Doktorun hasta ile karşılaştığında zihninde gerçekleştirdiği
süreçler “klinik akıl yürütme” olarak ifade edilir. Klinik akıl yürütme;
öykü, fizik muayene ve hasta yönetimini içerir. Bu becerinin öğretimi
ve değerlendirilmesinde olgular kullanılmaktadır. Olgu seçiminde
çekirdek program dikkate alınmalıdır. Bu çalışmanın amacı Gazi
Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Dönem 6 öğrencilerinin İç Hastalıkları
intörnlük süresi sonunda klinik akıl yürütme becerisine yönelik yapılan
olguya dayalı çok istasyonlu elektronik sınavın sorularının Ulusal
Çekirdek Eğitim Programı-2014 ile uyumunu incelemektir.
Yöntem:
Çalışma, Mayıs-Aralık 2019 arasında 289 Dönem 6 öğrencisiyle İç
Hastalıkları intörnlük dönemlerinin sonunda gerçekleştirilmiştir.
Olgulara dayalı çok istasyonlu elektronik sınavın soruları İç
Hastalıkları öğretim üyeleri tarafından hazırlanmıştır. Toplamda 5 sınav
anında geri bildirim verilir şekilde SocrativeTM ile
gerçekleştirilmiştir. Her sınavda üçer olgu bulunmaktaydı. Bütün
sınavlar tamamlanınca sorular öykü, fizik muayene, ön tanı, tetkik,
tedavi sınıflarıyla kategorize edilmiştir. Ulusal Çekirdek Eğitim
Programı-2014 ile uyumu değerlendirilmiştir.
Bulgular: Toplamda
14 olgu ve olgulara bağlı 74 soru değerlendirmeye alındı. Soruların
26’sı (%35,1) tetkik, 16’sı (%21,6) tedavi ile ilgiliydi. Öğretim
üyelerinin sınavlarda yer verdikleri 14 olgunun 13’ünde (%92,8) en az
bir soru, Ulusal Çekirdek Eğitim Programı-2014’te beklenen düzeyden
ilerisini sınamaya yöneliktir. Hazırlanan 74 sorunun 31’i (%41,8)
çekirdek programda beklenen düzeyin üstündeki düzeyleri sınamaktadır.
Öğrencilerin ortalama puanları, çekirdek eğitim programında beklenen
düzeyin üstündeki düzeyleri sınayan sorularda, düzeyine uygun
sorulardaki ortalamalarına göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde
daha düşüktür (p<0,05).
Sonuç: Öğretim üyelerinin soru
hazırlama sürecinde Ulusal Çekirdek Eğitim Programı-2014’ü dikkate
almadığı görülmektedir. Sınavların öğrenmeye etkisinden dolayı bu ciddi
bir tehdit olarak görülebilir. Ulusal Çekirdek Eğitim Programı ve
ölçme-değerlendirme konularında eğitici eğitimi bu soruna çözüm
oluşturabilir.