XXIV. Ulusal Pediatrik Endokrinoloji & Diyabet Kongresi, Ankara, Turkey, 30 October - 01 November 2020, vol.1, no.1, pp.27
AMAÇ: Bu çalışma tip 1 diyabetli adolesanlarda diyete eklenen yulaf β-glukanının glisemik seyir üzerine etkilerinin
ve β-glukanın glisemik kontrol üzerine etkili olacak günlük tüketim miktarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır.
GEREÇ-YÖNTEM: Çalışma 14-18 yaşları arasında 30 tip 1 diyabetli birey (15 erkek, 15 kız) ile yürütülmüştür.
Araştırma üç aşamadan oluşmuş ve her aşama bir hafta sürmüştür. Birinci aşamada bireyler standart beslenme
programı uygulamışlardır. İkinci ve üçüncü aşamada bireylerin aynı beslenme programına enerji ve makrobesin ögeleri
değişmeyecek şekilde sırasıyla 3 g/gün β-glukan (sabah, öğle, akşam öğünlerinde 1’er g β-glukan) içeren yulaf ve 6 g/
gün β-glukan (sabah, öğle, akşam öğünlerinde 2’şer g β-glukan) içeren yulaf eklenmiştir. Her aşamadan sonra iki haftalık
wash-out periyodu uygulanmıştır. Her üç aşama boyunca bireylere sürekli glukoz izlem sistemi (CGM) takılmıştır. Her bir
aşama için en yüksek, en düşük ve ortalama kan glukoz düzeyleri hesaplanmıştır. Kan glukoz seviyeleri <54 mg/dL ise
2. seviye hipoglisemi, <70-54 mg/dL ise 1. seviye hipoglisemi, 70-180 mg/dL ise öglisemi, >180-250 mg/dL ise 1. seviye
hiperglisemi, >250 mg/dL ise 2. seviye hiperglisemi olarak sınıflandırılmış ve her üç aşamada bireylerin bu değerlerde
geçirdikleri yüzdeler hesaplanıp karşılaştırılmıştır. Bireylerin kahvaltı, öğle ve akşam öğünlerindeki preprandiyal ve 2.
saat postprandiyal kan glukoz değerleri, pik kan glukoz değerleri, pik zamanları, başlangıç ve pik kan glukoz değeri
arasındaki fark üç aşamada ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Glisemik değişkenliğin değerlendirilmesinde SD, CV, MAGE, IQR,
MODD, LBGI, HBGI ve CONGA indeksleri kullanılmıştır. Sonuçlar p<0,05 için istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir.
BULGULAR: Bireylerin ikinci derece hipoglisemide (<54 mg/dL), birinci derece hiperglisemide (180-250 mg/dL) ve ikinci
derece hiperglisemide (>250 mg/dL) geçirdikleri zamanın 6 g/gün yulaf β-glukanının tüketildiği üçüncü aşamada anlamlı
derecede daha az olduğu görülmüştür (p<0,05). Birinci ve ikinci aşamada günlük kan glukoz ortalamaları (sırasıyla
145,99±28,63 mg/dL ve 143,99±30,77 mg/dL) ve gözlenen en yüksek kan glukoz değerleri (sırasıyla 274,87±56,91
mg/dL ve 279,67±53,03 mg/dL) benzerken, üçüncü aşamada daha düşük olarak saptanmıştır (kan glukoz ortalaması:
137,29±20,43 mg/dL; en yüksek değer: 243,17±47,34 mg/dL). Gözlenen en düşük kan glukoz seviyesi birinci aşamada
55,53±14,10 mg/dL, ikinci aşamada 56,47±15,82 mg/dL, üçüncü aşamada ise 65,37±13,02 mg/dL bulunmuştur (p<0.05).
Ortalama kan glukoz düzeylerinin ortalamalarının hem gündüz hem de gece en düşük olduğu aşamanın üçüncü
aşama olduğu tespit edilmiştir (sırası ile 130,40±18,96 mg/dL ve 118,03±24,14 mg/dL). Öğünlere 2’şer g β-glukan
eklenen üçüncü aşamada sabah, öğle ve akşam öğünlerinin açlık, tokluk ve pik kan glukoz değerleri diğer aşamalara
göre daha düşük saptanırken, aşamalar arasında sadece sabah ve öğle öğünündeki fark istatistiksel olarak anlamlı
bulunmamıştır. Benzer şekilde üçüncü aşamada pik zamanına diğer aşamalardan daha geç ulaşılmıştır (p<0,05).
Aşamalara göre başlangıç ve pik kan glukozu düzeylerinde ve aşamalar arasında tüketim süresinin glisemik kontrol
üzerine etkisi açısından anlamlı fark görülmemiştir (p>0,05). Glisemik değişkenliğin göstergesi olan SD, CV, MAGE,
IQR, MODD, LBGI, HBGI ve CONGA değerlerinin birinci ve ikinci aşamada benzerken, üçüncü aşamada daha düşük
olduğu saptanmış, ancak aşamalar arasında yalnızca SD ve CONGA değerlerinde anlamlı fark tespit edilmiştir (p<0,05).
SONUÇ: Tip 1 diyabetli adolesanlarda öğünlerde en az 2 g olmak üzere 6 g/gün yulaf β-glukanı tüketiminin glisemik
kontrol ve glisemik değişkenlikte olumlu sonuçlar verdiği belirlenmiştir.