Examining the Perceptions of Employees in the Tourism Sector Regarding the Concept of “Child” Through Metaphors


Creative Commons License

Silik D. D., Silik C. E., Atar A.

Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, vol.21, no.1, pp.459-476, 2022 (Peer-Reviewed Journal)

  • Publication Type: Article / Article
  • Volume: 21 Issue: 1
  • Publication Date: 2022
  • Journal Name: Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
  • Journal Indexes: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Page Numbers: pp.459-476
  • Gazi University Affiliated: Yes

Abstract

Within the scope of the tourism sector, it is known that children play a decisive role in both holiday preferences of families and business preferences. Employees of the tourism sector may also frequently encounter children or families with children. The aim of this research is to examine the perceptions of the employees working in the tourism sector regarding the concept of “child” through metaphors. In the research, the phenomenology approach, which is one of the qualitative research methods, is used. The study group of the research consists of 114 employees working in four and five star hotels in Antalya. The data of the research, Personal Information Form and “The child is like ......... Because .........” obtained by filling in the expression. The data are analyzed using content analysis. The metaphors obtained are grouped under 17 different categories. The categories with the highest number of metaphors are “arousing negative emotions, being natural and innocent, and arousing positive emotions”, respectively. The most produced metaphors are “angel, mirror, a baby tree/fertile tree/tree” metaphors. The data obtained are compared according to gender and it is determined that there are differences in the perception of the child by gender. When the categories in which the metaphors created by the participants according to gender are examined, it is found that women mostly created metaphors that are included in the categories of “evoking positive emotions” (f=14), and men most often included in the categories of “evoking negative emotions” (f=8). It is determined that female participants had more positive feelings towards children and expressed their feelings more frequently in the metaphors they created, while male participants perceived children more according to their potential and characteristics.

Turizm sektörü kapsamında çocukların, gerek ailelerin tatil tercihleri gerekse de işletme tercihleri noktasında belirleyici bir rol oynadığı bilinmektedir. Turizm sektörü çalışanları da çocuklar veya çocuklu aileler ile sıklıkla karşılaşabilmektedir. Bu araştırmanın amacı, turizm sektöründe çalışan işgörenlerin “çocuk” kavramına ilişkin algılarının metaforlar yoluyla incelenmesidir. Araştırmada, nitel araştırma yöntemleri içerisinde yer alan fenomenoloji (olgubilim) yaklaşımı kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, Antalya ilindeki dört ve beş yıldızlı otellerde çalışan 114 işgören oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri, Kişisel Bilgi Formunun ve ‘‘Çocuk ........ gibidir. Çünkü .........’’ ifadesinin doldurulması ile elde edilmiştir. Veriler, içerik analizi kullanılarak incelenmiştir. Elde edilen metaforlar, 17 farklı kategori altında toplanmıştır. En çok metafora yer verilen kategoriler sırasıyla “olumsuz duygular uyandırma, doğal ve masum olma ve olumlu duygular uyandırma” kategorileridir. En çok üretilen metaforlar “melek, ayna, yavru bir ağaç/verimli bir ağaç/ağaç” metaforlarıdır. Elde edilen veriler cinsiyete göre karşılaştırılmış ve çocuğa ilişkin algıda, cinsiyete göre farklılıklar olduğu belirlenmiştir. Katılımcıların cinsiyete göre oluşturdukları metaforların dâhil edildikleri kategoriler incelendiğinde, kadınların en çok “olumlu duygular uyandırma” (f=14), erkeklerin ise en çok “olumsuz duygular uyandırma” (f=8) kategorilerine dâhil edilen metaforlar oluşturdukları tespit edilmiştir. Kadın katılımcıların çocuklara yönelik olarak daha olumlu duygulara sahip oldukları ve oluşturdukları metaforlarda duygularını daha sık ifade ettikleri, erkek katılımcıların ise çocukları daha çok sahip oldukları potansiyele ve özelliklere göre algıladıkları belirlenmiştir.