ULUSLARARASI TIP, YAŞAM BİLİMLERİ VE SAĞLIK HİZMETLERİ KONGRESİ, Ankara, Türkiye, 21 - 23 Şubat 2022, ss.74-75
Çeşitli sebeplerle kaybedilen dişlerin telafisi için hareketli ya da sabit protez, implant ve
adeziv köprü gibi çeşitli tedaviler uygulanabilir. Adezyon teknolojisindeki gelişmeler ve
minimal invaziv uygulamaların önem kazanması, fiberle güçlendirilmiş kompozit rezin
köprülerin kullanımı artırmıştır. Bu olgu raporunda, 65 yaşındaki kadın hasta alt anterior
bölgedeki diş eksikliklerinin tedavisi için kliniğimize başvurdu. Yapılan klinik ve radyolojik
muayeneler sonucu hastanın 31 ve 41 numaralı dişlerinin çekildiği ve 32 ve 42 numaralı
dişlerinin ise mobilite gösterdiği gözlendi. Hasta isteği doğrultusunda mobil dişlerin çekiminin
ertelenmesi ve splintlenmesine karar verildi. Hastaya tedavi seçenekleri anlatıldı ve tek seans
direkt kompozit rezin köprü uygulaması tercih edildi. 32, 33, 42 ve 43 numaralı dişlerin lingual
yüzlerine oluk açılarak yuva oluşturuldu. Açılan yuvalara adeziv işlemler uygulandıktan sonra
akıcı kompozit rezin materyal uygulandı. Işık uygulaması yapmadan önce fiber yapı
yerleştirildi ve daha sonra ışık uygulandı. Fiber yapı üzerine direkt kompozit rezin restoratif
materyal ile gövde yapıldı. Bitirme ve polisaj işlemleri yapılarak restorasyon tamamlandı.
Hastaya oral hijyen eğitimi verilerek 3 ay sonra kontrole çağrıldı. Kontrolde herhangi bir soruna
rastlanmadı ve hastaya 6 ve 12 ay sonra kontrole gelmesi gerektiği bildirildi. Girişimsel
tedavilere bir alternatif olarak uygulanan fiberle güçlendirilmiş kompozit rezin köprüler, estetik
ve fonasyonu sağlamasının yanı sıra ekonomik ve hızlı olmasıyla hastalar tarafından kabul
görebilir.
Various treatments such as conventional removable or fixed dentures, implants and adhesive
bridges can be applied to compensate for teeth lost for various reasons. Advances in adhesion
technology and gaining importance in minimally invasive applications have increased the use
of fiber-reinforced composite resin bridges. In this case report, a 65-year-old female patient
admitted to our clinic because of her missing teeth in the lower anterior region. As a result of
clinical and radiological examinations, it was observed that the patient's teeth 31 and 41 were
extracted and teeth 32 and 42 showed mobility. In line with the patient's request, it was decided
to postpone the extraction and splinting of the mobile teeth. The treatment options were
explained to the patient and a single session direct composite resin bridge application was
preferred. A slot was created by making grooves on the lingual surfaces of teeth 32, 33, 42 and
43. After the adhesive procedures were applied to the tooth surfaces, flowable composite resin
material was applied. Before light curing, the fiber structure was placed and then light curing
was applied. The body was made with direct composite resin restorative material on the fiber
structure. The restoration was completed by finishing and polishing. Oral hygiene training was
given to the patient and she was called for control 3 months later. No problem was found in the
control and the patient was informed that she should come for the control after 6 and 12 months.
Fiber reinforced composite resin bridges, which are applied as an alternative to invasive
treatments, can be accepted by patients because they provide aesthetics and phonation, as well
as being economical and time saving.