Akademik Veri Yönetim Sistemi
11. Ulusal Göğüs Cerrahisi Kongresi, Antalya, Türkiye, 24 - 27 Ekim 2021, ss.119-120
Amaç: Takayasu arteriti genellikle aorta ve onun ana dallarını
tutan kronik bir vaskülittir. Takayasu arteritinde enfarkta bağlı
veya kullanılan immünsüpresif ilaçlara bağlı olarak dokularda
kaviter lezyon gelişebilmekte ve enfekte olabilmektedir. Bu
çalışmanın amacı pulmoner aspergillom cerrahisi yapılan
Takayasu arteriti olgusunu tartışmaktır.
Olgu: 3 sene önce sırt ağrısı, burun sırtında kızarıklık ve kilo
kaybı şikayeti ile Romatoloji servisine başvuran 39 yaşında
kadın hastaya yapılan incelemelerde Takayasu Arteriti tanısı
konmuş. Hastanın çekilen Toraks BT sinde Sağ üst lobda
6x4cm konsolidasyonla birliktelik gösteren kaviter lezyon
izlenmiş. Toraks bt sinde aorta ve pulmoner arter çevresinde
vaskülit ile uyumlu bulgular izlenmiş. Çekilen Pet BT de kaviter
lezyonda 2,67 tutulum, pulmoner arter ve artoda suvmaks 5
tutulum izlenmiş. Aspergillusa bağlı fungus topu düşünülen
hastanın hastalığa yönelik tetkikleri negatif olarak sonuçlanmış.
Prednizolon tedavisi alan hastada 6 ay önce hemoptizi gelişmiş.
Yapılan bronkoskopi ile tanı alınamaması üzerine transtorasikx
biyopsi yapılıp galaktomannan pozitif gelip kültürde aspergillus
üremesi olmuş. Tedaviye yanıt alınamayan semptomları ve
bulguları devam eden hasta tarafımıza danışılması üzerine
operasyon kararı alındı. Hastaya Sağ bilobektomi süperior Amaç: Takayasu arteriti genellikle aorta ve onun ana dallarını
tutan kronik bir vaskülittir. Takayasu arteritinde enfarkta bağlı
veya kullanılan immünsüpresif ilaçlara bağlı olarak dokularda
kaviter lezyon gelişebilmekte ve enfekte olabilmektedir. Bu
çalışmanın amacı pulmoner aspergillom cerrahisi yapılan
Takayasu arteriti olgusunu tartışmaktır.
Olgu: 3 sene önce sırt ağrısı, burun sırtında kızarıklık ve kilo
kaybı şikayeti ile Romatoloji servisine başvuran 39 yaşında
kadın hastaya yapılan incelemelerde Takayasu Arteriti tanısı
konmuş. Hastanın çekilen Toraks BT sinde Sağ üst lobda
6x4cm konsolidasyonla birliktelik gösteren kaviter lezyon
izlenmiş. Toraks bt sinde aorta ve pulmoner arter çevresinde
vaskülit ile uyumlu bulgular izlenmiş. Çekilen Pet BT de kaviter
lezyonda 2,67 tutulum, pulmoner arter ve artoda suvmaks 5
tutulum izlenmiş. Aspergillusa bağlı fungus topu düşünülen
hastanın hastalığa yönelik tetkikleri negatif olarak sonuçlanmış.
Prednizolon tedavisi alan hastada 6 ay önce hemoptizi gelişmiş.
Yapılan bronkoskopi ile tanı alınamaması üzerine transtorasikx
biyopsi yapılıp galaktomannan pozitif gelip kültürde aspergillus
üremesi olmuş. Tedaviye yanıt alınamayan semptomları ve
bulguları devam eden hasta tarafımıza danışılması üzerine
operasyon kararı alındı. Hastaya Sağ bilobektomi süperior Amaç: Takayasu arteriti genellikle aorta ve onun ana dallarını
tutan kronik bir vaskülittir. Takayasu arteritinde enfarkta bağlı
veya kullanılan immünsüpresif ilaçlara bağlı olarak dokularda
kaviter lezyon gelişebilmekte ve enfekte olabilmektedir. Bu
çalışmanın amacı pulmoner aspergillom cerrahisi yapılan
Takayasu arteriti olgusunu tartışmaktır.
Olgu: 3 sene önce sırt ağrısı, burun sırtında kızarıklık ve kilo
kaybı şikayeti ile Romatoloji servisine başvuran 39 yaşında
kadın hastaya yapılan incelemelerde Takayasu Arteriti tanısı
konmuş. Hastanın çekilen Toraks BT sinde Sağ üst lobda
6x4cm konsolidasyonla birliktelik gösteren kaviter lezyon
izlenmiş. Toraks bt sinde aorta ve pulmoner arter çevresinde
vaskülit ile uyumlu bulgular izlenmiş. Çekilen Pet BT de kaviter
lezyonda 2,67 tutulum, pulmoner arter ve artoda suvmaks 5
tutulum izlenmiş. Aspergillusa bağlı fungus topu düşünülen
hastanın hastalığa yönelik tetkikleri negatif olarak sonuçlanmış.
Prednizolon tedavisi alan hastada 6 ay önce hemoptizi gelişmiş.
Yapılan bronkoskopi ile tanı alınamaması üzerine transtorasikx
biyopsi yapılıp galaktomannan pozitif gelip kültürde aspergillus
üremesi olmuş. Tedaviye yanıt alınamayan semptomları ve
bulguları devam eden hasta tarafımıza danışılması üzerine
operasyon kararı alındı. Hastaya Sağ bilobektomi süperior
ve mediastinal lenf nodu disseksiyonu uygulandı. Postoperatif
izlemlerinde komplikasyon gelişmeyen hastanın erken
dönem izlemlerinde akut faz reaktanları gerilemiş ve semptom
izlenmemiştir.
Sonuç: Sonuç olarak romatolojik nedenlerle oluşan tedaviye
dirençli kaviter lezyonlarda cerrahi ile çok iyi sonuçlar elde
edilebilmektedir.