Kış Sempozyumu ve Anabilim Dalları Toplantısı, Konya, Türkiye, 16 - 18 Aralık 2021, ss.25-26
Amaç: Diş hekimliğinde estetik problemlerin büyük bir kısmı ön bölgede görülen renk, şekil, yapı ve konum
bozuklukları oluşturmaktadır. Diastema dişlerin form ve şekillerindeki farklılıklardan, diş eksikliklerinden
ya da diş arklarının boyutu ile dişlerin boyutları arasındaki uyumsuzluklardan kaynaklanmakta ve estetik
sorunlara neden olmaktadır.
Vaka Raporu: Kliniğimize eski restorasyonlarının formundan ve dişleri arasındaki boşluk şikayetleri nedeni
ile başvuran 40 yaşında kadın hastanın 13, 12, 11, 21, 22, 23 numaralı dişleri arasında diastema varlığı tespit
edilmiştir.
Klinik muayene sonucunda hasta gereksinimleri ve tercihleri de göz önünde bulundurularak direkt kompozit
rezin uygulaması ile 13, 12, 11, 21, 22, 23 nolu dişlerin restore edilmesine karar verildi. Hastadan gerekli
ölçümlerin yapılması ve wax-up model hazırlaması için ölçü alındı. Wax-up model üzerinden silikon indeks
hazırlandı. Hastanın dişlerinin başlangıç rengi Vita skalasına göre A2 olarak belirlendi ve rubber dam ile
izolasyon uygulamasına geçildi. 13, 12, 11, 21, 22, 23 nolu dişlerin mine yüzeylerinde 30 saniye %37’lik fosforik
asit uygulandı, yıkandı ve kurutulduktan sonra mine yüzeylerine adeziv sistem uygulandı ve görünür ışık
cihazı ile 10 saniye polimerize edildi. Silikon indeks yardımıyla nano-seramik kompozit rezin restoratif
materyal ile palatal shell oluşturuldu. En son yüzey şekillendirmesi yapılarak restorasyon tamamlandı.
Uygulama esnasında her kompozit tabakası 20 saniye görünür ışık cihazı ile polimerize edildi. Restorasyon
tamamlandıktan sonra bitirme ve parlatma işlemi kalın grenliden ince grenliye doğru sıra ile parlatma diskleri
kullanılarak yapıldı.
Klinik Sonuçlar: Günümüzde fonksiyon ve fonasyonunu sağlanması kadar estetik ihtiyaçların estetik
rehabilitasyonunun sağlanması gittikçe önem kazanmaktadır. Estetik sorunların çözümünde direkt rezin
restoratif materyal ile restore edilen diastema vakaları daha konservatif olması nedeni ile diş dokularının
korunmasının yanı sıra daha kısa sürede ve daha az maliyetle istenilen sonuç elde edilir.