Ankara: Mektepli Gazete. http://www.mektepligazete.com.Köşe Yazıları. Mustafa Karaağaçlı 23.08.2024., sa.6, ss.1-6, 2024 (Hakemsiz Dergi)
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!
Dr. Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI
G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr.
Üyesi.
1.Öndeyi
“Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!” konulu bu çalışmanın amacı;
Türkiye coğrafyasında kanser gibi yayılan şiddet olgusuna
ulusal kamuoyunun dikkatini çekmektir. Çalışma; ilgili alan
yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı
oluşturulmuştur.
Çalışma; (1)Öndeyi, (2)
2.Şiddet Kanserinin Epistemosu ve
Kaçırılmaması Gereken Belirtileri,
(3)Şiddet Psikolojisinin Görünümleri,
(4)Türkiye Coğrafyasında Şiddet Her
Yerde, (5)Şiddette Tipik Davranış Kalıpları, (6)Şiddetin
Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi, (7)Şiddette Temel Sorunumuz; Empati Yoksunluğudur!, (8)Şiddette Temel
Eksiğimiz; Ulusal İradeli Yönetim Yoksunluğudur!
(9)Sonuçlar, (10)Öneriler, (11)Yargı ve
Tartışma alt başlıklarında
sistematize edilmiştir.
2.Şiddet
Kanserinin Epistemosu ve
Kaçırılmaması Gereken Belirtileri
Şiddet ile yaşam yan yana olmaz! Yaşamda kadınlar, çocuklar, aile bireyleri, tek taraflı ısrarlı
takip edilenler, hayvanlar, öğretmenler,
sağlık personeli, her türden kamu görevi
yapanlar ve şiddet
görürken, son TBMM’deki son şiddet kanser gibi Türkiye Coğrafyasına yayılmaya devam ediyor.
Şiddet, her türlü
fiziksel, psikolojik, sözel,
sembolsel ve ekonomik baskıdır. Şiddet
olgunda güç kullanma, ,
saldırganlık, tehdit, kontrolsüzlük vardır.
Yasalar çerçevesinde cezası olmaması şiddeti haklı kılmazken;
yasal boşluktan fırsat bulan her alan
şiddete gebedir. Şiddet, özel
veya kamusal alanda yani evde, aile bireyleri arasında, sokakta, mahallede, kentsel yaşamın her fizik-mekanında, iş yerinde, sporda,
siyasada, ibadet yerlerinde eş deyişle şiddet bireysel ve toplumsal ölçeklerde kendini gösterir.
Şiddet; bireyin acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması olası
hareketlerdir.
Şiddetin
uygulanmasıyla tehdit, baskı ile özgürlükler keyfi olarak engellenir. Bu
niteliğiyle şiddet olaylarında illa somut olarak
fiziksel bir eylem aranmaz ve fiziksel
bir zarar beklenmez. Çünkü; şiddet; psikolojik, ekonomik, sosyal ve
cinsel yönlerden de zararlar
verdiği için, bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya
ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan tehdit ve
baskı girişimli sözlü ya da sözsüz her türlü tutum ve davranıştır.
3.Şiddet Psikolojisinin
Görünümleri
Şiddet psikolojide sağlıksız kişilik yapısını işaret
etmektedir. Ancak gelinen noktada
şiddeti salt bir
“psikolojik ve bireysel
patolojik” durumla açıklamak
yetersiz kalır. Çünkü; şiddette başlıca
üç temel prototip repertuvarı karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; (1)Şiddeti
yapanlar,
(2)Şiddeti görsel sunanlar
ve (3)Şiddeti izleyenler. Şiddet
mağdurları bu üç sarmalda en çok zarar
gören ama nedense
çokça bir şey yapamayan
konumda durmaktadırlar.
Temelde her türlü vahşet belirtisi
olan şiddetin insani değerlerle asla
yan-yana gelmemesi gerekirken; Türkiye ölçeğinde şiddet, hemen
her yerde gözleniyor. Son şiddet
olayları TBBM’de, futbol sahasında, sokakta, okulda, markette ve apartmanda yaşandı.
Gerekçesi
ne olursa olsun, şiddetin
haklılığı Olamaz!
Çünkü;
· Şiddet kimseyi haklı kılmaz!
· Şiddet
insanlık dışıdır!
· Şu gezegende hiçbir neden, şiddetim gerekçesi
olamaz!
· Şiddeti
yapanın statüsü, konumu ve rolü ne olursa olsun şiddete başvuramaz!
· Toplumsal
yapının en temel sorunu olan şiddetin spora da yansıması en popüler spor
dalı futbolun her zeminine zarar veriyor!
5.Şiddette
Tipik Davranış Kalıpları
İnsani değerleri aşındıran öncelinde
psikolojik ve ruhsal kökenli davranış bozukluğu olan şiddet aşağıdaki davranış kalıpları olarak ortaya çıkıyor:
·
Aşağılama,
·
Hakaret
,
·
Saygı
göstermeme,
·
Onur
kırıcı davranma,
·
Sürekli
eleştirme,
· Yalan söyleme,
· Olumsuz sosyal baskı kurma ve
· Psikolojik baskı uygulamadır.
6.Şiddetin
Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi
Şiddetin sosyolojik değişkenlerinden olan bireysel ve
toplumsal yabancılaşma da şiddet eylemlerini olumsuz manada beslemektedir.
Yabancılaşma yani anomi, özünde “kanunsuzluk” ya da
“normsuzluk” ifadeleri taşır. Yabancılaşma
sonucunda;
· Kişisel
yön kaybolmaları yaşanır.
· Kurallar hiçe sayılır.
· Toplumsal
dokular zayıflar.
· Toplumsal
bağlar zedelenir.
· Toplumsal dayanışma
giderek imha olur.
Fransız sosyolog Durkheim (1858-1917)
ve Amerikalı sosyolog
Merton (1910-2003) yabancılaşmayı, toplumun istedikleriyle
bireylerin kendi istekleri arasındaki
farklılaşma olarak görmüşlerdir (Durkheim, 1951; 241 ve Merton,
1973:134). Yabancılaşma, bireylerin bir davranışta bulunması gerektiğinde hangi normu ölçüt alacaklarını
bilememe ve toplumla çelişme durumudur. Çünkü; bireylerin toplumsal normları
benimsemeyerek çelişmeleri toplumla bütünleşmelerini engeller ve düzensizlik durumu oluşturur.
Yabancılaşmanın
evrilmesinde, bireyin önce
kendine, ailesine sonra
topluma ve yönetsel kurallara
doğru yabancılaşmaya doğru eğilim
gözlenir. Durkheim’a göre, Marksist kuramın vurguladığı işçi-işveren ve
endüstriyel sınıf çatışması da bir tür bir yabancılaşma belirtisidir (Durkheim,
1951; 247). Şiddet kaynaklı yabancılaşmada; “yalnızlık, yalıtılmışlık, kültürel ve sosyal yön
bulmakta zorluk, güçsüzlük ve çaresizlik” duyguları
kendini gösterir.
7.Şiddette
Temel Sorunumuz; Empati Yoksunluğudur!
Memleket
olarak, “benden-bizden özneli”
cümleler eylemleri de
empatisiz yaptırıyor. Şiddet her yerde
şiddettir. Kimlik, statü, tekil
ya da çoğul şahıs olması
şiddet gerçeğini değiştiremez. Şiddette temel sorunumuz empati eksikliği
olduğu için karşımızdaki “ne yapar, ne
hisseder, ne düşünür?” demeden hareket ediliyor! Öyle
ya farklı şehirlerden gelmiş bir takım taraftarlarına geldiği
şehirde “misafir duyarlılığı göstermek”
ancak; insani tavırlı, etik ve ahlak iklimli empatik tutumlarla
oluşur.
8.Şiddette
Temel Eksiğimiz; Ulusal İradeli Yönetim Yoksunluğudur!
Türkiye Coğrafyasında giderek artan şiddet
olaylarının temel nedeni ulusal
irade yoksunu siyasi yönetim
yaklaşımlarıdır. Şiddet gibi
yaşayan bir konu
elbette “tek bir değişkenle açıklanamaz.” Bu bakış
ise şiddetin yaşamı kapsadığı
gerçeğinden hareketle, merkezi idareye (1)Özel düzenlemeler-Yasama,
(2)Sorumlulular-Yürütme ve (3)Yaptırımlar-Yasama işlevlerini “bir hakkın, amasız-fakatsız-lakinsiz” yerine getirme yükümlüğü vermektedir.
Bu bakıştan hareketle, şiddetin artmasının
öncelikli nedeni; “Atatürk ilkeleri
ve Cumhuriyetin kuruluş felsefesinden
uzaklaşılarak, Türkiye Cumhuriyeti Devlet
aklının, hafızasının, kültürünün, yurtta ve gezegende barışcıllık ilkesinin
ve icra geleneğinin Yeni Türkiye
güzellemelerine gündem yapılmasıdır (Karaağaçlı, 2024-1).
Türkiye Coğrafyasında giderek artan şiddet
olaylarının diğer tümel nedenleri
ise; ulusal irade yoksunu siyasi tercihlerle; (1) 6284 ve 6222 Sayılı Kanunların tam olarak uygulanmaması,
(2İş, emek ve alınterisiz sanal paradan
para kazanmaların yaygınlaşması, (3)Etik
ikliminin bozulması, (4)Ahlak iklimin zayıflaması, (5)Merkezi ve bürokratik yetkililerin görev
formasyonlarındaki yetersizliklerinden dolayı nepotizmle
o yerlere gelmesi, (6)Postliberal tutucu
ve kuşatmacı politikaların
uygulanmasıdır.
9.Sonuçlar
·
Türkiye
Coğrafyasında Şiddet Kanseri!
konulu bu çalışmada ulaşılan belirgin sonuçlar şunlardır;
·
TBMM’de
kürsü dokunulmazlığına rağmen; şiddet var; TBMM, kürsü
yani, fikir açıklama
dokunulmazlığı olan ulusun temsil mekanı
olarak, memleket sorunlarının farklı siyasi görüşler bağlamında konuşulup
çözümlerinin aranması gereken yer
olması gerekirken şiddet yeri oldu. Milletveli
Alpay Özalan Meclis
Kürsüsünde konuşma yapan Ahmet Şık’a fiziksel şiddet uyguladı.
(TBMM, 2024).
·
6284 Sayılı Ailenin Korunması ve
Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a
rağmen; şiddet var; Aile
içinde şiddet, saldırganlık ve gerginlik hal ve davranışların çok olduğu ortamlarda yetişen bireylerin
şiddet yanlısı olmaları artmaktadır (Resmi Gazete, 2012).
·
6222 Sayılı
Sporda Şiddet Kanunu’na
rağmen; şiddet var: Trendyol
Süper Lig'in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta
maç öncesi, devre arasında,
maç sırasında güvenlik, yönetici
ve taraftar şiddeti yaşandı. Göztepe - Fenerbahçe maçında stadyuma
giremeyen Fenerbahçeli taraftarlar için Fenerbahçe Başkanı Ali Koç deplasman
tribününe gidince, Göztepe taraftarı Ali
Koç'a tepki gösterdi.
·
Eşitsizlikler ve duyarsızlıklar şiddeti
artırıyor: Toplumsal eşitsizlikler her geçen gün artarken; İnsanların birbirine
kötü davranmasının olağan davranış kalıbı
gibi görülmektedir.
·
Suçun bireyselliğinin göz ardı edilmesi de şiddet olaylarını artırmaktadır (Karaağaçlı,
2022-3).
10.Öneriler
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan
sonuçlar doğrultusunda
uygulamalarda dikkate
alınmasında yarar görülen öneriler aşağıda sıralanmaktadır:
· Şiddete sıfır toleransla yaklaşma ve giderme özneli bilimsel etkinlikler, özel düzenlemeler, duyurular, toplumsal dayanışmalar, başvuru
ortamları ve araçları fikr-i takipli
sosyal kampanyalarla kamuoyuyla
paylaşılmalıdır.
· Çalışma
hayatında, torpil, güç ve yakın ilişkiler yerine; iş bölümü, sosyal adalet ve iş ahlakı önemsenmelidir.
· Serbest
piyasa ekonomisinin rekabet koşulları iyi denetlenmeli sahip olunan gücün
kötüye kullanılması önlenmelidir.
· Eğitimde
ve çalışmada fırsat eşitliği sağlanmalıdır.
· Çalışanlara
kendini savunma durumu verilmelidir.
·
Şiddeti
Uygulayana Adli Ve İdari Cezalar
kanunlar çerçevesinde Uygulanmalıdır.
· Toplumda,
şiddete karışanlara sıfır tolerans
gösterilmeli, adli ve idari cezaları
ulusal medyada ibretliik adına ilan edilmelidir.
10.Yargı ve Vargı
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri! Tematiğinde ulaşılan
yargı ve varılan vargı şu bağlamı
içermektedir:
Şiddet çok yönlü yaşayan
bir
konu olarak, toplumu oluşturan
aile, eğitim, ekonomi, siyaset, devlet , hukuk, spor ve demokratik
toplum kurumları bütünlüğü içinde ele alınmasını gerekli kılmaktadır. Şiddet sorunsalının çözümünde
paydaş ortak hedeflerine ve katılımına gereksinimler artmaktadır.
Anılan bu gereksinimi
gidermek amacıyla toplumu yeniden yapılandırmada öncü rolleri olan eğitim, okul, öğretmen ve öğrenci paydaşlarının ortak,
dayanışmacı, eşgüdümlü, eşzamanlı
ve eş görevli katılımları yaşamsal önem
ve değer taşımaktadır. İşte bu nedenle, “eğitim gelecektir” bulgusunun ışığında
yaşama ve eğitime, yabancılaştıran şiddet problematiğinin sıfır hoşgörüyle sürekli
kamuoyu gündeminde tutulması, kısa vadede azaltılması orta vadede ise tamamen ortamdan kaldırılması
gereği dirik ve dinamik tutulmalıdır.
Kaynaklar
Durkheim, E. (1951). The Division of Labor in Society. Çev: Spaulding-Simpson. Division
of Labor. USA. New-York.
Mardin,
Ş. (2017). Şerif Mardin Mahalle Baskısı Kavramını Anlatıyor. Medyascope. 07 Eylül 2017.
Merton,
K. R. (1973). Social Structure and
Yabancılaşmae, Social Theory and Social Structure. The Sociology of Science
Volume:3; Issue:5.
Karaağaçlı,
M. (2019-1). Siber Zorbalık. Ortak
Paydamız: Eğitim. Programda Uzman
Konuşmacı. Ankara: MEB. Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü.
İçerik Dairesi Başkanlığı Portalı. www.mebeba. 26 Mart 2019.
Karaağaçlı, M.
(2019-2) Eğitimin Sosyolojisi.
İkinci Yazım Birinci Basım. Ankara: Kitapçı
Basımevi Yayıncılık Dağıtım Tasarım San
Tic. Ltd. Şti. ISBN No:978-605-62357-9-5. Bandrol Seri Aralıkları: THG-PRH 637078-637207.
Karaağaçlı, M. (2019-3). Okullarda ve Eğitimde Şiddetin Evrilmesi. Şiddetin Önlenmesi Çalıştayı. Ankara: 15-16 Kasım.2019. TC Cumhurbaşkanlığı THİEK. Türkiye
İnsan Hakları ve Eşitlik
Kurumu’nun (HİEK) 08.11.2019 tarih ve
E1724 Sayılı yazısı. Çaliştaya
sözlü bildirili ve sunumlu katılım.
Ankara; Green Park Konferans Salonu. 16 Kasım 2019.
Karaağaçlı, M. (2023).Yaşama, Eğitbilime ve Okul İklimine
Yabancılaştıran Şiddeti Giderme Yaklaşımları. Konulu sözlü bildiriyle, Şiddet
Döngüsü ve Çözüm Önerileri
Sempozyumu 22-23 Aralık 2023. Samsun: 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’nün
Düzenlediği Sempozyum’a Çağrılı konuşmacı olarak katılım.
MKE Ankaragücü-Rizespor
Süper Lig 15. Hafta Maçında Yaşanan
Şiddet Olayları. Ankara-Eryaman, 11.12.2023.
Karaağaçlı, M. (2024).Trabzon’da Olaylar, TFF ve Hakem Meler. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/424.19.03.2024.
Karaağaçlı, M. (2024-1).Kamusal Bürokrasinin
İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir http://www.mektepligazete.com.Köşe
Yazıları 28.05 2024.
Resmi Gazete, (2019). Sporda
Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun İle Başarılı Sporculara Aylık
Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin Kanun. Ankara: Resmi Gazete. 12 Temmuz 2019, Sayı: 30829.
Karaağaçlı, M.
(2022-3).6222 Sayılı Yasa Gereği Şiddet Her Yerde Şiddettir! Niye Şehir Kimliği Öne
Çıkarılıyor? Ankara: www.yurtspor.com.
29.11.2022.
Karaağaçlı, M.
(2023). Futbolunuz Batsın! Ankara: https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/267.
html/09.08.2023.
Resmi Gazete. (2012). 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına
Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun. Sayı 28239 , Kanun No: 6284. 20 Mart 2012.
TBMM
(2024). Alpay Özalan'ın
Ahmet Şık'a Saldırısı Tüm Dünyada Gündemde! Ankara:TBMM. 16.08.2024.
Göztepe-Fenerbahçe Süper
Lig Maçı. 17.08.2024. (2-2).
İletişim
ve Erişim
Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB
Öğr. Üyesi.
e-posta
: mkara@gazi.edu.tr
ORCID :
https://orcid.org/0000-0003-3488-1021
Web (1):
w3.gazi.edu.tr/~mkara
Web (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara
Web (3): www.yurtspor.com
Web (4): www.mektepligazete.tebeşir
Web (5): www.mektepligazete.bülten
Facebook
(1): Kirizma
Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter
: M_Karaagacli_
İnstagram : mustafakaraagacli1
Blog :mustafakaragacli.blogspot.com
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!
Dr. Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI
G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr.
Üyesi.
1.Öndeyi
“Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!” konulu bu çalışmanın amacı;
Türkiye coğrafyasında kanser gibi yayılan şiddet olgusuna
ulusal kamuoyunun dikkatini çekmektir. Çalışma; ilgili alan
yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı
oluşturulmuştur.
Çalışma; (1)Öndeyi, (2)
2.Şiddet Kanserinin Epistemosu ve
Kaçırılmaması Gereken Belirtileri,
(3)Şiddet Psikolojisinin Görünümleri,
(4)Türkiye Coğrafyasında Şiddet Her
Yerde, (5)Şiddette Tipik Davranış Kalıpları, (6)Şiddetin
Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi, (7)Şiddette Temel Sorunumuz; Empati Yoksunluğudur!, (8)Şiddette Temel
Eksiğimiz; Ulusal İradeli Yönetim Yoksunluğudur!
(9)Sonuçlar, (10)Öneriler, (11)Yargı ve
Tartışma alt başlıklarında
sistematize edilmiştir.
2.Şiddet
Kanserinin Epistemosu ve
Kaçırılmaması Gereken Belirtileri
Şiddet ile yaşam yan yana olmaz! Yaşamda kadınlar, çocuklar, aile bireyleri, tek taraflı ısrarlı
takip edilenler, hayvanlar, öğretmenler,
sağlık personeli, her türden kamu görevi
yapanlar ve şiddet
görürken, son TBMM’deki son şiddet kanser gibi Türkiye Coğrafyasına yayılmaya devam ediyor.
Şiddet, her türlü
fiziksel, psikolojik, sözel,
sembolsel ve ekonomik baskıdır. Şiddet
olgunda güç kullanma, ,
saldırganlık, tehdit, kontrolsüzlük vardır.
Yasalar çerçevesinde cezası olmaması şiddeti haklı kılmazken;
yasal boşluktan fırsat bulan her alan
şiddete gebedir. Şiddet, özel
veya kamusal alanda yani evde, aile bireyleri arasında, sokakta, mahallede, kentsel yaşamın her fizik-mekanında, iş yerinde, sporda,
siyasada, ibadet yerlerinde eş deyişle şiddet bireysel ve toplumsal ölçeklerde kendini gösterir.
Şiddet; bireyin acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması olası
hareketlerdir.
Şiddetin
uygulanmasıyla tehdit, baskı ile özgürlükler keyfi olarak engellenir. Bu
niteliğiyle şiddet olaylarında illa somut olarak
fiziksel bir eylem aranmaz ve fiziksel
bir zarar beklenmez. Çünkü; şiddet; psikolojik, ekonomik, sosyal ve
cinsel yönlerden de zararlar
verdiği için, bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya
ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan tehdit ve
baskı girişimli sözlü ya da sözsüz her türlü tutum ve davranıştır.
3.Şiddet Psikolojisinin
Görünümleri
Şiddet psikolojide sağlıksız kişilik yapısını işaret
etmektedir. Ancak gelinen noktada
şiddeti salt bir
“psikolojik ve bireysel
patolojik” durumla açıklamak
yetersiz kalır. Çünkü; şiddette başlıca
üç temel prototip repertuvarı karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; (1)Şiddeti
yapanlar,
(2)Şiddeti görsel sunanlar
ve (3)Şiddeti izleyenler. Şiddet
mağdurları bu üç sarmalda en çok zarar
gören ama nedense
çokça bir şey yapamayan
konumda durmaktadırlar.
Temelde her türlü vahşet belirtisi
olan şiddetin insani değerlerle asla
yan-yana gelmemesi gerekirken; Türkiye ölçeğinde şiddet, hemen
her yerde gözleniyor. Son şiddet
olayları TBBM’de, futbol sahasında, sokakta, okulda, markette ve apartmanda yaşandı.
Gerekçesi
ne olursa olsun, şiddetin
haklılığı Olamaz!
Çünkü;
· Şiddet kimseyi haklı kılmaz!
· Şiddet
insanlık dışıdır!
· Şu gezegende hiçbir neden, şiddetim gerekçesi
olamaz!
· Şiddeti
yapanın statüsü, konumu ve rolü ne olursa olsun şiddete başvuramaz!
· Toplumsal
yapının en temel sorunu olan şiddetin spora da yansıması en popüler spor
dalı futbolun her zeminine zarar veriyor!
5.Şiddette
Tipik Davranış Kalıpları
İnsani değerleri aşındıran öncelinde
psikolojik ve ruhsal kökenli davranış bozukluğu olan şiddet aşağıdaki davranış kalıpları olarak ortaya çıkıyor:
·
Aşağılama,
·
Hakaret
,
·
Saygı
göstermeme,
·
Onur
kırıcı davranma,
·
Sürekli
eleştirme,
· Yalan söyleme,
· Olumsuz sosyal baskı kurma ve
· Psikolojik baskı uygulamadır.
6.Şiddetin
Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi
Şiddetin sosyolojik değişkenlerinden olan bireysel ve
toplumsal yabancılaşma da şiddet eylemlerini olumsuz manada beslemektedir.
Yabancılaşma yani anomi, özünde “kanunsuzluk” ya da
“normsuzluk” ifadeleri taşır. Yabancılaşma
sonucunda;
· Kişisel
yön kaybolmaları yaşanır.
· Kurallar hiçe sayılır.
· Toplumsal
dokular zayıflar.
· Toplumsal
bağlar zedelenir.
· Toplumsal dayanışma
giderek imha olur.
Fransız sosyolog Durkheim (1858-1917)
ve Amerikalı sosyolog
Merton (1910-2003) yabancılaşmayı, toplumun istedikleriyle
bireylerin kendi istekleri arasındaki
farklılaşma olarak görmüşlerdir (Durkheim, 1951; 241 ve Merton,
1973:134). Yabancılaşma, bireylerin bir davranışta bulunması gerektiğinde hangi normu ölçüt alacaklarını
bilememe ve toplumla çelişme durumudur. Çünkü; bireylerin toplumsal normları
benimsemeyerek çelişmeleri toplumla bütünleşmelerini engeller ve düzensizlik durumu oluşturur.
Yabancılaşmanın
evrilmesinde, bireyin önce
kendine, ailesine sonra
topluma ve yönetsel kurallara
doğru yabancılaşmaya doğru eğilim
gözlenir. Durkheim’a göre, Marksist kuramın vurguladığı işçi-işveren ve
endüstriyel sınıf çatışması da bir tür bir yabancılaşma belirtisidir (Durkheim,
1951; 247). Şiddet kaynaklı yabancılaşmada; “yalnızlık, yalıtılmışlık, kültürel ve sosyal yön
bulmakta zorluk, güçsüzlük ve çaresizlik” duyguları
kendini gösterir.
7.Şiddette
Temel Sorunumuz; Empati Yoksunluğudur!
Memleket
olarak, “benden-bizden özneli”
cümleler eylemleri de
empatisiz yaptırıyor. Şiddet her yerde
şiddettir. Kimlik, statü, tekil
ya da çoğul şahıs olması
şiddet gerçeğini değiştiremez. Şiddette temel sorunumuz empati eksikliği
olduğu için karşımızdaki “ne yapar, ne
hisseder, ne düşünür?” demeden hareket ediliyor! Öyle
ya farklı şehirlerden gelmiş bir takım taraftarlarına geldiği
şehirde “misafir duyarlılığı göstermek”
ancak; insani tavırlı, etik ve ahlak iklimli empatik tutumlarla
oluşur.
8.Şiddette
Temel Eksiğimiz; Ulusal İradeli Yönetim Yoksunluğudur!
Türkiye Coğrafyasında giderek artan şiddet
olaylarının temel nedeni ulusal
irade yoksunu siyasi yönetim
yaklaşımlarıdır. Şiddet gibi
yaşayan bir konu
elbette “tek bir değişkenle açıklanamaz.” Bu bakış
ise şiddetin yaşamı kapsadığı
gerçeğinden hareketle, merkezi idareye (1)Özel düzenlemeler-Yasama,
(2)Sorumlulular-Yürütme ve (3)Yaptırımlar-Yasama işlevlerini “bir hakkın, amasız-fakatsız-lakinsiz” yerine getirme yükümlüğü vermektedir.
Bu bakıştan hareketle, şiddetin artmasının
öncelikli nedeni; “Atatürk ilkeleri
ve Cumhuriyetin kuruluş felsefesinden
uzaklaşılarak, Türkiye Cumhuriyeti Devlet
aklının, hafızasının, kültürünün, yurtta ve gezegende barışcıllık ilkesinin
ve icra geleneğinin Yeni Türkiye
güzellemelerine gündem yapılmasıdır (Karaağaçlı, 2024-1).
Türkiye Coğrafyasında giderek artan şiddet
olaylarının diğer tümel nedenleri
ise; ulusal irade yoksunu siyasi tercihlerle; (1) 6284 ve 6222 Sayılı Kanunların tam olarak uygulanmaması,
(2İş, emek ve alınterisiz sanal paradan
para kazanmaların yaygınlaşması, (3)Etik
ikliminin bozulması, (4)Ahlak iklimin zayıflaması, (5)Merkezi ve bürokratik yetkililerin görev
formasyonlarındaki yetersizliklerinden dolayı nepotizmle
o yerlere gelmesi, (6)Postliberal tutucu
ve kuşatmacı politikaların
uygulanmasıdır.
9.Sonuçlar
·
Türkiye
Coğrafyasında Şiddet Kanseri!
konulu bu çalışmada ulaşılan belirgin sonuçlar şunlardır;
·
TBMM’de
kürsü dokunulmazlığına rağmen; şiddet var; TBMM, kürsü
yani, fikir açıklama
dokunulmazlığı olan ulusun temsil mekanı
olarak, memleket sorunlarının farklı siyasi görüşler bağlamında konuşulup
çözümlerinin aranması gereken yer
olması gerekirken şiddet yeri oldu. Milletveli
Alpay Özalan Meclis
Kürsüsünde konuşma yapan Ahmet Şık’a fiziksel şiddet uyguladı.
(TBMM, 2024).
·
6284 Sayılı Ailenin Korunması ve
Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a
rağmen; şiddet var; Aile
içinde şiddet, saldırganlık ve gerginlik hal ve davranışların çok olduğu ortamlarda yetişen bireylerin
şiddet yanlısı olmaları artmaktadır (Resmi Gazete, 2012).
·
6222 Sayılı
Sporda Şiddet Kanunu’na
rağmen; şiddet var: Trendyol
Süper Lig'in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta
maç öncesi, devre arasında,
maç sırasında güvenlik, yönetici
ve taraftar şiddeti yaşandı. Göztepe - Fenerbahçe maçında stadyuma
giremeyen Fenerbahçeli taraftarlar için Fenerbahçe Başkanı Ali Koç deplasman
tribününe gidince, Göztepe taraftarı Ali
Koç'a tepki gösterdi.
·
Eşitsizlikler ve duyarsızlıklar şiddeti
artırıyor: Toplumsal eşitsizlikler her geçen gün artarken; İnsanların birbirine
kötü davranmasının olağan davranış kalıbı
gibi görülmektedir.
·
Suçun bireyselliğinin göz ardı edilmesi de şiddet olaylarını artırmaktadır (Karaağaçlı,
2022-3).
10.Öneriler
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan
sonuçlar doğrultusunda
uygulamalarda dikkate
alınmasında yarar görülen öneriler aşağıda sıralanmaktadır:
· Şiddete sıfır toleransla yaklaşma ve giderme özneli bilimsel etkinlikler, özel düzenlemeler, duyurular, toplumsal dayanışmalar, başvuru
ortamları ve araçları fikr-i takipli
sosyal kampanyalarla kamuoyuyla
paylaşılmalıdır.
· Çalışma
hayatında, torpil, güç ve yakın ilişkiler yerine; iş bölümü, sosyal adalet ve iş ahlakı önemsenmelidir.
· Serbest
piyasa ekonomisinin rekabet koşulları iyi denetlenmeli sahip olunan gücün
kötüye kullanılması önlenmelidir.
· Eğitimde
ve çalışmada fırsat eşitliği sağlanmalıdır.
· Çalışanlara
kendini savunma durumu verilmelidir.
·
Şiddeti
Uygulayana Adli Ve İdari Cezalar
kanunlar çerçevesinde Uygulanmalıdır.
· Toplumda,
şiddete karışanlara sıfır tolerans
gösterilmeli, adli ve idari cezaları
ulusal medyada ibretliik adına ilan edilmelidir.
10.Yargı ve Vargı
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri! Tematiğinde ulaşılan
yargı ve varılan vargı şu bağlamı
içermektedir:
Şiddet çok yönlü yaşayan
bir
konu olarak, toplumu oluşturan
aile, eğitim, ekonomi, siyaset, devlet , hukuk, spor ve demokratik
toplum kurumları bütünlüğü içinde ele alınmasını gerekli kılmaktadır. Şiddet sorunsalının çözümünde
paydaş ortak hedeflerine ve katılımına gereksinimler artmaktadır.
Anılan bu gereksinimi
gidermek amacıyla toplumu yeniden yapılandırmada öncü rolleri olan eğitim, okul, öğretmen ve öğrenci paydaşlarının ortak,
dayanışmacı, eşgüdümlü, eşzamanlı
ve eş görevli katılımları yaşamsal önem
ve değer taşımaktadır. İşte bu nedenle, “eğitim gelecektir” bulgusunun ışığında
yaşama ve eğitime, yabancılaştıran şiddet problematiğinin sıfır hoşgörüyle sürekli
kamuoyu gündeminde tutulması, kısa vadede azaltılması orta vadede ise tamamen ortamdan kaldırılması
gereği dirik ve dinamik tutulmalıdır.
Kaynaklar
Durkheim, E. (1951). The Division of Labor in Society. Çev: Spaulding-Simpson. Division
of Labor. USA. New-York.
Mardin,
Ş. (2017). Şerif Mardin Mahalle Baskısı Kavramını Anlatıyor. Medyascope. 07 Eylül 2017.
Merton,
K. R. (1973). Social Structure and
Yabancılaşmae, Social Theory and Social Structure. The Sociology of Science
Volume:3; Issue:5.
Karaağaçlı,
M. (2019-1). Siber Zorbalık. Ortak
Paydamız: Eğitim. Programda Uzman
Konuşmacı. Ankara: MEB. Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü.
İçerik Dairesi Başkanlığı Portalı. www.mebeba. 26 Mart 2019.
Karaağaçlı, M.
(2019-2) Eğitimin Sosyolojisi.
İkinci Yazım Birinci Basım. Ankara: Kitapçı
Basımevi Yayıncılık Dağıtım Tasarım San
Tic. Ltd. Şti. ISBN No:978-605-62357-9-5. Bandrol Seri Aralıkları: THG-PRH 637078-637207.
Karaağaçlı, M. (2019-3). Okullarda ve Eğitimde Şiddetin Evrilmesi. Şiddetin Önlenmesi Çalıştayı. Ankara: 15-16 Kasım.2019. TC Cumhurbaşkanlığı THİEK. Türkiye
İnsan Hakları ve Eşitlik
Kurumu’nun (HİEK) 08.11.2019 tarih ve
E1724 Sayılı yazısı. Çaliştaya
sözlü bildirili ve sunumlu katılım.
Ankara; Green Park Konferans Salonu. 16 Kasım 2019.
Karaağaçlı, M. (2023).Yaşama, Eğitbilime ve Okul İklimine
Yabancılaştıran Şiddeti Giderme Yaklaşımları. Konulu sözlü bildiriyle, Şiddet
Döngüsü ve Çözüm Önerileri
Sempozyumu 22-23 Aralık 2023. Samsun: 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’nün
Düzenlediği Sempozyum’a Çağrılı konuşmacı olarak katılım.
MKE Ankaragücü-Rizespor
Süper Lig 15. Hafta Maçında Yaşanan
Şiddet Olayları. Ankara-Eryaman, 11.12.2023.
Karaağaçlı, M. (2024).Trabzon’da Olaylar, TFF ve Hakem Meler. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/424.19.03.2024.
Karaağaçlı, M. (2024-1).Kamusal Bürokrasinin
İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir http://www.mektepligazete.com.Köşe
Yazıları 28.05 2024.
Resmi Gazete, (2019). Sporda
Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun İle Başarılı Sporculara Aylık
Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin Kanun. Ankara: Resmi Gazete. 12 Temmuz 2019, Sayı: 30829.
Karaağaçlı, M.
(2022-3).6222 Sayılı Yasa Gereği Şiddet Her Yerde Şiddettir! Niye Şehir Kimliği Öne
Çıkarılıyor? Ankara: www.yurtspor.com.
29.11.2022.
Karaağaçlı, M.
(2023). Futbolunuz Batsın! Ankara: https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/267.
html/09.08.2023.
Resmi Gazete. (2012). 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına
Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun. Sayı 28239 , Kanun No: 6284. 20 Mart 2012.
TBMM
(2024). Alpay Özalan'ın
Ahmet Şık'a Saldırısı Tüm Dünyada Gündemde! Ankara:TBMM. 16.08.2024.
Göztepe-Fenerbahçe Süper
Lig Maçı. 17.08.2024. (2-2).
İletişim
ve Erişim
Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB
Öğr. Üyesi.
e-posta
: mkara@gazi.edu.tr
ORCID :
https://orcid.org/0000-0003-3488-1021
Web (1):
w3.gazi.edu.tr/~mkara
Web (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara
Web (3): www.yurtspor.com
Web (4): www.mektepligazete.tebeşir
Web (5): www.mektepligazete.bülten
Facebook
(1): Kirizma
Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter
: M_Karaagacli_
İnstagram : mustafakaraagacli1
Blog :mustafakaragacli.blogspot.com
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!
Dr. Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI
G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr.
Üyesi.
1.Öndeyi
“Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!” konulu bu çalışmanın amacı;
Türkiye coğrafyasında kanser gibi yayılan şiddet olgusuna
ulusal kamuoyunun dikkatini çekmektir. Çalışma; ilgili alan
yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı
oluşturulmuştur.
Çalışma; (1)Öndeyi, (2)
2.Şiddet Kanserinin Epistemosu ve
Kaçırılmaması Gereken Belirtileri,
(3)Şiddet Psikolojisinin Görünümleri,
(4)Türkiye Coğrafyasında Şiddet Her
Yerde, (5)Şiddette Tipik Davranış Kalıpları, (6)Şiddetin
Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi, (7)Şiddette Temel Sorunumuz; Empati Yoksunluğudur!, (8)Şiddette Temel
Eksiğimiz; Ulusal İradeli Yönetim Yoksunluğudur!
(9)Sonuçlar, (10)Öneriler, (11)Yargı ve
Tartışma alt başlıklarında
sistematize edilmiştir.
2.Şiddet
Kanserinin Epistemosu ve
Kaçırılmaması Gereken Belirtileri
Şiddet ile yaşam yan yana olmaz! Yaşamda kadınlar, çocuklar, aile bireyleri, tek taraflı ısrarlı
takip edilenler, hayvanlar, öğretmenler,
sağlık personeli, her türden kamu görevi
yapanlar ve şiddet
görürken, son TBMM’deki son şiddet kanser gibi Türkiye Coğrafyasına yayılmaya devam ediyor.
Şiddet, her türlü
fiziksel, psikolojik, sözel,
sembolsel ve ekonomik baskıdır. Şiddet
olgunda güç kullanma, ,
saldırganlık, tehdit, kontrolsüzlük vardır.
Yasalar çerçevesinde cezası olmaması şiddeti haklı kılmazken;
yasal boşluktan fırsat bulan her alan
şiddete gebedir. Şiddet, özel
veya kamusal alanda yani evde, aile bireyleri arasında, sokakta, mahallede, kentsel yaşamın her fizik-mekanında, iş yerinde, sporda,
siyasada, ibadet yerlerinde eş deyişle şiddet bireysel ve toplumsal ölçeklerde kendini gösterir.
Şiddet; bireyin acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması olası
hareketlerdir.
Şiddetin
uygulanmasıyla tehdit, baskı ile özgürlükler keyfi olarak engellenir. Bu
niteliğiyle şiddet olaylarında illa somut olarak
fiziksel bir eylem aranmaz ve fiziksel
bir zarar beklenmez. Çünkü; şiddet; psikolojik, ekonomik, sosyal ve
cinsel yönlerden de zararlar
verdiği için, bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya
ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan tehdit ve
baskı girişimli sözlü ya da sözsüz her türlü tutum ve davranıştır.
3.Şiddet Psikolojisinin
Görünümleri
Şiddet psikolojide sağlıksız kişilik yapısını işaret
etmektedir. Ancak gelinen noktada
şiddeti salt bir
“psikolojik ve bireysel
patolojik” durumla açıklamak
yetersiz kalır. Çünkü; şiddette başlıca
üç temel prototip repertuvarı karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; (1)Şiddeti
yapanlar,
(2)Şiddeti görsel sunanlar
ve (3)Şiddeti izleyenler. Şiddet
mağdurları bu üç sarmalda en çok zarar
gören ama nedense
çokça bir şey yapamayan
konumda durmaktadırlar.
Temelde her türlü vahşet belirtisi
olan şiddetin insani değerlerle asla
yan-yana gelmemesi gerekirken; Türkiye ölçeğinde şiddet, hemen
her yerde gözleniyor. Son şiddet
olayları TBBM’de, futbol sahasında, sokakta, okulda, markette ve apartmanda yaşandı.
Gerekçesi
ne olursa olsun, şiddetin
haklılığı Olamaz!
Çünkü;
· Şiddet kimseyi haklı kılmaz!
· Şiddet
insanlık dışıdır!
· Şu gezegende hiçbir neden, şiddetim gerekçesi
olamaz!
· Şiddeti
yapanın statüsü, konumu ve rolü ne olursa olsun şiddete başvuramaz!
· Toplumsal
yapının en temel sorunu olan şiddetin spora da yansıması en popüler spor
dalı futbolun her zeminine zarar veriyor!
5.Şiddette
Tipik Davranış Kalıpları
İnsani değerleri aşındıran öncelinde
psikolojik ve ruhsal kökenli davranış bozukluğu olan şiddet aşağıdaki davranış kalıpları olarak ortaya çıkıyor:
·
Aşağılama,
·
Hakaret
,
·
Saygı
göstermeme,
·
Onur
kırıcı davranma,
·
Sürekli
eleştirme,
· Yalan söyleme,
· Olumsuz sosyal baskı kurma ve
· Psikolojik baskı uygulamadır.
6.Şiddetin
Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi
Şiddetin sosyolojik değişkenlerinden olan bireysel ve
toplumsal yabancılaşma da şiddet eylemlerini olumsuz manada beslemektedir.
Yabancılaşma yani anomi, özünde “kanunsuzluk” ya da
“normsuzluk” ifadeleri taşır. Yabancılaşma
sonucunda;
· Kişisel
yön kaybolmaları yaşanır.
· Kurallar hiçe sayılır.
· Toplumsal
dokular zayıflar.
· Toplumsal
bağlar zedelenir.
· Toplumsal dayanışma
giderek imha olur.
Fransız sosyolog Durkheim (1858-1917)
ve Amerikalı sosyolog
Merton (1910-2003) yabancılaşmayı, toplumun istedikleriyle
bireylerin kendi istekleri arasındaki
farklılaşma olarak görmüşlerdir (Durkheim, 1951; 241 ve Merton,
1973:134). Yabancılaşma, bireylerin bir davranışta bulunması gerektiğinde hangi normu ölçüt alacaklarını
bilememe ve toplumla çelişme durumudur. Çünkü; bireylerin toplumsal normları
benimsemeyerek çelişmeleri toplumla bütünleşmelerini engeller ve düzensizlik durumu oluşturur.
Yabancılaşmanın
evrilmesinde, bireyin önce
kendine, ailesine sonra
topluma ve yönetsel kurallara
doğru yabancılaşmaya doğru eğilim
gözlenir. Durkheim’a göre, Marksist kuramın vurguladığı işçi-işveren ve
endüstriyel sınıf çatışması da bir tür bir yabancılaşma belirtisidir (Durkheim,
1951; 247). Şiddet kaynaklı yabancılaşmada; “yalnızlık, yalıtılmışlık, kültürel ve sosyal yön
bulmakta zorluk, güçsüzlük ve çaresizlik” duyguları
kendini gösterir.
7.Şiddette
Temel Sorunumuz; Empati Yoksunluğudur!
Memleket
olarak, “benden-bizden özneli”
cümleler eylemleri de
empatisiz yaptırıyor. Şiddet her yerde
şiddettir. Kimlik, statü, tekil
ya da çoğul şahıs olması
şiddet gerçeğini değiştiremez. Şiddette temel sorunumuz empati eksikliği
olduğu için karşımızdaki “ne yapar, ne
hisseder, ne düşünür?” demeden hareket ediliyor! Öyle
ya farklı şehirlerden gelmiş bir takım taraftarlarına geldiği
şehirde “misafir duyarlılığı göstermek”
ancak; insani tavırlı, etik ve ahlak iklimli empatik tutumlarla
oluşur.
8.Şiddette
Temel Eksiğimiz; Ulusal İradeli Yönetim Yoksunluğudur!
Türkiye Coğrafyasında giderek artan şiddet
olaylarının temel nedeni ulusal
irade yoksunu siyasi yönetim
yaklaşımlarıdır. Şiddet gibi
yaşayan bir konu
elbette “tek bir değişkenle açıklanamaz.” Bu bakış
ise şiddetin yaşamı kapsadığı
gerçeğinden hareketle, merkezi idareye (1)Özel düzenlemeler-Yasama,
(2)Sorumlulular-Yürütme ve (3)Yaptırımlar-Yasama işlevlerini “bir hakkın, amasız-fakatsız-lakinsiz” yerine getirme yükümlüğü vermektedir.
Bu bakıştan hareketle, şiddetin artmasının
öncelikli nedeni; “Atatürk ilkeleri
ve Cumhuriyetin kuruluş felsefesinden
uzaklaşılarak, Türkiye Cumhuriyeti Devlet
aklının, hafızasının, kültürünün, yurtta ve gezegende barışcıllık ilkesinin
ve icra geleneğinin Yeni Türkiye
güzellemelerine gündem yapılmasıdır (Karaağaçlı, 2024-1).
Türkiye Coğrafyasında giderek artan şiddet
olaylarının diğer tümel nedenleri
ise; ulusal irade yoksunu siyasi tercihlerle; (1) 6284 ve 6222 Sayılı Kanunların tam olarak uygulanmaması,
(2İş, emek ve alınterisiz sanal paradan
para kazanmaların yaygınlaşması, (3)Etik
ikliminin bozulması, (4)Ahlak iklimin zayıflaması, (5)Merkezi ve bürokratik yetkililerin görev
formasyonlarındaki yetersizliklerinden dolayı nepotizmle
o yerlere gelmesi, (6)Postliberal tutucu
ve kuşatmacı politikaların
uygulanmasıdır.
9.Sonuçlar
·
Türkiye
Coğrafyasında Şiddet Kanseri!
konulu bu çalışmada ulaşılan belirgin sonuçlar şunlardır;
·
TBMM’de
kürsü dokunulmazlığına rağmen; şiddet var; TBMM, kürsü
yani, fikir açıklama
dokunulmazlığı olan ulusun temsil mekanı
olarak, memleket sorunlarının farklı siyasi görüşler bağlamında konuşulup
çözümlerinin aranması gereken yer
olması gerekirken şiddet yeri oldu. Milletveli
Alpay Özalan Meclis
Kürsüsünde konuşma yapan Ahmet Şık’a fiziksel şiddet uyguladı.
(TBMM, 2024).
·
6284 Sayılı Ailenin Korunması ve
Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a
rağmen; şiddet var; Aile
içinde şiddet, saldırganlık ve gerginlik hal ve davranışların çok olduğu ortamlarda yetişen bireylerin
şiddet yanlısı olmaları artmaktadır (Resmi Gazete, 2012).
·
6222 Sayılı
Sporda Şiddet Kanunu’na
rağmen; şiddet var: Trendyol
Süper Lig'in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta
maç öncesi, devre arasında,
maç sırasında güvenlik, yönetici
ve taraftar şiddeti yaşandı. Göztepe - Fenerbahçe maçında stadyuma
giremeyen Fenerbahçeli taraftarlar için Fenerbahçe Başkanı Ali Koç deplasman
tribününe gidince, Göztepe taraftarı Ali
Koç'a tepki gösterdi.
·
Eşitsizlikler ve duyarsızlıklar şiddeti
artırıyor: Toplumsal eşitsizlikler her geçen gün artarken; İnsanların birbirine
kötü davranmasının olağan davranış kalıbı
gibi görülmektedir.
·
Suçun bireyselliğinin göz ardı edilmesi de şiddet olaylarını artırmaktadır (Karaağaçlı,
2022-3).
10.Öneriler
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan
sonuçlar doğrultusunda
uygulamalarda dikkate
alınmasında yarar görülen öneriler aşağıda sıralanmaktadır:
· Şiddete sıfır toleransla yaklaşma ve giderme özneli bilimsel etkinlikler, özel düzenlemeler, duyurular, toplumsal dayanışmalar, başvuru
ortamları ve araçları fikr-i takipli
sosyal kampanyalarla kamuoyuyla
paylaşılmalıdır.
· Çalışma
hayatında, torpil, güç ve yakın ilişkiler yerine; iş bölümü, sosyal adalet ve iş ahlakı önemsenmelidir.
· Serbest
piyasa ekonomisinin rekabet koşulları iyi denetlenmeli sahip olunan gücün
kötüye kullanılması önlenmelidir.
· Eğitimde
ve çalışmada fırsat eşitliği sağlanmalıdır.
· Çalışanlara
kendini savunma durumu verilmelidir.
·
Şiddeti
Uygulayana Adli Ve İdari Cezalar
kanunlar çerçevesinde Uygulanmalıdır.
· Toplumda,
şiddete karışanlara sıfır tolerans
gösterilmeli, adli ve idari cezaları
ulusal medyada ibretliik adına ilan edilmelidir.
10.Yargı ve Vargı
Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri! Tematiğinde ulaşılan
yargı ve varılan vargı şu bağlamı
içermektedir:
Şiddet çok yönlü yaşayan
bir
konu olarak, toplumu oluşturan
aile, eğitim, ekonomi, siyaset, devlet , hukuk, spor ve demokratik
toplum kurumları bütünlüğü içinde ele alınmasını gerekli kılmaktadır. Şiddet sorunsalının çözümünde
paydaş ortak hedeflerine ve katılımına gereksinimler artmaktadır.
Anılan bu gereksinimi
gidermek amacıyla toplumu yeniden yapılandırmada öncü rolleri olan eğitim, okul, öğretmen ve öğrenci paydaşlarının ortak,
dayanışmacı, eşgüdümlü, eşzamanlı
ve eş görevli katılımları yaşamsal önem
ve değer taşımaktadır. İşte bu nedenle, “eğitim gelecektir” bulgusunun ışığında
yaşama ve eğitime, yabancılaştıran şiddet problematiğinin sıfır hoşgörüyle sürekli
kamuoyu gündeminde tutulması, kısa vadede azaltılması orta vadede ise tamamen ortamdan kaldırılması
gereği dirik ve dinamik tutulmalıdır.
Kaynaklar
Durkheim, E. (1951). The Division of Labor in Society. Çev: Spaulding-Simpson. Division
of Labor. USA. New-York.
Mardin,
Ş. (2017). Şerif Mardin Mahalle Baskısı Kavramını Anlatıyor. Medyascope. 07 Eylül 2017.
Merton,
K. R. (1973). Social Structure and
Yabancılaşmae, Social Theory and Social Structure. The Sociology of Science
Volume:3; Issue:5.
Karaağaçlı,
M. (2019-1). Siber Zorbalık. Ortak
Paydamız: Eğitim. Programda Uzman
Konuşmacı. Ankara: MEB. Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü.
İçerik Dairesi Başkanlığı Portalı. www.mebeba. 26 Mart 2019.
Karaağaçlı, M.
(2019-2) Eğitimin Sosyolojisi.
İkinci Yazım Birinci Basım. Ankara: Kitapçı
Basımevi Yayıncılık Dağıtım Tasarım San
Tic. Ltd. Şti. ISBN No:978-605-62357-9-5. Bandrol Seri Aralıkları: THG-PRH 637078-637207.
Karaağaçlı, M. (2019-3). Okullarda ve Eğitimde Şiddetin Evrilmesi. Şiddetin Önlenmesi Çalıştayı. Ankara: 15-16 Kasım.2019. TC Cumhurbaşkanlığı THİEK. Türkiye
İnsan Hakları ve Eşitlik
Kurumu’nun (HİEK) 08.11.2019 tarih ve
E1724 Sayılı yazısı. Çaliştaya
sözlü bildirili ve sunumlu katılım.
Ankara; Green Park Konferans Salonu. 16 Kasım 2019.
Karaağaçlı, M. (2023).Yaşama, Eğitbilime ve Okul İklimine
Yabancılaştıran Şiddeti Giderme Yaklaşımları. Konulu sözlü bildiriyle, Şiddet
Döngüsü ve Çözüm Önerileri
Sempozyumu 22-23 Aralık 2023. Samsun: 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’nün
Düzenlediği Sempozyum’a Çağrılı konuşmacı olarak katılım.
MKE Ankaragücü-Rizespor
Süper Lig 15. Hafta Maçında Yaşanan
Şiddet Olayları. Ankara-Eryaman, 11.12.2023.
Karaağaçlı, M. (2024).Trabzon’da Olaylar, TFF ve Hakem Meler. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/424.19.03.2024.
Karaağaçlı, M. (2024-1).Kamusal Bürokrasinin
İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir http://www.mektepligazete.com.Köşe
Yazıları 28.05 2024.
Resmi Gazete, (2019). Sporda
Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun İle Başarılı Sporculara Aylık
Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik
Yapılmasına İlişkin Kanun. Ankara: Resmi Gazete. 12 Temmuz 2019, Sayı: 30829.
Karaağaçlı, M.
(2022-3).6222 Sayılı Yasa Gereği Şiddet Her Yerde Şiddettir! Niye Şehir Kimliği Öne
Çıkarılıyor? Ankara: www.yurtspor.com.
29.11.2022.
Karaağaçlı, M.
(2023). Futbolunuz Batsın! Ankara: https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/267.
html/09.08.2023.
Resmi Gazete. (2012). 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına
Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun. Sayı 28239 , Kanun No: 6284. 20 Mart 2012.
TBMM
(2024). Alpay Özalan'ın
Ahmet Şık'a Saldırısı Tüm Dünyada Gündemde! Ankara:TBMM. 16.08.2024.
Göztepe-Fenerbahçe Süper
Lig Maçı. 17.08.2024. (2-2).
İletişim
ve Erişim
Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB
Öğr. Üyesi.
e-posta
: mkara@gazi.edu.tr
ORCID :
https://orcid.org/0000-0003-3488-1021
Web (1):
w3.gazi.edu.tr/~mkara
Web (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara
Web (3): www.yurtspor.com
Web (4): www.mektepligazete.tebeşir
Web (5): www.mektepligazete.bülten
Facebook
(1): Kirizma
Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter
: M_Karaagacli_
İnstagram : mustafakaraagacli1
Blog :mustafakaragacli.blogspot.com