73. Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri.


Karaağaçlı M.

Ankara: Mektepli Gazete. http://www.mektepligazete.com.Köşe Yazıları. Mustafa Karaağaçlı 23.08.2024., sa.6, ss.1-6, 2024 (Hakemsiz Dergi)

Özet

Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!

Dr. Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI

G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

 

 

 

1.Öndeyi

“Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri!” konulu bu çalışmanın  amacı;  Türkiye coğrafyasında  kanser gibi yayılan şiddet olgusuna ulusal  kamuoyunun  dikkatini çekmektir. Çalışma; ilgili alan yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı oluşturulmuştur.

 

Çalışma; (1)Öndeyi, (2) 2.Şiddet Kanserinin   Epistemosu  ve  Kaçırılmaması  Gereken Belirtileri, (3)Şiddet Psikolojisinin Görünümleri, (4)Türkiye  Coğrafyasında Şiddet Her Yerde, (5)Şiddette Tipik Davranış Kalıpları, (6)Şiddetin Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi, (7)Şiddette Temel Sorunumuz;  Empati Yoksunluğudur!, (8)Şiddette Temel Eksiğimiz;  Ulusal  İradeli Yönetim Yoksunluğudur!

(9)Sonuçlar, (10)Öneriler,  (11)Yargı ve  Tartışma  alt başlıklarında sistematize edilmiştir.

 

2.Şiddet Kanserinin   Epistemosu  ve  Kaçırılmaması  Gereken Belirtileri

Şiddet ile yaşam yan yana olmaz! Yaşamda kadınlar, çocuklar, aile bireyleri, tek taraflı ısrarlı takip edilenler,  hayvanlar, öğretmenler, sağlık personeli, her türden kamu  görevi yapanlar  ve  şiddet  görürken, son TBMM’deki son şiddet kanser  gibi Türkiye Coğrafyasına yayılmaya devam ediyor.

 

Şiddet,  her türlü  fiziksel, psikolojik,  sözel, sembolsel ve ekonomik baskıdır. Şiddet  olgunda güç  kullanma, , saldırganlık, tehdit, kontrolsüzlük vardır.

Yasalar çerçevesinde cezası olmaması şiddeti haklı kılmazken; yasal boşluktan fırsat  bulan her alan şiddete gebedir.  Şiddet, özel veya kamusal alanda yani evde, aile bireyleri arasında, sokakta,  mahallede, kentsel yaşamın  her fizik-mekanında, iş yerinde, sporda, siyasada, ibadet yerlerinde eş deyişle şiddet bireysel ve  toplumsal ölçeklerde kendini gösterir. Şiddet; bireyin acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması olası hareketlerdir.

Şiddetin uygulanmasıyla  tehdit, baskı ile  özgürlükler keyfi olarak engellenir. Bu niteliğiyle şiddet olaylarında illa somut olarak fiziksel bir eylem  aranmaz ve fiziksel bir zarar  beklenmez. Çünkü; şiddet;  psikolojik, ekonomik, sosyal  ve  cinsel yönlerden  de  zararlar  verdiği  için,  bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan tehdit ve baskı girişimli sözlü  ya da sözsüz  her türlü tutum ve davranıştır.

 

3.Şiddet Psikolojisinin Görünümleri

Şiddet psikolojide  sağlıksız kişilik yapısını işaret etmektedir. Ancak   gelinen noktada şiddeti  salt  bir  “psikolojik  ve bireysel patolojik” durumla açıklamak  yetersiz  kalır.  Çünkü; şiddette  başlıca  üç temel prototip repertuvarı karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; (1)Şiddeti yapanlar,

 

(2)Şiddeti görsel sunanlar  ve (3)Şiddeti izleyenler.  Şiddet mağdurları  bu  üç sarmalda en çok  zarar  gören  ama  nedense   çokça bir  şey yapamayan konumda  durmaktadırlar.

 

4.Türkiye  Coğrafyasında Şiddet Her  Yerde!

Temelde her türlü vahşet belirtisi olan şiddetin insani  değerlerle asla yan-yana gelmemesi  gerekirken; Türkiye  ölçeğinde  şiddet,  hemen  her yerde  gözleniyor. Son şiddet olayları   TBBM’de,  futbol sahasında, sokakta, okulda, markette  ve apartmanda yaşandı.

Gerekçesi  ne olursa  olsun, şiddetin haklılığı  Olamaz!

Çünkü;

·       Şiddet  kimseyi haklı kılmaz!

·       Şiddet insanlık  dışıdır!

·       Şu  gezegende hiçbir neden, şiddetim gerekçesi olamaz!

·       Şiddeti yapanın statüsü, konumu ve rolü ne olursa olsun şiddete başvuramaz!

·       Toplumsal yapının en temel sorunu olan şiddetin spora da yansıması en popüler  spor  dalı  futbolun her  zeminine zarar veriyor!

 

5.Şiddette Tipik Davranış  Kalıpları

İnsani değerleri aşındıran öncelinde psikolojik ve  ruhsal kökenli davranış bozukluğu  olan şiddet aşağıdaki davranış  kalıpları olarak ortaya çıkıyor:

·       Aşağılama,

·       Hakaret ,

·       Saygı göstermeme,

·       Onur kırıcı davranma,

·       Sürekli eleştirme,

·       Yalan söyleme,

·       Olumsuz sosyal baskı kurma ve

·       Psikolojik baskı uygulamadır.

 

 

6.Şiddetin Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi

Şiddetin  sosyolojik değişkenlerinden olan bireysel ve toplumsal yabancılaşma da şiddet eylemlerini olumsuz manada beslemektedir.

Yabancılaşma yani anomi, özünde “ka­nunsuzluk” ya da “normsuzluk” ifadeleri  taşır. Yabancılaşma sonucunda;

·    Kişisel yön  kaybolmaları  yaşanır.

·    Kurallar  hiçe sayılır.

·    Toplu­msal dokular  zayıflar.

·    Toplumsal bağlar zedelenir.

·    Toplumsal  dayanışma  giderek imha olur.

 

Fransız sosyolog Durkheim (1858-1917) ve Amerikalı sosyolog Merton (1910-2003) yabancılaşmayı, toplumun istedikleriyle bireylerin kendi istekleri arasındaki  farklılaşma olarak görmüşlerdir (Durkheim, 1951; 241 ve Merton, 1973:134). Yabancılaşma, bireylerin bir davranışta bulunması gerektiğinde hangi normu ölçüt alacaklarını bilememe ve toplumla çelişme durumudur. Çünkü; bireylerin toplumsal normları benimsemeyerek çelişmeleri toplumla bütünleşmelerini engeller ve  düzensizlik durumu  oluşturur.

Yabancılaşmanın  evrilmesinde,  bireyin önce kendine,  ailesine  sonra  topluma ve yönetsel kurallara   doğru  yabancılaşmaya  doğru eğilim  gözlenir. Durkheim’a göre, Marksist kuramın vurguladığı işçi-işveren ve endüstriyel sınıf çatışması da bir tür bir yabancılaşma belirtisidir (Durkheim, 1951; 247). Şiddet kaynaklı yabancılaşmada; “yalnızlık, yalıtılmışlık, kültürel ve sosyal yön bulmakta zorluk, güçsüzlük ve çaresizlik” duyguları kendini gösterir.

 

7.Şiddette Temel Sorunumuz;  Empati Yoksunluğudur!

Memleket  olarak, “benden-bizden  özneli” cümleler  eylemleri  de  empatisiz yaptırıyor. Şiddet her yerde  şiddettir. Kimlik, statü,  tekil ya da  çoğul şahıs  olması  şiddet gerçeğini  değiştiremez.  Şiddette temel sorunumuz empati eksikliği olduğu için karşımızdaki “ne  yapar, ne hisseder, ne düşünür?” demeden hareket ediliyor!  Öyle  ya farklı şehirlerden gelmiş bir takım taraftarlarına  geldiği  şehirde  “misafir duyarlılığı göstermek” ancak; insani tavırlı, etik ve ahlak iklimli empatik  tutumlarla  oluşur.

 

8.Şiddette Temel Eksiğimiz;  Ulusal  İradeli Yönetim Yoksunluğudur!

Türkiye Coğrafyasında giderek  artan şiddet  olaylarının temel  nedeni ulusal irade   yoksunu siyasi  yönetim  yaklaşımlarıdır.  Şiddet  gibi  yaşayan  bir  konu  elbette “tek bir  değişkenle açıklanamaz.”  Bu bakış  ise şiddetin yaşamı kapsadığı  gerçeğinden hareketle, merkezi idareye (1)Özel  düzenlemeler-Yasama, (2)Sorumlulular-Yürütme  ve  (3)Yaptırımlar-Yasama işlevlerini “bir  hakkın, amasız-fakatsız-lakinsiz” yerine  getirme yükümlüğü  vermektedir.

 

Bu bakıştan hareketle, şiddetin artmasının öncelikli nedeni; “Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyetin  kuruluş felsefesinden uzaklaşılarak,  Türkiye Cumhuriyeti Devlet aklının, hafızasının, kültürünün, yurtta ve gezegende barışcıllık  ilkesinin  ve icra geleneğinin Yeni Türkiye  güzellemelerine  gündem  yapılmasıdır (Karaağaçlı, 2024-1).

 

Türkiye Coğrafyasında giderek  artan şiddet  olaylarının  diğer tümel nedenleri ise;   ulusal irade   yoksunu siyasi  tercihlerle; (1) 6284  ve 6222 Sayılı Kanunların tam olarak uygulanmaması, (2İş, emek ve  alınterisiz sanal paradan para  kazanmaların yaygınlaşması, (3)Etik ikliminin bozulması, (4)Ahlak iklimin zayıflaması, (5)Merkezi ve  bürokratik yetkililerin  görev  formasyonlarındaki yetersizliklerinden dolayı  nepotizmle  o yerlere gelmesi, (6)Postliberal tutucu  ve kuşatmacı politikaların  uygulanmasıdır.

 

 

9.Sonuçlar

·                       Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan belirgin sonuçlar şunlardır;

 

·           TBMM’de kürsü dokunulmazlığına rağmen; şiddet var; TBMM,  kürsü  yani,  fikir  açıklama  dokunulmazlığı  olan ulusun  temsil mekanı  olarak, memleket sorunlarının farklı siyasi görüşler bağlamında  konuşulup   çözümlerinin  aranması gereken yer olması  gerekirken  şiddet yeri oldu.   Milletveli  Alpay  Özalan Meclis Kürsüsünde  konuşma  yapan Ahmet Şık’a fiziksel şiddet uyguladı. (TBMM, 2024).

 

·           6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a  rağmen;  şiddet var; Aile içinde şiddet,  saldırganlık  ve gerginlik hal ve davranışların  çok olduğu ortamlarda yetişen bireylerin şiddet yanlısı olmaları artmaktadır (Resmi Gazete, 2012).

 

 

·           6222  Sayılı  Sporda  Şiddet Kanunu’na rağmen;  şiddet  var: Trendyol Süper Lig'in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta maç  öncesi, devre  arasında,  maç sırasında güvenlik, yönetici  ve taraftar şiddeti yaşandı. Göztepe - Fenerbahçe maçında stadyuma giremeyen Fenerbahçeli taraftarlar için Fenerbahçe Başkanı Ali Koç deplasman tribününe gidince,  Göztepe taraftarı Ali Koç'a tepki gösterdi.

 

·           Özne,  parti  ve  şehir ayrımıyla şiddet meşrulaştırılmaya çalışılıyor; “Sorun  ben de  ve  biz de değil’  ötekinde, o partide, o şehirde ya  da bu  şehirde” demekle  sahiplik  kimliği öne çıkarılarak  şiddet sorunu meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır

 

·           Eşitsizlikler  ve duyarsızlıklar  şiddeti  artırıyor: Toplumsal eşitsizlikler  her geçen gün artarken; İnsanların birbirine kötü davranmasının olağan davranış kalıbı  gibi görülmektedir.

·           Günlük yaşamda şiddet  her  alanda   artıyor;  Günlük  yaşamda, eğitim, sağlık,  siyasal, ve spor alanları  diğer alanlardan  ayrı bir  olguymuş gibi görülürken;  artan  hayat pahalılığı  ve  insanların alım gücünün azalması insanların normal davranmalarına engel  olmaktadır.

 

·           Suçun bireyselliğinin  göz ardı edilmesi de  şiddet olaylarını artırmaktadır (Karaağaçlı, 2022-3).

 

·           Şehir, yer, ülke ve  ırksal  ayrımsız şiddet  her  yerde  şiddettir.

 

10.Öneriler

Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan sonuçlar doğrultusunda  uygulamalarda  dikkate alınmasında  yarar görülen  öneriler aşağıda  sıralanmaktadır:

·       Şiddete  sıfır toleransla yaklaşma ve giderme  özneli bilimsel  etkinlikler, özel düzenlemeler,  duyurular, toplumsal dayanışmalar, başvuru ortamları ve araçları  fikr-i takipli sosyal  kampanyalarla kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

·       Çalışma hayatında, torpil, güç ve yakın ilişkiler yerine; iş bölümüsosyal adalet ve iş ahlakı önemsenmelidir.

·       Serbest piyasa ekonomisinin rekabet koşulları iyi denetlenmeli sahip olunan gücün kötüye kullanılması  önlenmelidir.

·       Eğitimde ve çalışmada fırsat eşitliği sağlanmalıdır.

·       Çalışanlara kendini savunma durumu verilmelidir.

·       Şiddeti Uygulayana Adli Ve İdari Cezalar  kanunlar çerçevesinde Uygulanmalıdır.

·       Toplumda, şiddete karışanlara sıfır tolerans  gösterilmeli, adli ve idari cezaları  ulusal  medyada  ibretliik adına ilan edilmelidir.

 

10.Yargı  ve Vargı 

Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! Tematiğinde  ulaşılan  yargı ve varılan vargı  şu bağlamı içermektedir:

Şiddet  çok  yönlü  yaşayan bir  konu olarak, toplumu  oluşturan  aile, eğitim, ekonomi, siyaset, devlet , hukuk, spor ve demokratik toplum kurumları bütünlüğü içinde ele alınmasını  gerekli kılmaktadır. Şiddet sorunsalının  çözümünde  paydaş  ortak hedeflerine  ve katılımına   gereksinimler artmaktadır.

 

Anılan bu gereksinimi gidermek amacıyla  toplumu  yeniden yapılandırmada öncü  rolleri olan eğitim,  okul, öğretmen ve öğrenci paydaşlarının  ortak,  dayanışmacı,  eşgüdümlü, eşzamanlı ve eş görevli katılımları yaşamsal  önem ve değer taşımaktadır. İşte bu nedenle, “eğitim gelecektir” bulgusunun ışığında yaşama ve eğitime, yabancılaştıran şiddet  problematiğinin sıfır hoşgörüyle sürekli kamuoyu gündeminde  tutulması,   kısa vadede azaltılması orta  vadede ise tamamen ortamdan kaldırılması gereği dirik ve dinamik tutulmalıdır.

 

Kaynaklar

Durkheim, E. (1951). The Division of Labor in Society. Çev: Spaulding-Simpson. Division of Labor. USA. New-York.

Mardin, Ş. (2017). Şerif Mardin Mahalle Baskısı Kavramını Anlatıyor. Medyascope. 07 Eylül 2017.

 

Merton, K. R. (1973). Social Structure and Yabancılaşmae, Social Theory and Social Structure. The Sociology of Science Volume:3; Issue:5.

 

Karaağaçlı, M. (2019-1). Siber Zorbalık. Ortak Paydamız: Eğitim.  Programda Uzman Konuşmacı. Ankara: MEB. Yenilik  ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü. İçerik Dairesi Başkanlığı Portalı. www.mebeba. 26 Mart 2019.

 

Karaağaçlı,  M. (2019-2) Eğitimin Sosyolojisi. İkinci Yazım Birinci Basım. Ankara: Kitapçı Basımevi Yayıncılık  Dağıtım Tasarım San Tic. Ltd. Şti. ISBN No:978-605-62357-9-5. Bandrol  Seri Aralıkları: THG-PRH 637078-637207.

 

Karaağaçlı,  M. (2019-3). Okullarda  ve Eğitimde Şiddetin Evrilmesi.  Şiddetin  Önlenmesi Çalıştayı. Ankara:  15-16 Kasım.2019. TC Cumhurbaşkanlığı THİEK. Türkiye  İnsan Hakları ve  Eşitlik Kurumu’nun (HİEK) 08.11.2019 tarih ve  E1724 Sayılı  yazısı.  Çaliştaya sözlü bildirili ve sunumlu    katılım. Ankara;  Green Park Konferans  Salonu. 16 Kasım 2019.

 

Karaağaçlı, M. (2023).Yaşama, Eğitbilime ve Okul İklimine Yabancılaştıran Şiddeti Giderme Yaklaşımları. Konulu sözlü bildiriyle, Şiddet  Döngüsü ve Çözüm Önerileri  Sempozyumu 22-23  Aralık  2023. Samsun: 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’nün Düzenlediği Sempozyum’a Çağrılı konuşmacı olarak katılım.

 

Karaağaçlı, M. (2023). Başkentte Şiddet. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/348. 12 .12.2023.

MKE  Ankaragücü-Rizespor Süper  Lig 15. Hafta Maçında Yaşanan Şiddet Olayları. Ankara-Eryaman, 11.12.2023.

 

       Karaağaçlı, M. (2024).Trabzon’da Olaylar, TFF ve Hakem Meler. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/424.19.03.2024.

 

Karaağaçlı, M. (2024-1).Kamusal Bürokrasinin İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir http://www.mektepligazete.com.Köşe Yazıları 28.05 2024.

 

Resmi Gazete, (2019). Sporda Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun İle Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun. Ankara: Resmi Gazete. 12  Temmuz 2019, Sayı:  30829.

 

Karaağaçlı,  M. (2022-3).6222  Sayılı Yasa Gereği  Şiddet Her Yerde  Şiddettir! Niye Şehir  Kimliği Öne  Çıkarılıyor? Ankara: www.yurtspor.com. 29.11.2022.

 

Karaağaçlı, M. (2023). Futbolunuz Batsın! Ankara: https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/267. html/09.08.2023.

 

Resmi Gazete. (2012). 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun. Sayı 28239 , Kanun  No: 6284. 20 Mart 2012.

 

TBMM (2024). Alpay Özalan'ın Ahmet Şık'a Saldırısı Tüm Dünyada Gündemde! Ankara:TBMM. 16.08.2024.

 

Göztepe-Fenerbahçe  Süper  Lig Maçı.  17.08.2024. (2-2).

_______

İletişim ve Erişim

Dr.  Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

e-posta         : mkara@gazi.edu.tr  

ORCID          : https://orcid.org/0000-0003-3488-1021

Web         (1): w3.gazi.edu.tr/~mkara 

Web         (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara

Web         (3): www.yurtspor.com

Web         (4): www.mektepligazete.tebeşir

Web         (5): www.mektepligazete.bülten

Facebook  (1): Kirizma
Facebook  (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter         : M_Karaagacli_
İnstagram    : mustafakaraagacli1

Blog             :mustafakaragacli.blogspot.com

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!

Dr. Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI

G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

 

 

 

1.Öndeyi

“Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri!” konulu bu çalışmanın  amacı;  Türkiye coğrafyasında  kanser gibi yayılan şiddet olgusuna ulusal  kamuoyunun  dikkatini çekmektir. Çalışma; ilgili alan yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı oluşturulmuştur.

 

Çalışma; (1)Öndeyi, (2) 2.Şiddet Kanserinin   Epistemosu  ve  Kaçırılmaması  Gereken Belirtileri, (3)Şiddet Psikolojisinin Görünümleri, (4)Türkiye  Coğrafyasında Şiddet Her Yerde, (5)Şiddette Tipik Davranış Kalıpları, (6)Şiddetin Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi, (7)Şiddette Temel Sorunumuz;  Empati Yoksunluğudur!, (8)Şiddette Temel Eksiğimiz;  Ulusal  İradeli Yönetim Yoksunluğudur!

(9)Sonuçlar, (10)Öneriler,  (11)Yargı ve  Tartışma  alt başlıklarında sistematize edilmiştir.

 

2.Şiddet Kanserinin   Epistemosu  ve  Kaçırılmaması  Gereken Belirtileri

Şiddet ile yaşam yan yana olmaz! Yaşamda kadınlar, çocuklar, aile bireyleri, tek taraflı ısrarlı takip edilenler,  hayvanlar, öğretmenler, sağlık personeli, her türden kamu  görevi yapanlar  ve  şiddet  görürken, son TBMM’deki son şiddet kanser  gibi Türkiye Coğrafyasına yayılmaya devam ediyor.

 

Şiddet,  her türlü  fiziksel, psikolojik,  sözel, sembolsel ve ekonomik baskıdır. Şiddet  olgunda güç  kullanma, , saldırganlık, tehdit, kontrolsüzlük vardır.

Yasalar çerçevesinde cezası olmaması şiddeti haklı kılmazken; yasal boşluktan fırsat  bulan her alan şiddete gebedir.  Şiddet, özel veya kamusal alanda yani evde, aile bireyleri arasında, sokakta,  mahallede, kentsel yaşamın  her fizik-mekanında, iş yerinde, sporda, siyasada, ibadet yerlerinde eş deyişle şiddet bireysel ve  toplumsal ölçeklerde kendini gösterir. Şiddet; bireyin acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması olası hareketlerdir.

Şiddetin uygulanmasıyla  tehdit, baskı ile  özgürlükler keyfi olarak engellenir. Bu niteliğiyle şiddet olaylarında illa somut olarak fiziksel bir eylem  aranmaz ve fiziksel bir zarar  beklenmez. Çünkü; şiddet;  psikolojik, ekonomik, sosyal  ve  cinsel yönlerden  de  zararlar  verdiği  için,  bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan tehdit ve baskı girişimli sözlü  ya da sözsüz  her türlü tutum ve davranıştır.

 

3.Şiddet Psikolojisinin Görünümleri

Şiddet psikolojide  sağlıksız kişilik yapısını işaret etmektedir. Ancak   gelinen noktada şiddeti  salt  bir  “psikolojik  ve bireysel patolojik” durumla açıklamak  yetersiz  kalır.  Çünkü; şiddette  başlıca  üç temel prototip repertuvarı karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; (1)Şiddeti yapanlar,

 

(2)Şiddeti görsel sunanlar  ve (3)Şiddeti izleyenler.  Şiddet mağdurları  bu  üç sarmalda en çok  zarar  gören  ama  nedense   çokça bir  şey yapamayan konumda  durmaktadırlar.

 

4.Türkiye  Coğrafyasında Şiddet Her  Yerde!

Temelde her türlü vahşet belirtisi olan şiddetin insani  değerlerle asla yan-yana gelmemesi  gerekirken; Türkiye  ölçeğinde  şiddet,  hemen  her yerde  gözleniyor. Son şiddet olayları   TBBM’de,  futbol sahasında, sokakta, okulda, markette  ve apartmanda yaşandı.

Gerekçesi  ne olursa  olsun, şiddetin haklılığı  Olamaz!

Çünkü;

·       Şiddet  kimseyi haklı kılmaz!

·       Şiddet insanlık  dışıdır!

·       Şu  gezegende hiçbir neden, şiddetim gerekçesi olamaz!

·       Şiddeti yapanın statüsü, konumu ve rolü ne olursa olsun şiddete başvuramaz!

·       Toplumsal yapının en temel sorunu olan şiddetin spora da yansıması en popüler  spor  dalı  futbolun her  zeminine zarar veriyor!

 

5.Şiddette Tipik Davranış  Kalıpları

İnsani değerleri aşındıran öncelinde psikolojik ve  ruhsal kökenli davranış bozukluğu  olan şiddet aşağıdaki davranış  kalıpları olarak ortaya çıkıyor:

·       Aşağılama,

·       Hakaret ,

·       Saygı göstermeme,

·       Onur kırıcı davranma,

·       Sürekli eleştirme,

·       Yalan söyleme,

·       Olumsuz sosyal baskı kurma ve

·       Psikolojik baskı uygulamadır.

 

 

6.Şiddetin Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi

Şiddetin  sosyolojik değişkenlerinden olan bireysel ve toplumsal yabancılaşma da şiddet eylemlerini olumsuz manada beslemektedir.

Yabancılaşma yani anomi, özünde “ka­nunsuzluk” ya da “normsuzluk” ifadeleri  taşır. Yabancılaşma sonucunda;

·    Kişisel yön  kaybolmaları  yaşanır.

·    Kurallar  hiçe sayılır.

·    Toplu­msal dokular  zayıflar.

·    Toplumsal bağlar zedelenir.

·    Toplumsal  dayanışma  giderek imha olur.

 

Fransız sosyolog Durkheim (1858-1917) ve Amerikalı sosyolog Merton (1910-2003) yabancılaşmayı, toplumun istedikleriyle bireylerin kendi istekleri arasındaki  farklılaşma olarak görmüşlerdir (Durkheim, 1951; 241 ve Merton, 1973:134). Yabancılaşma, bireylerin bir davranışta bulunması gerektiğinde hangi normu ölçüt alacaklarını bilememe ve toplumla çelişme durumudur. Çünkü; bireylerin toplumsal normları benimsemeyerek çelişmeleri toplumla bütünleşmelerini engeller ve  düzensizlik durumu  oluşturur.

Yabancılaşmanın  evrilmesinde,  bireyin önce kendine,  ailesine  sonra  topluma ve yönetsel kurallara   doğru  yabancılaşmaya  doğru eğilim  gözlenir. Durkheim’a göre, Marksist kuramın vurguladığı işçi-işveren ve endüstriyel sınıf çatışması da bir tür bir yabancılaşma belirtisidir (Durkheim, 1951; 247). Şiddet kaynaklı yabancılaşmada; “yalnızlık, yalıtılmışlık, kültürel ve sosyal yön bulmakta zorluk, güçsüzlük ve çaresizlik” duyguları kendini gösterir.

 

7.Şiddette Temel Sorunumuz;  Empati Yoksunluğudur!

Memleket  olarak, “benden-bizden  özneli” cümleler  eylemleri  de  empatisiz yaptırıyor. Şiddet her yerde  şiddettir. Kimlik, statü,  tekil ya da  çoğul şahıs  olması  şiddet gerçeğini  değiştiremez.  Şiddette temel sorunumuz empati eksikliği olduğu için karşımızdaki “ne  yapar, ne hisseder, ne düşünür?” demeden hareket ediliyor!  Öyle  ya farklı şehirlerden gelmiş bir takım taraftarlarına  geldiği  şehirde  “misafir duyarlılığı göstermek” ancak; insani tavırlı, etik ve ahlak iklimli empatik  tutumlarla  oluşur.

 

8.Şiddette Temel Eksiğimiz;  Ulusal  İradeli Yönetim Yoksunluğudur!

Türkiye Coğrafyasında giderek  artan şiddet  olaylarının temel  nedeni ulusal irade   yoksunu siyasi  yönetim  yaklaşımlarıdır.  Şiddet  gibi  yaşayan  bir  konu  elbette “tek bir  değişkenle açıklanamaz.”  Bu bakış  ise şiddetin yaşamı kapsadığı  gerçeğinden hareketle, merkezi idareye (1)Özel  düzenlemeler-Yasama, (2)Sorumlulular-Yürütme  ve  (3)Yaptırımlar-Yasama işlevlerini “bir  hakkın, amasız-fakatsız-lakinsiz” yerine  getirme yükümlüğü  vermektedir.

 

Bu bakıştan hareketle, şiddetin artmasının öncelikli nedeni; “Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyetin  kuruluş felsefesinden uzaklaşılarak,  Türkiye Cumhuriyeti Devlet aklının, hafızasının, kültürünün, yurtta ve gezegende barışcıllık  ilkesinin  ve icra geleneğinin Yeni Türkiye  güzellemelerine  gündem  yapılmasıdır (Karaağaçlı, 2024-1).

 

Türkiye Coğrafyasında giderek  artan şiddet  olaylarının  diğer tümel nedenleri ise;   ulusal irade   yoksunu siyasi  tercihlerle; (1) 6284  ve 6222 Sayılı Kanunların tam olarak uygulanmaması, (2İş, emek ve  alınterisiz sanal paradan para  kazanmaların yaygınlaşması, (3)Etik ikliminin bozulması, (4)Ahlak iklimin zayıflaması, (5)Merkezi ve  bürokratik yetkililerin  görev  formasyonlarındaki yetersizliklerinden dolayı  nepotizmle  o yerlere gelmesi, (6)Postliberal tutucu  ve kuşatmacı politikaların  uygulanmasıdır.

 

 

9.Sonuçlar

·                       Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan belirgin sonuçlar şunlardır;

 

·           TBMM’de kürsü dokunulmazlığına rağmen; şiddet var; TBMM,  kürsü  yani,  fikir  açıklama  dokunulmazlığı  olan ulusun  temsil mekanı  olarak, memleket sorunlarının farklı siyasi görüşler bağlamında  konuşulup   çözümlerinin  aranması gereken yer olması  gerekirken  şiddet yeri oldu.   Milletveli  Alpay  Özalan Meclis Kürsüsünde  konuşma  yapan Ahmet Şık’a fiziksel şiddet uyguladı. (TBMM, 2024).

 

·           6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a  rağmen;  şiddet var; Aile içinde şiddet,  saldırganlık  ve gerginlik hal ve davranışların  çok olduğu ortamlarda yetişen bireylerin şiddet yanlısı olmaları artmaktadır (Resmi Gazete, 2012).

 

 

·           6222  Sayılı  Sporda  Şiddet Kanunu’na rağmen;  şiddet  var: Trendyol Süper Lig'in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta maç  öncesi, devre  arasında,  maç sırasında güvenlik, yönetici  ve taraftar şiddeti yaşandı. Göztepe - Fenerbahçe maçında stadyuma giremeyen Fenerbahçeli taraftarlar için Fenerbahçe Başkanı Ali Koç deplasman tribününe gidince,  Göztepe taraftarı Ali Koç'a tepki gösterdi.

 

·           Özne,  parti  ve  şehir ayrımıyla şiddet meşrulaştırılmaya çalışılıyor; “Sorun  ben de  ve  biz de değil’  ötekinde, o partide, o şehirde ya  da bu  şehirde” demekle  sahiplik  kimliği öne çıkarılarak  şiddet sorunu meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır

 

·           Eşitsizlikler  ve duyarsızlıklar  şiddeti  artırıyor: Toplumsal eşitsizlikler  her geçen gün artarken; İnsanların birbirine kötü davranmasının olağan davranış kalıbı  gibi görülmektedir.

·           Günlük yaşamda şiddet  her  alanda   artıyor;  Günlük  yaşamda, eğitim, sağlık,  siyasal, ve spor alanları  diğer alanlardan  ayrı bir  olguymuş gibi görülürken;  artan  hayat pahalılığı  ve  insanların alım gücünün azalması insanların normal davranmalarına engel  olmaktadır.

 

·           Suçun bireyselliğinin  göz ardı edilmesi de  şiddet olaylarını artırmaktadır (Karaağaçlı, 2022-3).

 

·           Şehir, yer, ülke ve  ırksal  ayrımsız şiddet  her  yerde  şiddettir.

 

10.Öneriler

Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan sonuçlar doğrultusunda  uygulamalarda  dikkate alınmasında  yarar görülen  öneriler aşağıda  sıralanmaktadır:

·       Şiddete  sıfır toleransla yaklaşma ve giderme  özneli bilimsel  etkinlikler, özel düzenlemeler,  duyurular, toplumsal dayanışmalar, başvuru ortamları ve araçları  fikr-i takipli sosyal  kampanyalarla kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

·       Çalışma hayatında, torpil, güç ve yakın ilişkiler yerine; iş bölümüsosyal adalet ve iş ahlakı önemsenmelidir.

·       Serbest piyasa ekonomisinin rekabet koşulları iyi denetlenmeli sahip olunan gücün kötüye kullanılması  önlenmelidir.

·       Eğitimde ve çalışmada fırsat eşitliği sağlanmalıdır.

·       Çalışanlara kendini savunma durumu verilmelidir.

·       Şiddeti Uygulayana Adli Ve İdari Cezalar  kanunlar çerçevesinde Uygulanmalıdır.

·       Toplumda, şiddete karışanlara sıfır tolerans  gösterilmeli, adli ve idari cezaları  ulusal  medyada  ibretliik adına ilan edilmelidir.

 

10.Yargı  ve Vargı 

Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! Tematiğinde  ulaşılan  yargı ve varılan vargı  şu bağlamı içermektedir:

Şiddet  çok  yönlü  yaşayan bir  konu olarak, toplumu  oluşturan  aile, eğitim, ekonomi, siyaset, devlet , hukuk, spor ve demokratik toplum kurumları bütünlüğü içinde ele alınmasını  gerekli kılmaktadır. Şiddet sorunsalının  çözümünde  paydaş  ortak hedeflerine  ve katılımına   gereksinimler artmaktadır.

 

Anılan bu gereksinimi gidermek amacıyla  toplumu  yeniden yapılandırmada öncü  rolleri olan eğitim,  okul, öğretmen ve öğrenci paydaşlarının  ortak,  dayanışmacı,  eşgüdümlü, eşzamanlı ve eş görevli katılımları yaşamsal  önem ve değer taşımaktadır. İşte bu nedenle, “eğitim gelecektir” bulgusunun ışığında yaşama ve eğitime, yabancılaştıran şiddet  problematiğinin sıfır hoşgörüyle sürekli kamuoyu gündeminde  tutulması,   kısa vadede azaltılması orta  vadede ise tamamen ortamdan kaldırılması gereği dirik ve dinamik tutulmalıdır.

 

Kaynaklar

Durkheim, E. (1951). The Division of Labor in Society. Çev: Spaulding-Simpson. Division of Labor. USA. New-York.

Mardin, Ş. (2017). Şerif Mardin Mahalle Baskısı Kavramını Anlatıyor. Medyascope. 07 Eylül 2017.

 

Merton, K. R. (1973). Social Structure and Yabancılaşmae, Social Theory and Social Structure. The Sociology of Science Volume:3; Issue:5.

 

Karaağaçlı, M. (2019-1). Siber Zorbalık. Ortak Paydamız: Eğitim.  Programda Uzman Konuşmacı. Ankara: MEB. Yenilik  ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü. İçerik Dairesi Başkanlığı Portalı. www.mebeba. 26 Mart 2019.

 

Karaağaçlı,  M. (2019-2) Eğitimin Sosyolojisi. İkinci Yazım Birinci Basım. Ankara: Kitapçı Basımevi Yayıncılık  Dağıtım Tasarım San Tic. Ltd. Şti. ISBN No:978-605-62357-9-5. Bandrol  Seri Aralıkları: THG-PRH 637078-637207.

 

Karaağaçlı,  M. (2019-3). Okullarda  ve Eğitimde Şiddetin Evrilmesi.  Şiddetin  Önlenmesi Çalıştayı. Ankara:  15-16 Kasım.2019. TC Cumhurbaşkanlığı THİEK. Türkiye  İnsan Hakları ve  Eşitlik Kurumu’nun (HİEK) 08.11.2019 tarih ve  E1724 Sayılı  yazısı.  Çaliştaya sözlü bildirili ve sunumlu    katılım. Ankara;  Green Park Konferans  Salonu. 16 Kasım 2019.

 

Karaağaçlı, M. (2023).Yaşama, Eğitbilime ve Okul İklimine Yabancılaştıran Şiddeti Giderme Yaklaşımları. Konulu sözlü bildiriyle, Şiddet  Döngüsü ve Çözüm Önerileri  Sempozyumu 22-23  Aralık  2023. Samsun: 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’nün Düzenlediği Sempozyum’a Çağrılı konuşmacı olarak katılım.

 

Karaağaçlı, M. (2023). Başkentte Şiddet. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/348. 12 .12.2023.

MKE  Ankaragücü-Rizespor Süper  Lig 15. Hafta Maçında Yaşanan Şiddet Olayları. Ankara-Eryaman, 11.12.2023.

 

       Karaağaçlı, M. (2024).Trabzon’da Olaylar, TFF ve Hakem Meler. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/424.19.03.2024.

 

Karaağaçlı, M. (2024-1).Kamusal Bürokrasinin İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir http://www.mektepligazete.com.Köşe Yazıları 28.05 2024.

 

Resmi Gazete, (2019). Sporda Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun İle Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun. Ankara: Resmi Gazete. 12  Temmuz 2019, Sayı:  30829.

 

Karaağaçlı,  M. (2022-3).6222  Sayılı Yasa Gereği  Şiddet Her Yerde  Şiddettir! Niye Şehir  Kimliği Öne  Çıkarılıyor? Ankara: www.yurtspor.com. 29.11.2022.

 

Karaağaçlı, M. (2023). Futbolunuz Batsın! Ankara: https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/267. html/09.08.2023.

 

Resmi Gazete. (2012). 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun. Sayı 28239 , Kanun  No: 6284. 20 Mart 2012.

 

TBMM (2024). Alpay Özalan'ın Ahmet Şık'a Saldırısı Tüm Dünyada Gündemde! Ankara:TBMM. 16.08.2024.

 

Göztepe-Fenerbahçe  Süper  Lig Maçı.  17.08.2024. (2-2).

_______

İletişim ve Erişim

Dr.  Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

e-posta         : mkara@gazi.edu.tr  

ORCID          : https://orcid.org/0000-0003-3488-1021

Web         (1): w3.gazi.edu.tr/~mkara 

Web         (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara

Web         (3): www.yurtspor.com

Web         (4): www.mektepligazete.tebeşir

Web         (5): www.mektepligazete.bülten

Facebook  (1): Kirizma
Facebook  (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter         : M_Karaagacli_
İnstagram    : mustafakaraagacli1

Blog             :mustafakaragacli.blogspot.com

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Türkiye Coğrafyasında Şiddet Kanseri!

Dr. Öğr. Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI

G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

 

 

 

1.Öndeyi

“Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri!” konulu bu çalışmanın  amacı;  Türkiye coğrafyasında  kanser gibi yayılan şiddet olgusuna ulusal  kamuoyunun  dikkatini çekmektir. Çalışma; ilgili alan yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı oluşturulmuştur.

 

Çalışma; (1)Öndeyi, (2) 2.Şiddet Kanserinin   Epistemosu  ve  Kaçırılmaması  Gereken Belirtileri, (3)Şiddet Psikolojisinin Görünümleri, (4)Türkiye  Coğrafyasında Şiddet Her Yerde, (5)Şiddette Tipik Davranış Kalıpları, (6)Şiddetin Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi, (7)Şiddette Temel Sorunumuz;  Empati Yoksunluğudur!, (8)Şiddette Temel Eksiğimiz;  Ulusal  İradeli Yönetim Yoksunluğudur!

(9)Sonuçlar, (10)Öneriler,  (11)Yargı ve  Tartışma  alt başlıklarında sistematize edilmiştir.

 

2.Şiddet Kanserinin   Epistemosu  ve  Kaçırılmaması  Gereken Belirtileri

Şiddet ile yaşam yan yana olmaz! Yaşamda kadınlar, çocuklar, aile bireyleri, tek taraflı ısrarlı takip edilenler,  hayvanlar, öğretmenler, sağlık personeli, her türden kamu  görevi yapanlar  ve  şiddet  görürken, son TBMM’deki son şiddet kanser  gibi Türkiye Coğrafyasına yayılmaya devam ediyor.

 

Şiddet,  her türlü  fiziksel, psikolojik,  sözel, sembolsel ve ekonomik baskıdır. Şiddet  olgunda güç  kullanma, , saldırganlık, tehdit, kontrolsüzlük vardır.

Yasalar çerçevesinde cezası olmaması şiddeti haklı kılmazken; yasal boşluktan fırsat  bulan her alan şiddete gebedir.  Şiddet, özel veya kamusal alanda yani evde, aile bireyleri arasında, sokakta,  mahallede, kentsel yaşamın  her fizik-mekanında, iş yerinde, sporda, siyasada, ibadet yerlerinde eş deyişle şiddet bireysel ve  toplumsal ölçeklerde kendini gösterir. Şiddet; bireyin acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması olası hareketlerdir.

Şiddetin uygulanmasıyla  tehdit, baskı ile  özgürlükler keyfi olarak engellenir. Bu niteliğiyle şiddet olaylarında illa somut olarak fiziksel bir eylem  aranmaz ve fiziksel bir zarar  beklenmez. Çünkü; şiddet;  psikolojik, ekonomik, sosyal  ve  cinsel yönlerden  de  zararlar  verdiği  için,  bireyin fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik yönden zarar görmesiyle ya da acı çekmesiyle sonuçlanan tehdit ve baskı girişimli sözlü  ya da sözsüz  her türlü tutum ve davranıştır.

 

3.Şiddet Psikolojisinin Görünümleri

Şiddet psikolojide  sağlıksız kişilik yapısını işaret etmektedir. Ancak   gelinen noktada şiddeti  salt  bir  “psikolojik  ve bireysel patolojik” durumla açıklamak  yetersiz  kalır.  Çünkü; şiddette  başlıca  üç temel prototip repertuvarı karşımıza çıkmaktadır. Bunlar; (1)Şiddeti yapanlar,

 

(2)Şiddeti görsel sunanlar  ve (3)Şiddeti izleyenler.  Şiddet mağdurları  bu  üç sarmalda en çok  zarar  gören  ama  nedense   çokça bir  şey yapamayan konumda  durmaktadırlar.

 

4.Türkiye  Coğrafyasında Şiddet Her  Yerde!

Temelde her türlü vahşet belirtisi olan şiddetin insani  değerlerle asla yan-yana gelmemesi  gerekirken; Türkiye  ölçeğinde  şiddet,  hemen  her yerde  gözleniyor. Son şiddet olayları   TBBM’de,  futbol sahasında, sokakta, okulda, markette  ve apartmanda yaşandı.

Gerekçesi  ne olursa  olsun, şiddetin haklılığı  Olamaz!

Çünkü;

·       Şiddet  kimseyi haklı kılmaz!

·       Şiddet insanlık  dışıdır!

·       Şu  gezegende hiçbir neden, şiddetim gerekçesi olamaz!

·       Şiddeti yapanın statüsü, konumu ve rolü ne olursa olsun şiddete başvuramaz!

·       Toplumsal yapının en temel sorunu olan şiddetin spora da yansıması en popüler  spor  dalı  futbolun her  zeminine zarar veriyor!

 

5.Şiddette Tipik Davranış  Kalıpları

İnsani değerleri aşındıran öncelinde psikolojik ve  ruhsal kökenli davranış bozukluğu  olan şiddet aşağıdaki davranış  kalıpları olarak ortaya çıkıyor:

·       Aşağılama,

·       Hakaret ,

·       Saygı göstermeme,

·       Onur kırıcı davranma,

·       Sürekli eleştirme,

·       Yalan söyleme,

·       Olumsuz sosyal baskı kurma ve

·       Psikolojik baskı uygulamadır.

 

 

6.Şiddetin Yabancılaşmayla/Anomiyle İlişkisi

Şiddetin  sosyolojik değişkenlerinden olan bireysel ve toplumsal yabancılaşma da şiddet eylemlerini olumsuz manada beslemektedir.

Yabancılaşma yani anomi, özünde “ka­nunsuzluk” ya da “normsuzluk” ifadeleri  taşır. Yabancılaşma sonucunda;

·    Kişisel yön  kaybolmaları  yaşanır.

·    Kurallar  hiçe sayılır.

·    Toplu­msal dokular  zayıflar.

·    Toplumsal bağlar zedelenir.

·    Toplumsal  dayanışma  giderek imha olur.

 

Fransız sosyolog Durkheim (1858-1917) ve Amerikalı sosyolog Merton (1910-2003) yabancılaşmayı, toplumun istedikleriyle bireylerin kendi istekleri arasındaki  farklılaşma olarak görmüşlerdir (Durkheim, 1951; 241 ve Merton, 1973:134). Yabancılaşma, bireylerin bir davranışta bulunması gerektiğinde hangi normu ölçüt alacaklarını bilememe ve toplumla çelişme durumudur. Çünkü; bireylerin toplumsal normları benimsemeyerek çelişmeleri toplumla bütünleşmelerini engeller ve  düzensizlik durumu  oluşturur.

Yabancılaşmanın  evrilmesinde,  bireyin önce kendine,  ailesine  sonra  topluma ve yönetsel kurallara   doğru  yabancılaşmaya  doğru eğilim  gözlenir. Durkheim’a göre, Marksist kuramın vurguladığı işçi-işveren ve endüstriyel sınıf çatışması da bir tür bir yabancılaşma belirtisidir (Durkheim, 1951; 247). Şiddet kaynaklı yabancılaşmada; “yalnızlık, yalıtılmışlık, kültürel ve sosyal yön bulmakta zorluk, güçsüzlük ve çaresizlik” duyguları kendini gösterir.

 

7.Şiddette Temel Sorunumuz;  Empati Yoksunluğudur!

Memleket  olarak, “benden-bizden  özneli” cümleler  eylemleri  de  empatisiz yaptırıyor. Şiddet her yerde  şiddettir. Kimlik, statü,  tekil ya da  çoğul şahıs  olması  şiddet gerçeğini  değiştiremez.  Şiddette temel sorunumuz empati eksikliği olduğu için karşımızdaki “ne  yapar, ne hisseder, ne düşünür?” demeden hareket ediliyor!  Öyle  ya farklı şehirlerden gelmiş bir takım taraftarlarına  geldiği  şehirde  “misafir duyarlılığı göstermek” ancak; insani tavırlı, etik ve ahlak iklimli empatik  tutumlarla  oluşur.

 

8.Şiddette Temel Eksiğimiz;  Ulusal  İradeli Yönetim Yoksunluğudur!

Türkiye Coğrafyasında giderek  artan şiddet  olaylarının temel  nedeni ulusal irade   yoksunu siyasi  yönetim  yaklaşımlarıdır.  Şiddet  gibi  yaşayan  bir  konu  elbette “tek bir  değişkenle açıklanamaz.”  Bu bakış  ise şiddetin yaşamı kapsadığı  gerçeğinden hareketle, merkezi idareye (1)Özel  düzenlemeler-Yasama, (2)Sorumlulular-Yürütme  ve  (3)Yaptırımlar-Yasama işlevlerini “bir  hakkın, amasız-fakatsız-lakinsiz” yerine  getirme yükümlüğü  vermektedir.

 

Bu bakıştan hareketle, şiddetin artmasının öncelikli nedeni; “Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyetin  kuruluş felsefesinden uzaklaşılarak,  Türkiye Cumhuriyeti Devlet aklının, hafızasının, kültürünün, yurtta ve gezegende barışcıllık  ilkesinin  ve icra geleneğinin Yeni Türkiye  güzellemelerine  gündem  yapılmasıdır (Karaağaçlı, 2024-1).

 

Türkiye Coğrafyasında giderek  artan şiddet  olaylarının  diğer tümel nedenleri ise;   ulusal irade   yoksunu siyasi  tercihlerle; (1) 6284  ve 6222 Sayılı Kanunların tam olarak uygulanmaması, (2İş, emek ve  alınterisiz sanal paradan para  kazanmaların yaygınlaşması, (3)Etik ikliminin bozulması, (4)Ahlak iklimin zayıflaması, (5)Merkezi ve  bürokratik yetkililerin  görev  formasyonlarındaki yetersizliklerinden dolayı  nepotizmle  o yerlere gelmesi, (6)Postliberal tutucu  ve kuşatmacı politikaların  uygulanmasıdır.

 

 

9.Sonuçlar

·                       Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan belirgin sonuçlar şunlardır;

 

·           TBMM’de kürsü dokunulmazlığına rağmen; şiddet var; TBMM,  kürsü  yani,  fikir  açıklama  dokunulmazlığı  olan ulusun  temsil mekanı  olarak, memleket sorunlarının farklı siyasi görüşler bağlamında  konuşulup   çözümlerinin  aranması gereken yer olması  gerekirken  şiddet yeri oldu.   Milletveli  Alpay  Özalan Meclis Kürsüsünde  konuşma  yapan Ahmet Şık’a fiziksel şiddet uyguladı. (TBMM, 2024).

 

·           6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a  rağmen;  şiddet var; Aile içinde şiddet,  saldırganlık  ve gerginlik hal ve davranışların  çok olduğu ortamlarda yetişen bireylerin şiddet yanlısı olmaları artmaktadır (Resmi Gazete, 2012).

 

 

·           6222  Sayılı  Sporda  Şiddet Kanunu’na rağmen;  şiddet  var: Trendyol Süper Lig'in 2. haftasında Göztepe ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta maç  öncesi, devre  arasında,  maç sırasında güvenlik, yönetici  ve taraftar şiddeti yaşandı. Göztepe - Fenerbahçe maçında stadyuma giremeyen Fenerbahçeli taraftarlar için Fenerbahçe Başkanı Ali Koç deplasman tribününe gidince,  Göztepe taraftarı Ali Koç'a tepki gösterdi.

 

·           Özne,  parti  ve  şehir ayrımıyla şiddet meşrulaştırılmaya çalışılıyor; “Sorun  ben de  ve  biz de değil’  ötekinde, o partide, o şehirde ya  da bu  şehirde” demekle  sahiplik  kimliği öne çıkarılarak  şiddet sorunu meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır

 

·           Eşitsizlikler  ve duyarsızlıklar  şiddeti  artırıyor: Toplumsal eşitsizlikler  her geçen gün artarken; İnsanların birbirine kötü davranmasının olağan davranış kalıbı  gibi görülmektedir.

·           Günlük yaşamda şiddet  her  alanda   artıyor;  Günlük  yaşamda, eğitim, sağlık,  siyasal, ve spor alanları  diğer alanlardan  ayrı bir  olguymuş gibi görülürken;  artan  hayat pahalılığı  ve  insanların alım gücünün azalması insanların normal davranmalarına engel  olmaktadır.

 

·           Suçun bireyselliğinin  göz ardı edilmesi de  şiddet olaylarını artırmaktadır (Karaağaçlı, 2022-3).

 

·           Şehir, yer, ülke ve  ırksal  ayrımsız şiddet  her  yerde  şiddettir.

 

10.Öneriler

Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! konulu bu çalışmada ulaşılan sonuçlar doğrultusunda  uygulamalarda  dikkate alınmasında  yarar görülen  öneriler aşağıda  sıralanmaktadır:

·       Şiddete  sıfır toleransla yaklaşma ve giderme  özneli bilimsel  etkinlikler, özel düzenlemeler,  duyurular, toplumsal dayanışmalar, başvuru ortamları ve araçları  fikr-i takipli sosyal  kampanyalarla kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

·       Çalışma hayatında, torpil, güç ve yakın ilişkiler yerine; iş bölümüsosyal adalet ve iş ahlakı önemsenmelidir.

·       Serbest piyasa ekonomisinin rekabet koşulları iyi denetlenmeli sahip olunan gücün kötüye kullanılması  önlenmelidir.

·       Eğitimde ve çalışmada fırsat eşitliği sağlanmalıdır.

·       Çalışanlara kendini savunma durumu verilmelidir.

·       Şiddeti Uygulayana Adli Ve İdari Cezalar  kanunlar çerçevesinde Uygulanmalıdır.

·       Toplumda, şiddete karışanlara sıfır tolerans  gösterilmeli, adli ve idari cezaları  ulusal  medyada  ibretliik adına ilan edilmelidir.

 

10.Yargı  ve Vargı 

Türkiye  Coğrafyasında Şiddet  Kanseri! Tematiğinde  ulaşılan  yargı ve varılan vargı  şu bağlamı içermektedir:

Şiddet  çok  yönlü  yaşayan bir  konu olarak, toplumu  oluşturan  aile, eğitim, ekonomi, siyaset, devlet , hukuk, spor ve demokratik toplum kurumları bütünlüğü içinde ele alınmasını  gerekli kılmaktadır. Şiddet sorunsalının  çözümünde  paydaş  ortak hedeflerine  ve katılımına   gereksinimler artmaktadır.

 

Anılan bu gereksinimi gidermek amacıyla  toplumu  yeniden yapılandırmada öncü  rolleri olan eğitim,  okul, öğretmen ve öğrenci paydaşlarının  ortak,  dayanışmacı,  eşgüdümlü, eşzamanlı ve eş görevli katılımları yaşamsal  önem ve değer taşımaktadır. İşte bu nedenle, “eğitim gelecektir” bulgusunun ışığında yaşama ve eğitime, yabancılaştıran şiddet  problematiğinin sıfır hoşgörüyle sürekli kamuoyu gündeminde  tutulması,   kısa vadede azaltılması orta  vadede ise tamamen ortamdan kaldırılması gereği dirik ve dinamik tutulmalıdır.

 

Kaynaklar

Durkheim, E. (1951). The Division of Labor in Society. Çev: Spaulding-Simpson. Division of Labor. USA. New-York.

Mardin, Ş. (2017). Şerif Mardin Mahalle Baskısı Kavramını Anlatıyor. Medyascope. 07 Eylül 2017.

 

Merton, K. R. (1973). Social Structure and Yabancılaşmae, Social Theory and Social Structure. The Sociology of Science Volume:3; Issue:5.

 

Karaağaçlı, M. (2019-1). Siber Zorbalık. Ortak Paydamız: Eğitim.  Programda Uzman Konuşmacı. Ankara: MEB. Yenilik  ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü. İçerik Dairesi Başkanlığı Portalı. www.mebeba. 26 Mart 2019.

 

Karaağaçlı,  M. (2019-2) Eğitimin Sosyolojisi. İkinci Yazım Birinci Basım. Ankara: Kitapçı Basımevi Yayıncılık  Dağıtım Tasarım San Tic. Ltd. Şti. ISBN No:978-605-62357-9-5. Bandrol  Seri Aralıkları: THG-PRH 637078-637207.

 

Karaağaçlı,  M. (2019-3). Okullarda  ve Eğitimde Şiddetin Evrilmesi.  Şiddetin  Önlenmesi Çalıştayı. Ankara:  15-16 Kasım.2019. TC Cumhurbaşkanlığı THİEK. Türkiye  İnsan Hakları ve  Eşitlik Kurumu’nun (HİEK) 08.11.2019 tarih ve  E1724 Sayılı  yazısı.  Çaliştaya sözlü bildirili ve sunumlu    katılım. Ankara;  Green Park Konferans  Salonu. 16 Kasım 2019.

 

Karaağaçlı, M. (2023).Yaşama, Eğitbilime ve Okul İklimine Yabancılaştıran Şiddeti Giderme Yaklaşımları. Konulu sözlü bildiriyle, Şiddet  Döngüsü ve Çözüm Önerileri  Sempozyumu 22-23  Aralık  2023. Samsun: 19 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’nün Düzenlediği Sempozyum’a Çağrılı konuşmacı olarak katılım.

 

Karaağaçlı, M. (2023). Başkentte Şiddet. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/348. 12 .12.2023.

MKE  Ankaragücü-Rizespor Süper  Lig 15. Hafta Maçında Yaşanan Şiddet Olayları. Ankara-Eryaman, 11.12.2023.

 

       Karaağaçlı, M. (2024).Trabzon’da Olaylar, TFF ve Hakem Meler. https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/424.19.03.2024.

 

Karaağaçlı, M. (2024-1).Kamusal Bürokrasinin İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir http://www.mektepligazete.com.Köşe Yazıları 28.05 2024.

 

Resmi Gazete, (2019). Sporda Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun İle Başarılı Sporculara Aylık Bağlanması İle Devlet Sporcusu Unvanı Verilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun. Ankara: Resmi Gazete. 12  Temmuz 2019, Sayı:  30829.

 

Karaağaçlı,  M. (2022-3).6222  Sayılı Yasa Gereği  Şiddet Her Yerde  Şiddettir! Niye Şehir  Kimliği Öne  Çıkarılıyor? Ankara: www.yurtspor.com. 29.11.2022.

 

Karaağaçlı, M. (2023). Futbolunuz Batsın! Ankara: https://www.yurtspor.com/kose-yazisi/267. html/09.08.2023.

 

Resmi Gazete. (2012). 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun. Sayı 28239 , Kanun  No: 6284. 20 Mart 2012.

 

TBMM (2024). Alpay Özalan'ın Ahmet Şık'a Saldırısı Tüm Dünyada Gündemde! Ankara:TBMM. 16.08.2024.

 

Göztepe-Fenerbahçe  Süper  Lig Maçı.  17.08.2024. (2-2).

_______

İletişim ve Erişim

Dr.  Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.

e-posta         : mkara@gazi.edu.tr  

ORCID          : https://orcid.org/0000-0003-3488-1021

Web         (1): w3.gazi.edu.tr/~mkara 

Web         (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara

Web         (3): www.yurtspor.com

Web         (4): www.mektepligazete.tebeşir

Web         (5): www.mektepligazete.bülten

Facebook  (1): Kirizma
Facebook  (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter         : M_Karaagacli_
İnstagram    : mustafakaraagacli1

Blog             :mustafakaragacli.blogspot.com