8th INTERNATIONAL ISTANBUL CONTEMPORARY SCIENTIFIC RESEARCH CONGRESS, 10 - 12 Ekim 2025, ss.363-364, (Özet Bildiri)
Üretim planlama sürecinde parti büyüklüğü belirleme (LSP) ve tek boyutlu stok kesme (1D-CSP) problemleri çoğunlukla ayrı ayrı ele alınmakta, bu da bütünleşik karar almayı zorlaştırmaktadır. Klasik parti büyüklüğü belirleme ve stok kesme problemleri, literatürde yaygın şekilde incelenmiştir. Ancak çok dönemli, çok ürünlü ve çok malzemeli gerçek üretim ortamlarında, değişken talep, fire, stok ve gecikme gibi kısıtların aynı modelde entegre olarak ele alındığı çalışmalar oldukça sınırlıdır. Ayrıca mevcut çalışmaların önemli bir bölümü tek malzeme türüne odaklanmakta ya da artan yönetimini gerçekçi saha kurallarını dikkate almadan modellemektedir. Bu çalışma; yüksek maliyetli malzemelerin kullanıldığı çok ürünlü, çok malzemeli ve çok dönemli bir üretim ortamında, parti büyüklüğü belirleme ve tek boyutlu stok kesme problemlerinin entegrasyonunu konu edinmektedir. Artan malzeme yönetimi ve ürün teslim tarihleri gibi gerçekçi unsurları da dikkate alan karma tam sayılı programlama modeli (MIP) geliştirilmiştir. Geliştirilen model; malzeme, stok, fire ve gecikme maliyetlerini aynı anda minimize etmeyi amaçlamaktadır. Literatürde sınırlı olarak ele alınan eşik tabanlı artan malzeme yönetimi bu çalışmada üretim planlamasına entegre edilmiştir. Kesim sonrası oluşan malzemeler, eşik değerin altında kalıyorsa fire olarak kabul edilmekte; üzerinde kalıyorsa sonraki dönemlerde üretimde kullanılmak üzere stoklanmaktadır Ayrıca, her dönem için kesim desenleri sezgisel yöntemle dinamik olarak üretilmiş ve modele doğrudan entegre edilmiştir. Çalışma kapsamında, kapasite kısıtları kapsam dışı bırakılmış, ancak model istenirse kapasite kısıtının da eklenmesine imkan tanıyacak esnekliktedir. Model, Python 3.7 ortamında kodlanmış ve küçük ölçekli test senaryolarında denenmiştir. Bulgular; klasik ayrı çözüm yaklaşımlarına kıyasla önerilen yaklaşımın fire miktarını azalttığını, malzeme verimliliğini artırdığını ve toplam maliyetin düştüğünü ortaya koymaktadır. Sonuç olarak; önerilen model, yüksek maliyetli malzemelerin kullanıldığı üretim ortamlarında, malzeme verimliliği, bütünleşik planlama ve karar destek açısından önemli avantajlar sunmaktadır. Hem literatüre hem de sektörel uygulamalara doğrudan katkı sağlamak amaçlanmaktadır.