Üst Yan Keser Diş Eksikliğinin Fiber Destekli Kompozit Köprü İle Rehabilitasyonu


Creative Commons License

Altuğ Yıldırım A., Dağdeviren U., Üçtaşlı M. B.

26. Türk Diş Hekimleri Birliği Uluslararası Diş Hekimliği Kongresi, İstanbul, Türkiye, 8 Eylül - 11 Ekim 2022, cilt.11, sa.3, ss.1-2

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 11
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1-2
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Anterior diş eksikliği estetik ve fonksiyonu olumsuz etkilediği gibi fonasyonu da bozabilmektedir. Diş eksikliğini yerine koymak için konvansiyonel sabit bölümlü protezler ve implantların yanı sıra komşu diş yapısına zarar vermeyecek minimal invaziv bir tedavi olan adeziv köprü restorasyonlarına başvurulabilmektedir. Son yıllarda adeziv sistemlerdeki gelişmeler ve rezin bazlı materyallerin iyileştirilmesiyle minimal invaziv tedaviler popülarite kazanmakta ve bu tedaviler oldukça başarılı sonuçlar vermektedir. Bu olgu sunumunun amacı üst yan keser diş eksikliğinin fiber destekli kompozit köprü ile restorasyonudur.

Olgu Sunumu: 24 yaşındaki kadın hasta üst lateral diş eksikliğinin kısa zamanda, destek dişlere zarar verilmeden ve en ekonomik yolla giderilmesi talebiyle kliniğimize başvurdu. Hastaya fiber destekli kompozit köprü seçeneği sunuldu ve hasta bu tedaviyi kabul etti. Hastanın doğal dişleriyle uyumlu Tokuyama A1 ve A2 kompozit renkleri seçilerek işleme başlandı. Hastadan ölçü alınarak alçı model elde edildi. Alçı model üzerinde fiber şerit eksik diş bölgesindeki komşu dişlere kompozit rezin materyaliyle dikkatlice adapte edildi. İndirekt yöntemle kompozit rezin materyalinden diş gövdesi ve kanatları tabakalama tekniğiyle oluşturuldu, her tabaka 20 saniye polimerize edildi. Ağız içi pamuk tamponlarla izole edildi. 21-23 nolu dişlerin palatal ve aproksimal yüzleri 30 saniye %37’lik fosforik asitle pürüzlendirildi. Bu yüzeylere universal adeziv uygulandı ve polimerize edildi. Model üzerinde hazırlanan fiber destekli kompozit köprünün dişlerle bağlanacak kanat kısımları ve yan yüzeylerine  alüminyum oksit kumlama ve ardından 30 saniye %37’lik fosforik asitle pürüzlendirme yapıldı. Bu yüzeylere silan içerikli Single Bond Universal Adeziv sistem uygulandı ve polimerize edildi. Ardından köprü ince bir tabaka kompozitle komşu dişlere oturtuldu ve hafif basınç uygulanarak 20 saniye her yönden polimerize edildi. Fazlalıklar alınarak bitirme ve parlatma işlemleriyle vaka tamamlandı.

Sonuç: Hastanın 3 aylık klinik takibinde herhangi bir bozulma veya renklenmeye rastlanmamıştır. Anterior tek diş eksiklikleri minimal invaziv bir yöntem olan fiber destekli adeziv köprülerle rehabilite edilebilmekte, hastaya kaybolan estetik, fonksiyon ve fonasyon en ekonomik yoldan geri kazandırılabilmektedir.

Aim: Anterior tooth deficiency can negatively affect esthetics and function, as well as impair phonation. In addition to conventional fixed partial dentures and implants, adhesive bridge restorations, which are a minimally invasive treatment that will not damage the adjacent tooth structure, can be applied to replace the missing tooth. The aim of this case report is the restoration of the missing maxillary lateral incisor with a fiber-reinforced composite bridge.

Case Report: A 24-year-old female patient applied to our clinic with the request of removing the missing tooth number 22. The patient was offered the option of a fiber-supported composite bridge. The procedure was started by choosing Tokuyama A1 and A2 composite colors compatible with the patient's natural teeth. A cast model was obtained and the fiber strip was carefully adapted to the adjacent teeth. Tooth and wings were formed from composite resin material with the indirect method by layering technique. The mouth was isolated with cotton pellets. Palatal and approximal surfaces of teeth 21-23 were roughened with 37% phosphoric acid. Universal adhesive was applied to these surfaces and polymerized. The wing parts and side surfaces of the fiber supported composite bridge prepared on the model were sandblasted with aluminum oxide and then roughened with 37% phosphoric acid for 30 seconds. Single Bond Universal Adhesive system containing silane was applied to these surfaces and polymerized. The bridge was seated on adjacent teeth with a thin layer of composite and polymerized from all directions for 20 seconds. Finishing and polishing were done.

Conclusion: No deterioration or discoloration was observed in the 3-month clinical follow-up of the patient. Anterior single tooth deficiencies can be rehabilitated with fiber-supported adhesive bridges, which is a minimally invasive method, and the lost esthetics, function and phonation can be restored in the most economical way.