İskemi ve Reperfüzyonun Temel Moleküler Mekanizmaları


Canbolat O.

Deneysel İskemi reperfüzyon Modelleri, Ayşegül KÜÇÜK,Mustafa ARSLAN, Editör, Akademisyen, Ankara, ss.23-32, 2021

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Mesleki Kitap
  • Basım Tarihi: 2021
  • Yayınevi: Akademisyen
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Sayfa Sayıları: ss.23-32
  • Editörler: Ayşegül KÜÇÜK,Mustafa ARSLAN, Editör
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Beyin,kalp, karaciğer,böbrek ve incebarsaklar gibi organlarda  bir çok patolojik duruma bağlı olarak ortaya çıkan iskemi ve reperfüzyon (IR) tablosu bir çok  moleküler  sistemi  indükleyerek hücresel hasara ve organların fonksiyon kaybına  yol açabilmektedir. IR süreçlerinde en temel problemler; hücre veya organel membranlarının geçirgenliğinde ve fonksiyonlarında bozulma, organellerin hasara uğramasına bağlı olarak ortaya çıkan hücresel fonksiyonların geri döndürülememesi ve bu süreçlere bağlı olarak ortaya çıkan moleküler mekanizmaların hücresel hasara yol açması olarak tanımlanabilir. IR de ortay çıkan hücresel problemler  hasara sebep olan  patolojilerin şekli, tutulan organın farklılığı,  IR nin süresi gibi bir çok faktöre bağlı olabilir. IR hasarı için  bir çok moleküler mekanizma tanımlanmış olmasına rağmen ortaya çıkan moleküler patolojilerin temelinde   hücre için gerekli olan temel moleküllerin, oksijenin sağlanamaması  ve ATP sentezinin bozulması veya yıkımının artışı  yatmaktadır. IR süreçlerinde  yer alan temel moleküler mekanizmalar içerisinde ; Ksantin Oksidaz, NADH Oksidaz, Myeloperoksidaz ve  NO sentaz enzim aktivitelerinde artış, Mitokondri ve Endoplazmik Retikulumda meydana çıkan  metabolik değişiklikler, aktive edilmiş kupfer hücrelerinden ve nötröfillerden reaktif oksijen türleri (ROT), sitokinlerin salınımı, nötröfillerin endetol adhezyonu ve lensositlerin aktivasyonu önem taşımaktadır. IR süreci  iskemi hasarı ve reperfüzyon hasarı olmak üzere iki kısma ayrılır. İskemik hasar başlangıçta hipoksiye ve hiponütrisyona neden olabilir. Hipoksik şartlar özellikle ATP sentezinin baskılanması ve ATP yıkımının artışı ve sentezinin bozulması  hücre içinde bir çok olayı tetikler. Bunun yanısıra uzun süreli iskemi metabolik yolların aneorobik sürece dönmesine bağlı olarak  metabolik asidoz ve özellikle kalsiyum metabolizmasında (Ca++)  neden olur. Reperfüzyon  ise dokulara kan kaynağının yeniden sağlanması sonucu ortamda artan ana metabolik ürünlerin ve  oksijen konsotrasyonuna bağlı olarak  reaktif oksijen türevlerinin (ROT) üretiminde artışa ve enflamasyona yol açar. IR de ortaya çıkan ROT hasarı  iskeminin yol açtığı tüm patolojileirn temelinde yer alır. IR’de kan akımının yeniden sağlanması ve hasarın minumuma indirilmesi  iskemiye atfedilebilen hasarın toplam doku hasarının önemli bir bileşenini temsil etmesinden önce gerçekleşmelidir. IR de toplam doku hasarının hem iskemik hem de reperfüzyon bileşenlerine katkıda bulunan patolojik olayları hedefleyen terapötik yaklaşımlar, kan kaynağı yeniden sağlandığında uygulanan tedavilerden daha etkili olmaktadır. IR hakkında bilgilerin gelişmesi IR ye yönelik  mevcut tedavilere ek olarak yeni tedavi türlerinin gelişmesine katkı sağlayacaktır. IR sürecinde  hücrenin nekroza veya apopitosa gidişini engellemek ve tekrar eski fonksiyonun sağlanması konu hakkındaki bilgilerin geliştirilmesiyle mümkün olacaktır.

Bu makalede IR sürecinde hücresel seviyede ortaya çıkan reaktif oksijen türlerinin (ROT), sitokinlerin ve adhezyon moleküllerinin, kalsiyum ve diğer aracı molekülelerin aracı  rolleri, IR sürecin  Mitokondrinin ve Endoplazmik Retikulumun  etkileri,  Endotel, Nötrofil, Kupfer hücreleri ve Lenfositlerlerin IR deki önemi ve IR hasarının  nihai sonucu olan   nekroz ve  apopitosu ortaya çıkaran moleküler mekanizmalar  hakkında hakkında bilgi verilecektir.