2. Uluslararası 3. Ulusal Kadın Sağlığı Hemşireliği Kongresi, Ankara, Türkiye, 21 - 23 Aralık 2023, ss.285
Dünya genelinde tüm anne ölümlerinin %27,1’i, Türkiye’de ise %15,3’ü
kanama nedeniyle gerçekleşmektedir. Gebelikte kanama hem erken hem de
geç dönemlerde ortaya çıkmakta ve gebelikte yolunda gitmeyen durumların
habercisi olmaktadır. Gebelikte erken dönemde görülen kanamalar spontan
abortus, enfeksiyon, trofoblastik, ektopik gebelik ve gestasyone trofoblastik
hastalıklar nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Ektopik gebelik dünyada tüm
gebeliklerin %1-2’sini oluşturmaktadır. Türkiye Nüfus Sağlık ve Araştırması
2018 verilerine göre Türkiye’de evli kadınların %22.0’si en az bir kez
kendiliğinden düşük yapmıştır. Gestasyonel trofoblastik hastalık, yaklaşık
olarak tüm gebeliklerin 1/1000’inde görülmektedir. Gebeliğin ilerleyen
dönemlerindeki kanamalar plasenta previa ve ablasyo plasenta gibi
komplikasyonlardan kaynaklanmaktadır. Plasenta previa, dünyada her 200
gebelikte bir görülen en önemli kanama nedenlerden biridir. Plasenta
previaya bağlı maternal mortalite oranı %1.0, fetal mortalite %10.0
oranındadır. Türkiye’de 2015-2019 arasında plasenta previadan hayatını
kaybeden anne oranı %10.1’dir. Ablasyo plasenta en sık rastlanan
intrapartum fetal ölüm nedenidir ve perinatal mortalitenin yaklaşık
%15’inden sorumludur. Gebelikte kanama gibi riskli bir durumun gelişmesi;
gebeliğe uyumu zorlaştırmaktadır, annelik rolü kazanım sürecini olumsuz
etkiler ve kargaşaya yol açarak stresörlerin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Yapılan bazı çalışmalarda daha önce perinatal kaybı olan kadınların sonraki
gebeliklerinde daha kaygılı olduğu, bebeğini kaybetme korkusu yaşadığı ve
doğum öncesi bağlanma düzeylerinin daha düşük olduğu belirtilmiştir.
Kanamanın önlenmesinde neden olan faktörlerin belirlenmesi ve bu
faktörlerin erken dönemde ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu nedenle
kadınlara prekonsepsiyonel dönemden başlayarak postpartum döneme kadar
bütüncül bakım sağlanması gerekmektedir. Kadın sağlığı ve hastalıkları
hemşiresi prekonsepsiyonel, antepartum, intrapartum ve postpartum
dönemlerde kadınla birebir iletişim kuran ve destek veren bir sağlık
profesyonelidir. Prekonsepsiyonel danışmanlık sırasında, riskli gebeliğe
zemin hazırlayan faktörler açısından taramalar yapılmalı ve kadınlar riskli
gebeliklerin belirti ve semptomlarının yanı sıra erken teşhisin önemi
konusunda bilgilendirilmelidir. Prenatal dönemde komplikasyonların
önlenmesi veya erken tanılanmasında gebelerin prenatal izlemlere düzenli
katılmaları gerektiği konusunda farkındalık oluşturulması gerekmektedir.
Postpartum dönemde de kanamadan ölümlerin önlenmesinde kaliteli
hemşirelik bakımı sağlanmalı ve kadın hayatı korunmalıdır.
Bleeding in Pregnancy and Nursing Care
Bleeding accounts for 27.1% of all maternal deaths worldwide and 15.3% in
Turkey. Haemorrhage in pregnancy occurs in both early and late periods and
is a harbinger of conditions that go wrong in pregnancy. Bleeding in early
pregnancy is caused by spontaneous abortion, infection, trophoblastic,
ectopic pregnancy and gestational trophoblastic diseases. Ectopic pregnancy
accounts for 1-2% of all pregnancies worldwide. According to Turkey
Population Health and Survey 2018 data, 22.0% of married women in Turkey
have had at least one spontaneous abortion. Gestational trophoblastic disease
occurs in approximately 1/1000 of all pregnancies. Bleeding in the later
stages of pregnancy is caused by complications such as placenta previa and
abruption of placenta. Placenta previa is one of the most important causes of
haemorrhage seen in every 200 pregnancies worldwide. Maternal mortality
rate due to placenta previa is 1.0% and fetal mortality rate is 10.0%. In
Turkey, the maternal mortality rate due to placenta previa between 2015 and
2019 is 10.1%. Abruption of placenta is the most common cause of
intrapartum fetal death and is responsible for approximately 15% of perinatal
mortality. The development of a risky condition such as haemorrhage during
pregnancy makes it difficult to adapt to pregnancy, negatively affects the
process of gaining the role of motherhood and may lead to the emergence of
stressors by causing confusion. In some studies, it has been reported that
women with previous perinatal loss are more anxious in subsequent
pregnancies, experience fear of losing their baby and have lower levels of
prenatal attachment. In the prevention of haemorrhage, the causative factors
should be identified and these factors should be eliminated in the early
period. For this reason, holistic care should be provided to women from the
preconceptional period to the postpartum period. The gynaecology nurse is a
health professional who communicates with and supports women in the
preconceptional, antepartum, intrapartum and postpartum periods. During
preconceptional counselling, screening should be performed for factors that
predispose to risky pregnancy and women should be informed about the signs
and symptoms of risky pregnancies as well as the importance of early
diagnosis. In order to prevent or early diagnosis of complications in the
prenatal period, awareness should be raised that pregnant women should
regularly attend prenatal follow-ups. In the postpartum period, quality
nursing care should be provided to p