Amaç: Bu çalışma 0-12 aylık koliği olan bebeklerin annelerinin bazı demografik özellikleri ve bebeğe yaklaşımlarının koliğe olan etkisini belirlemek amacıyla tanımlayıcı ve kesitsel olarak yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma Mart 2018-Haziran 2018 tarihleri arasında Aile Sağlığı Merkezlerinde yürütülmüştür. Belirtilen tarihler arasında kolik tanısı almış 0-12 ay arasında olan 228 bebek tespit edilmiştir. Araştırmaya dahil edilme kriterlerine uyan ve araştırmaya katılmayı kabul eden 208 anne ve bebeği araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Veriler Ebeveyn-Bebek Bilgi Formu ve İnfant Kolik Ölçeği (İKÖ) kullanılarak yüz yüze görüşme tekniği ile elde edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde bağımsız gruplarda t-testi ve One-way Anova testi kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmada, annelerin % 44.71’inin 24-29 yaş aralığında olduğu, % 48.08’inin lise mezunu olduğu ve % 67.8’inin çalışmadığı belirlenmiştir. Araştırmada bebeklerin % 54.3’ünün 7-12 ay aralığında olduğu, % 51.5’ inin cinsiyetinin kız olduğu, % 59.6’sının 3001-3750 gr arası doğum kilosuna sahip olduğu ve % 59.1’inin 38-40 hafta arasında doğduğu belirlenmiştir. Bebeklerin % 49.5’inin anne sütü ve ek gıda ile beslendiği, % 52.4’ünün biberon kullandığı belirlenmiştir. İnfant kolik ölçeği toplam puan ortalamasının 55.9±12.0 olduğu belirlenmiştir. Annelerin % 56.7’sinin bebekte kolik sancısı yapabileceği için bazı besinleri yemeyi bıraktığı belirlenmiştir. Bu besinleri öğünlerinde çıkaran annelerin % 89.0’unun bebeklerinde kolik sancısında azalma olduğunu ifade etmiştir. Koliği azaltmada uygulanan davranışsal yöntemlerin %88.9 gazını çıkarma, %81.7 kucağa alma, %79.8 kucakta sallama ve %65.8 karın masajı olduğu belirlenmiştir. Annelerin bu süreçte bıraktığı gıda ve içecekler ise %40,6 bakliyat, %26.2 kahve ve %14.4 baharat olduğu saptanmıştır. Sonuç: Koliğin doğrudan bir tedavisinin olmadığı ancak koliğin hem bebek hem de ebeveynler üzerindeki olumsuz etkilerinin davranışsal yöntemler kullanılarak hafifletilebileceği göz ardı edilmemelidir.