Harf Devrimi Üzerine Yeniden Düşünmek


Creative Commons License

Ata B.

Kontur Yaşam Aylık Seyahat ve Aktüalite Dergisi, sa.1, ss.1-3, 2006 (Hakemsiz Dergi)

Özet

Türkler, Orta Asya'dan Avrupa'ya uzanan uzun yolculukları boyunca çok değişik ve köklü kültür alanları ile karşılaşmış ve bunlarla etkileşim içinde olmuştur. Bu etkileşimi, özellikle kullandıkları alfabelerde ve sözlüklerinde görmek mümkündür.

Osmanlı İmparatorluğu, doğu ile batı arasında bir tür sınır kültürü oluşturmuştur. 1800'lu yılların başlarından itibaren Osmanlı bürokratları,  hem reformları ile Avrupa modernleşmesini yakalamak, hem de sosyal ve tarihi kimliklerini korumak için çabalamışlardır.  Bu sınavın bugün hâlâ bütün yaşamsallığı ile devam ettiğini ileri sürmek yanlış olmasa gerektir.   

Bildiğiniz gibi, Kırım Harbi sırasında 1855'te Osmanlı devleti elektrik telgrafı ile tanıştı. Fransız memurlar çok yüksek ücretli olarak telgrafhanelerde çalışıyor ve telgrafın Türkçe harflerle çekilemeyeceğini iddia ediyorlardı. Mustafa Efendi, Türkçe olarak telgraf çekebileceğini göstererek, Türk telgrafçılığının öncüsü oldu. Böylece pek çok Fransız memurun iş akdi iptal edildi