3. Uluslararası Mimarlık ve Tasarım Kongresi, İstanbul, Türkiye, 18 - 19 Nisan 2020, ss.26-29
Endüstride, dijital makine ekranları insan-makine etkileşiminin önemli bir parçası haline gelmiştir. Bu ekranlardan yararlanmak amacıyla, kullanıcıların büyük miktarda (sıkça karmaşık olan veriyi donanıma hızlı ve kolay
bir şekilde aktarmalarını sağlamak için Grafik Kullanıcı Arayüzü (GKA) programları geliştirilmektedir. Güçlü
ve sezgisel ekran arayüzleri elde etmek için tasarımcılar kendi avantaj ve dezavantajlarına sahip farklı tasarım
prensiplerini denemektedirler. En popüler tasarım prensiplerinden ikisi “taklit nesne” ve “düz tasarım” olarak öne
çıkmaktadır. Taklit nesne tasarımını benimseyen bir tasarımcı, program ile etkileşimi daha sezgisel bir yoldan
sağlamak için gerçek hayattaki nesnelere benzeyen nesnelerin kullanıcı taklitlerini sunmaya çalışır. Öte yandan,
düz tasarım fikri taklit kavramını gereksiz görür ve bu nedenle, çok yönlülük ve sağlamlık veren bir tasarımın
sadeliğini ve materyalizmini özümser. Yıllar içerisinde, eğilim taklit nesne tasarımını daha fazla kullanım yönünde olmuştur, ancak son konjonktürde popülerlik, özellikle kişisel bilgisayar ve akıllı telefon arayüzlerinde düz
tasarıma kaymaya başlamıştır. Ancak, daha karmaşık makineler geliştirildikçe ve işlevselliklerinin öğrenilmesi
ve kullanılması zorlaştığından, daha sezgisel bir tasarımın zorunlu hale geldiği görülür. Bu gibi durumlarda, basit
şekiller ve renkleri kullanmak zorlaşır. Böylece taklit nesne tasarımı, özellikle belirli cihazların kullanıcı arayüzlerinde popülerlik kazanmaktadır. Bu çalışmanın amacı, tasarımcıya hangi tasarım yaklaşımının hangi tür dijital
makine ekranı için daha iyi olacağını seçmesine yardımcı olacak bir karar yönergesi sağlamaktır.