Yoğun Bakım Ünitesinde Ses Düzeyi Ölçümleri Üzerine Personel Eğitiminin Etkilerinin Retrospektif Değerlendirilmesi


Creative Commons License

GAYGISIZ Ü., KARABIYIK L.

Anestezi Dergisi, cilt.31, sa.2, ss.157-161, 2023 (Scopus) identifier identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 31 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2023
  • Doi Numarası: 10.54875/jarss.2023.15010
  • Dergi Adı: Anestezi Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Scopus, Academic Search Premier, Central & Eastern European Academic Source (CEEAS), EMBASE, TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.157-161
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Yoğun bakım ünitelerinde ölçülen yüksek ses düzeyleri, hastalar ve çalışanların sağlığı için zararlı etkilere yol açmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hastanelerde sağlık için güvenli ses düzeyi değerleri önermektedir. Çalışmamızın amacı, çalışanlara verilen eğitimin öncesi ve sonrasında ölçülen ses düzeylerini karşılaştırarak, yoğun bakım ünitesinde ölçülen ses düzeylerini önerilen güvenli değerlere göre retrospektif olarak değerlendirmektir. Yöntem: Ünitemizde, gürültü analiz cihazı (FLUKE model: Biotek: Biotek serial no: 6050274) ile ünitenin farklı 17 noktasından gün boyu 14 ayrı zamanda ses ölçümleri yapıldı. Ünite çalışanlarına gürültünün zararları konusunda bir süredir aralıklı olarak eğitim verilmekte ve eğitimin başarısı değerlendirilmektedir. Bu çalışmada hastane kayıtlarından elde edilen verilere dayanarak, eğitim öncesi ve sonrasına ait 10’ar günlük ses düzeyi ölçümleri karşılaştırıldı. Bulgular: Ünite içinde 17 noktadan yapılan ölçümler arasında fark yoktu. Bu nedenle 17 ölçüm değerlerinin ortalamaları alındı ve verilerin zamana bağlı değişimleri analiz edildi. Eğitimden sonra gece saatlerinde yapılan izlemde ortalama ses düzeylerinde anlamlı azalmalar olduğu görüldü (p<0.05). Tüm bu ölçüm değerleri WHO’nun hastaneler için önerdiği güvenli eşik değerlerinin üzerindeydi. Sonuç: Monitör alarmları, infüzyon pompaları, ventilatörler ve çalışanların karşılıklı konuşmaları yoğun bakımlarda başlıca gürültü kaynaklarıdır. Ünitemizde çalışanların eğitimi ile sağlanan davranış değişiklikleri ünitemizde ses düzeylerini azaltmış olmakla birlikte, önerilen güvenli eşik değerin altına inememiştir. Bu nedenle yoğun bakım ünitelerinin tasarımında ses azaltıcı bariyerlerin kullanılması, ses üreten tüm kaynaklar ve cihazların kontrol altına alınması ile güvenli değerlere ulaşılabileceği kanısındayız.
Objective: High sound levels measured in intensive care units cause harmful effects on the health of patients and employees. In this context, the World Health Organization (WHO) recommends sound level values that are safe for health in hospitals. The aim of this study is to compare the sound levels measured before and after the training given to the employees, and to evaluate the sound levels measured in the intensive care unit according to the recommended safe values, retrospectively. Methods: In our unit, sound measurements were made with a noise analyzer (FLUKE model: Biotek: Biotek serial no: 6050274) from 17 different points of the unit at 14 different times per day. Unit employees are given training on the harms of noise and the success of the education is evaluated. In this study, based on the data obtained from the recordings, the 10-day sound level measurements before and after the education were compared. Based on data obtained from hospital records, ten-day sound level measurements before and after training were compared. Results: There was no difference between the measurements made at 17 points within the unit. For this reason, the mean of 17 measurement values was taken and the time-dependent changes of the data were analyzed. After the training, it was observed that there were significant decreases in the mean sound levels in the follow-up at night (p<0.05). However, all these values were above the safe threshold values recommended by WHO for hospitals. Conclusion: Although the behavioral changes provided by the training of the employees in our unit decreased the sound levels in our unit, they could not fall below the recommended safe threshold value. We concluded that safe values can be achieved by using sound reducing barriers in the design of the units and controlling all sources and devices that produce sound.