Invitrofertilizasyon (IVF) Yapılan Normal ve Düşük Ovaryen Yanıtlı Hastalarda Serum veFolliküler Sıvılarında Oksidatif Stres Parametrelerinin Karşılaştırılması


Creative Commons License

Akbari Hamed R., Akalın M., Erdem A., Erdem M., Demirdağ E.

2. Tüp Bebek ve İnfertilite Derneği Kongresi, Girne, Kıbrıs (Kktc), 28 Eylül - 01 Ekim 2023

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Girne
  • Basıldığı Ülke: Kıbrıs (Kktc)
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

GİRİŞ VE AMAÇ:İnfertilite günümüzde popülasyonun %10-15ini etkilemekte olup gelişiminde birçok faktör etkindir. Folikül sıvılarındaki oksidatif ve antioksidatif parametrelerin oosit kalitesi ve fertilizasyon başarısına etki ettiği düşünülmektedir. Bu nedenle bu çalışmada follikülogenez aşamasından itibaren etki edebilecek olan total oksidan status (TOS) ve total antioksidan status (TAS) ve oksidatif stres indeksinin (OSİ); normal ve düşük ovaryan yanıtlı haslarda plazma ve folikül sıvısında düzeyleri ölçülerek embriyo kalitesi ve klinik gebelik oranları üzerine etkisi araştırılmak istenmiştir.

YÖNTEM:Çalışma prospektif ve tek merkezli olup Mart 2022 – Mart 2023 tarihleri arasında infertilite nedenli Gazi Üniversitesi IVF ünitesine başvuran ve kontrollü ovaryan stimülasyon planlanan hastalarda yürütülmüştür. 18-35 yaş arası, sistemik hastalığı bulunmayan 40 normal ve 40 düşük ovaryan yanıtlı toplam 80 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Kötü ovaryan yanıtlı hastalar Bologna kriterlerine göre belirlendi. Öncelikle başvuru sonrası bazal 3. Gün Foliküler stimülan hormon(FSH), Antral folikül sayısı(AFC) ve Anti-müllerian hormon(AMH) değerleri ile stimülasyon protokolleri belirlendi. Stimülasyon için GnRH antagonist ve kısa agonist protokoller kullanıldı. Hastalardan oosit toplama günü alınan serum ve folikül sıvı örneklerinden TAS, TOS değerleri çalışıldı ve OSİ değeri TOS/TAS bölünerek hesaplandı. OPU işlemi sonrası hastalara 3. gün embriyo transferi yapıldı. Çalışmanın primer ölçütü; normal ve düşük ovaryan yanıtlı hastaların serum ve foliküler sıvılarındaki TAS, TOS ve OSİ değerlerinin karşılaştırılmasıydı. Sekonder ölçütler ise; her iki gruptaki oksidatif parametrelerin, oosit maturasyon oranlarının, fertilizasyon oranlarının ve klinik gebelik oranlarının karşılaştırılmasıydı.

BULGULAR:Çalışmaya katılan toplam 80 hastanın 40’ı normal ovaryan yanıtlı (Grup 1), 40 tanesi kötü ovaryan yanıtlı hasta (Grup 2) idi. Normal ovaryan yanıtlı hastalarda maturasyon oranı düşük ovaryan yanıtlı gruba göre yüksek (%79,5-64 p:<000,1) olmakla beraber fertilizasyon oranları (%75,4-77,2 p:0,762) arasında anlamlı bir fark yoktu. Gruplar arasında TAS ve TOS düzeyleri karşılaştırıldığında TOS hem folikül sıvısı (1,4-9,3 p:<0,001) hem de serum (2,6-9,6 p:<0,001) düzeylerinde normal ovaryan yanıtlı hasta grubunda düşük ovaryan yanıtlı hasta grubuna göre anlamlı düzeyde düşüktü. TAS değerleri ise hem folikül sıvısı (1,1-0,9 p:<0,001) hem de serum (1,7-1,2 p:<001) değerlerinde normal ovaryan yanıtlı hasta grubunda düşük ovaryan yanıtlı hasta grubuna göre anlamlı düzeyde yüksekti. Düşük ovaryan yanıtlı hastalarda embriyo kalitesi için subgrup analizinde TOS, TAS ve OSİ açısında anlamlı bir farklılık yoktu. Subgrup incelemede klinik gebelik oranları açısından değerlendirildiğinde düşük ovaryan yanıtlı hastalarda folikül sıvısında TAS pozitif klinik gebelik grubundan negatife göre anlamlı olarak yüksekti (1,18-1,01 p:0,003).

TARTIŞMA VE SONUÇ:Bu çalışma sonuçlarına göre kötü ovaryan yanıtlı hastaların TAS düzeylerinin daha düşük olduğu,TOS düzeylerinin daha yüksek olduğu görülmüş olup antioksidan düzeyindeki azalmanın oosit sayısını ve matürasyonunu kötü etkilediği görülmekle beraber fertilizasyon oranları ve transfer başına gebelik oranları etkilenmemiştir. Bu da kötü ovaryan yanıtlı hastalarda fertilizasyon ve gebelik oluşumunun daha kompleks bir süreç olduğunu, sadece oksidatif stresin etkili olmadığını düşündürmektedir. Eğer oosit oksidatif stresin kötü etkilerinden kurtulup matür hale gelebilirse; yaş, erkek faktörü gibi etkenlerin benzer olduğu şartlarda kötü ovaryan yanıtlı hastalarda, normal yanıtlı hastalar gibi fertilize olabilmektedir. Antioksidanların insan üremesindeki rolü günümüzde belirgin olmayıp antioksidanların fizyolojik ve patolojik rolleri ile ilgili daha ileri çalışmalar yapılmalıdır. 

 Gruplar arasında serum ve folikül sıvılarında TAS, TOS ve OSİ düzeylerinin karşılaştırılması

 

NOY grubu (n=40)

DOY grubu (n=40)

p değeri

TOS (folikül sıvısı)

1,4 (0,4-77,1)

9,3 (1,8-105,7)

<0,001

TOS (serum)

2,6 (0,3-14,3)

9,6 (0,6-147,4)

<0,001

TAS (folikül sıvısı)

1,1 (0,5-1,7)

0,9 (0,1-1,3)

<0,001

TAS (serum)

1,7 (1,3-3,5)

1,2 (0,8-1,8)

<0,001

OSİ (folikül sıvısı)

1,5 (0,2-10,6)

9 (0,5-93,9)

<0,001

OSİ (serum)

1,1 (0,3-45)

13,6 (1,9-141,3)

<0,001

Veriler ortalama ± SD, median (minimum-maksimum) ve oran ile belirlenmiştir. p<0,05 anlamlı kabul edilmiştir

 

DOY hasta grubunda gebelik sonuçlarına göre toplam ve m2 oosit sayılarının, folikül sıvısı ve serumda TAS, TOS ve OSİ değerlerinin karşılaştırılması

 

Klinik gebelik negatif (n=31)

Klinik gebelik pozitif (n=31)

p değeri

Toplam oosit sayısı (n)

1,94±0,7

3,2±0,83

<0,001

Toplam M2 oosit sayısı (n)

1,3±0,74

1,9±0,6

0,032

2 PN sayısı (n)

0,94±0,77

1,8±0,44

0,004

TOS (foliküler sıvı)

7,54 (2,52-105,65)

12,8 (1,8-58,7)

0,379

TOS (serum)

2,54 (0,31-13,5)

2,7 (1,2-14,3)

0,409

TAS (foliküler sıvı)

1,01 (0,5-1,7)

1,18 (1-1,54)

0,003

TAS (serum)

1,74 (1,3-3,4)

1,76 (1,36-3,4)

0,766

OSİ (foliküler sıvı)

1,5 (0,17-7,7)

1,64 (0,7-10,5)

0,371

OSİ (serum)

1,04 (0,5-45)

1,26 (0,3-27,1)

0,828

Veriler ortalama ± SD, median (minimum-maksimum) ile belirlenmiştir. p<0,05 anlamlı kabul edilmiştir