ONEIROID SENDROM ILE TAKIP EDILEN BIR WILSON HASTALIĞI OLGUSU


Selvi H. C., Ünler M.

56. Ulusal Psikiyatri Kongresi, Ankara, Türkiye, 18 - 20 Aralık 2020, ss.75

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.75
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ: Oneiroid sendrom, ilk kez 1924 yılında Willy Mayer-Groβ tarafından katatonik şizofreni bağlamında bilinçte delüzyonel, rüya benzeri fantastik öğelerin bulunduğu bir durum olarak tanımlanmıştır. Gerçekliğin, yanılsamaların ve varsanıların bir araya gelebildiği, değişken deneyimlerle karakterizedir, tipik olarak katatonik tablolarda ortaya çıkar. Bu nedenle altta yatan organik ve nörolojik nedenlerin araştırılması gerekir. Burada oneiroid sendrom olabileceği düşünülen bir olgu sunulmuştur. OLGU: 22 yaş, ortaokul mezunu, bekar kadın hasta gastroenteroloji bölümü tarafından servisteki asansöre tutunup bırakmaması, söylenen komutlara cevap vermemesi nedeniyle konsültasyon yoluyla danışıldı. Öyküsünden hastanın 2013 yılından beri Wilson hastalığı nedeniyle takip edildiği, 2014 yılında karaciğer nakli yapıldığı, 3 gün önce olan kusma, ayaklarında ödem şikayetleri nedeniyle servise yatırıldığı öğrenildi. Ailesi hastanın daha önceden herhangi bir psikiyatrik şikayetinin olmadığını, bugün gün içerisinde sürekli çevredeki nesnelerin hayal mi gerçek mi olduğunu sorup durduğunu, etraftaki renkleri saydığını, sonrasında uykuya daldığını ve uyandığında “Ben cennete gitmek istiyorum” diyerek koridora çıkıp asansörün olduğu yere oturduğunu ifade etti. Ruhsal durum muayenesinde hastanın bilinci açıktı, kooperasyon kısıtlıydı, derin bir şaşkınlık içindeydi, perseveratif konuşma eğilimi vardı, sözel iletişim kurulamıyordu, odasına götürülmeye direnç gösteriyordu. Hastanın vital bulguları normal aralıktaydı, nörolojik muayenesinde bilateral horizontal nistagmus ve ellerinde postural tremor saptandı. Laboratuvar tetkiklerinde KCFT, INR ve indirekt/direkt bilirubin değerleri yüksekti. Hasta odasına götürülerek haloperidol 5 mg intramuskuler uygulandı ve takip planlandı. Organik etiyoloji değerlendirmesi için nöroloji bölümü tarafından değerlendirildi, ancak ön planda nöbet ya da Wilson hastalığına bağlı nörolojik tutulum düşünülmedi, elektif olarak Kranial MR ve EEG önerildi. 2 saat sonra tekrar değerlendirildiğinde hastanın yönelimi normal olarak değerlendirildi, perseverasyonu yoktu, sözel iletişime açıktı. Hasta rüya gibi bir durum yaşadığını, hayalle gerçek arasında kaldığını, neden öyle davrandığını anlamadığını ifade etti. Uykusunda herhangi bir rüya görüp görmediğini hatırlamıyordu. Hastanın devam eden 15 günlük yatış döneminde benzer bir klinik tablo izlenmedi. TARTIŞMA: Hastanın Wilson hastalığı ile takipli olması, ön planda sunulan tablonun MSS tutulumuna bağlı olabileceğini düşündürmekle birlikte kliniğin çok hızlı gerilemesi ve hastanın yaşadığı deneyimi rüya benzeri bir yaşantı olarak ifade etmesi nedeniyle oneiroid sendrom olarak değerlendirilmiştir. Oneiroid sendrom literatürde sıklıkla Avrupalı psikiyatristlerce işlenmiş olup standart ders kitaplarında bahsedilmeyen bir fenomendir. Bu olgu ile literatüre katkı sunulması amaçlanmıştır.

Anahtar Kelimeler: Oneiroid sendrom, rüya benzeri yaşantı, wilson hastalığı