MEKTEPLİ GAZETE, cilt.3, sa.3, ss.1-4, 2024 (Hakemsiz Dergi)
Türkiye Depo Değildir!
Dr. Öğr.
Üyesi Mustafa KARAAĞAÇLI
T.C.
G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB Öğr. Üyesi.
1.Öndeyi
“Türkiye Depo Değildir!” konulu bu
çalışmanın amacı; Son yıllarda
artan Mülteci Sorununu Kamuoyunun dikkatini çekmektir. Çalışma; İlgili alan
yazın bulgularına ve yazarın postpozivitist görüşleriyle gözlemlerine dayalı
oluşturulmuştur.
Çalışma; (1)Öndeyi, (2)İlgili Kavramsal
Yapı, (3)Mültecilik Olgusunda Düzensiz Göç Betimlemesi
Masum Kalıyor!, (4)Türkiye Mülteciler Ülkesi Olma Yolunda! (5)Türkiye
Ölçeğinde Toplumsal Kurumlar Değişiyor!, (6)Mülteci Konusuna Buradan Bakış Irksal ve Dinsel Değildir!, (7)Vargı ve Yargı, (8)Öneriler
alt başlıklarında kaleme alınmıştır.
2.İlgili Kavramsal
Yapı
Özde ve işlevde yabancı kavramı, Türkiye
Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişiyi ifade eder
bu bağlamda yabancılar konusunda bilinmesi gereken bazı temel
kavramlar ise aşağıda
özet çizgilerle tanıtılmaktadır:
Yabancı: Yabancı
kavramı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık
bağı bulunmayan kişiyi ifade eder.
Mülteci kavramının belirli özellikleri şunlardır:
·
Dini,
milliyeti, belirli bir toplumsal gruba üyeliği veya siyasi düşünceleri
nedeniyle zulüm gören veya göreceği korkusu ve endişesi taşıyan, bu sebeple
ülkesinden ayrılan/ayrılmak zorunda bırakılan bireylerdir.
·
Mülteci,
ayrıldığı ülkesinden korkusu nedeniyle geri dönemeyen veya dönmek istemeyen,
iltica ettiği ülke tarafından endişeleri haklı
bulunan bireylerdir.
·
Vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından
yararlanamayan bireylerdir.
·
İkamet ülkesinin dışında bulunan, vatansız kişiye statü belirleme
işlemleri sonrasında verilen statüdür.
Bu
özelliklerin her biri mülteci kavramına uyarken, ilgili yasada da
mülteci tanımı koruma talep
edenlere verilen statüdür (Resmî Gazete, 2013: Kanun No: 6458).
Düzensiz
göç: Düzensiz göç, bir ülkeye yasadışı giriş
yaparak, yasadışı şekilde kalmak veya
yasal yollarla girip yasal süresi içerisinde çıkmamak anlamına gelmektedir.
3.Mültecilik
Olgusunda Düzensiz Göç Betimlemesi Masum Kalıyor!
Kaçaklar
için oldukça masumane kullanılan düzensiz göçmen. yasal
yollarla göç işlemlerini yapmayan kimseleri kapsarken; düzensiz göç, bir ülkeye yasadışı
giriş yaparak, yasadışı şekilde kalmak veya yasal yollarla girip yasal süresi
içerisinde çıkmamak anlamına gelmektedir.
Düzensiz göç, kaynak ülke için ülkesini terk
ederken gerekli yasal yollara uymayarak
ülke sınırlarını geçen kişilerdir. Ayrıca, bir ülkeden bir ülkeye geçiş
işlemlerini yasal olmayan yollarla yaparak bir ülkeye girip bu ülkeyi bir geçiş
ülkesi olarak kullanıp ülke sınırını aşan kimselere de düzensiz göç kapsamındadır.
Mültecilik olgusunda ilgili bazı kavramalar
ise aşağıda açıklanmaktadır:
Çıkış
izin belgesi: YUKK'nun 56 ncı maddesi uyarınca
Türkiye'den çıkış için süre tanınan kişilere verilen harca tabi olmayan belgedir.
Geri
Gönderme merkezi: İdari gözetime alınan yabancıların
tutulduğu merkezleridir.
İdari gözetim: Hakkında
sınır dışı etme kararı alınanlardan; kaçma ve kaybolma riski bulunan,
Türkiye'ye giriş veya çıkış kurallarını ihlal eden, sahte ya da asılsız belge
kullanan, kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın Türkiye'den çıkmaları için
tanınan sürede çıkmayan, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı
açısından tehdit oluşturanların Geri Gönderme Merkezinde tutulmasıdır.
İdari gözetim kararı: Hakkında
sınır dışı kararı alınanlardan; kaçma ve kaybolma riski bulunan, Türkiye'ye
giriş veya çıkış kurallarını ihlal eden, sahte ya da asılsız belge kullanan,
kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın Türkiye'den çıkmaları için tanınan
sürede çıkmayan, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından tehdit
oluşturanlar hakkında valilik tarafından alınan karardır,
Sınır dışı etme: Kanunun
sınır dışı edileceklere ilişkin hükümlerini ihlal edenler hakkında re'sen veya
Başkanlığın talimatı üzerine valiliklerce alınan kararın uygulanmasıdır.
Sınır dışı etme kararı: Kanunun
sınır dışı edileceklere ilişkin hükümlerini ihlal edenler hakkında re'sen veya
Başkanlığın talimatı üzerine valiliklerce alınan karardır.
Türkiye'yi
terke davet: Sınır dışı etme kararı alınanlara, sınır dışı
etme kararında belirtilmek kaydıyla, Türkiye'yi terk edebilmeleri için on beş
günden az olmamak üzere otuz güne kadar süre tanınmasıdır.
4.Türkiye
Mülteciler Ülkesi Olma Yolunda!
Bireyi, toplumu, ülkeyi ve
gezegeni yönlendiren yönetim anlayışının
siyasi ve politik
uygulamalarıdır.
Bireysel tercihler kişisel olup özkararları
yansıtırken, ulusal kararlara
devleti yönetenler karar
vermektedir.
Milli
adı altında tüm ulusu
ilgilendiren kararlar toplumsal yapı dokusunu doğrudan etkilemektedir.
Çünkü;
toplumu oluşturan kurumlar
arasında aile, din, eğitim, hukuk, ekonomi, ticaret, güvenlik ve boş zamanlar uğraşılarında ürünler
ve hizmetler sunan organize yapılar
birer toplumsal kurumdur.
Çünkü; Toplumsal
kurumlar; insan ihtiyaçlarının karşılayan birimlerdir Toplumsal kurumlar, toplumun
beslenme,
eğitim, ulaşım, barınma, korunma, sağlık, ekonomi, güvenlik ve ticaret ortak ve
temel ihtiyaçlarını karşılamak için faaliyet
gösterir. Toplumsal yapı ve
ihtiyaçların değişmesiyle toplumsal
kurumlar da değişir (Karaağaçlı, 2021: 61).
5.Türkiye
Ölçeğinde Toplumsal Kurumlar Değişiyor!
Atatürk ve arkadaşlarının önderliğinde Kurtuluş savaşıyla emperyalizme
karşı kazanılmış Türkiye’nin cennet
toprakları ve kaynakları
mülteci statüsündeki kişilere sunuluyor.
Kendine doğal ürünler
olarak yeten ve yetebilecek sayıca birkaç ülkeden olan Türkiye son yıllarda
buğday ve mercimek gibi temel
yiyecek kalemlerini dışarıdan ithal etmek zorunda kalıyor.
6.Mülteci Konusuna Buradan Bakış Irksal ve Dinsel Değildir!
Çok ileri psiko-sosyal ve sosyo-kültürel analizlere ve değerlendirmelere girmeden; mültecilere ırksal ve dinsel
bakışla yaklaşılmadan, örf, adet, gelenek ve yaşam tarzları olarak eğilim gösterildiğinde; Türkiye Coğrafi Kültürüyle uymayan birçok
değişkenin olduğu somutlanmış olur.
Türk kökenli devletlerin
yurttaşları arasında da davranış kalıp
farkları olurken, İslam inancını
benimsemiş ülkelerin bireyleri arasında
da yaşam
ve ibadet etme farklılıkları
vardır. Bu konuda Müslüman ülkeler arasında sadece Türkiye’nin laiklik ilkesini benimsediği dikkate alınınca
ilgili örneklemelerin doğruluk
ve yerindelik nitelikleri artmış
olur.
Bir ülkenin sahip olduğu kaynakların
yabancılara devredildiğinde eş deyişle
onlara sunulduğunda kültürel ve
ekonomik emperyalizmin kolay etkileme ve
istila şekli ortaya
çıkmış olur.
Çünkü kültürel emperyalizmle
mülteciler kendi kültürlerini ve
yaşam tarzlarını o ülkeye
benimsetmek için uğraşırlar.
Çünkü,
emperyalizm, genelde bir ülkenin başka bir ülkenin doğal, fiziki coğrafi,
siyasal ve kültürel kaynaklarını
elde etmesi ve kullanmasıdır.
Emperyalizm, sömürme amaçlıdır. Özelde emperyalizmin kültürel yönlü olanı ise
gelişmiş ülkelerin az gelişmiş ülkeleri kültürel yapısını etkilemeye çalışmasıdır.
Kültürel emperyalizm; kitle
iletişim araçlarıyla, dille, müzikle, sinemayla, mültecilerle
gerçekleşir.
Toplumsal
yapıyı oluşturan kültürel bileşenler, maddi ve manevi kültürler, toplumsal
sınıflar, statü, statüyle bağlaşık roller, gerekli olan sağlık, eğitim, güvenlik
ve eğitim sistemlerinde kendi
tarzlarını dikte için çalışırlar (Karaağaçlı, 2021: 83).
Nitekim bireysel
ve tümelde karşılaşılan
yaşantılar bu savı destekler
ve doğrular niteliktedir.
7.Vargı ve Yargı
Türkiye Cumhuriyetinin temelleri
Atatürk Düşüncesi ve Cumhuriyet’in Kuruluş felsefesidir
(Karaağaçlı, 2024-1). Anılan düşün ve felsefe 101 yıllık geçmişe, birikime,
iklime ve yaklaşıma sahiptir. Şu gezegende
emperyalizme karşı mücadele eden
bağımsızlık ve özgürlük sevdalısı Türk Milleti
ve Türkiye Cumhuriyeti öteden beri
“manda kabul etmez, mandalık niyet
ve girişimiyle de hiçbir ülkeye bakmaz!” ancak;
son yıllarda ülke ayrımsız
toplamda 13.5 milyonu
geçtiği bilinen mültecilerin
Türkiye Topraklarında artık
bir yabancı gibi davranmadıkları, burada misafirlik ahvaliyle
yaşamadıkları sosyolojik, ekonomik
ve kültürel bir gerçekliktir.
· Elbette bu gezegen hepimizin.
· Elbette hepimiz aynı varlıktan yaratılmışız (Veysel, 1978).
· Elbette hiçbir ırkın diğerine bir
üstünlüğü yoktur.
Ancak; Türkiye coğrafyası, Türkiye
Cumhuriyeti vatandaşlarınındır.
İnsani, hukuki, manevi ve
evrensel düşünmeye “evet” ama;
Türkiye bir mülteci deposu da değildir!’
Konuyu
insan hakları bağlamıyla riyakar
ve egolar tavanda gezen tavırlarıyla Avrupa Birliği
ülkeleri mülteci sorununu düzensiz
göç adıyla yaklaşıyor. Oysa sorunu; masumlaştırmadan-ucuzlatmadan, “finansmanı
veririm sen mültecilere bakarsın(!) kurnazlığıyla da bakmadan yaklaşırlarsa; hem
ulusal hem de evrensel ölçekte
bir siyasaya ve
politik karara varmış olurlar.
Çünkü; Mülteci konusu; salt fizik-mekan sağlama konusu değildir.
·
Mülteci
konusu bir sosyolojidir.
·
Mülteci
konusu bir psikolojidir.
·
Mülteci
konusu bir kültürel aşınmadır.
·
Mülteci
konusu bir ekonomidir.
·
Mülteci
konusu kamusal gideri çok bir tüketim kalemidir.
8.Öneriler
Çalışmada
elde edilen bulgular ışığında
aşağıdaki önerilerin mülteci konusu sahasına yansıtılmasında yarar
görülmektedir:
·
Mülteci
konusu düzensiz göçle açıklanacak kadar basite indirgenmemeli, ülkenin
bağımsızlık, özgürlük sembolü fizik
coğrafyası en kıymetli varlık olarak
korunmalıdır.
·
Gezegene ve
insanlığa bela kapitalizmin son versiyonlu yeni özneli
kısa devre yanık liberal kafalı
uygulamalardan vazgeçilmeli, yabancılara
mülk satışları iptal edilmelidir.
·
Futbol
transferlerinde olduğu gibi özel uçaklar güzel
memleketin futbol coğrafyasına inmemeli,
aksine; kaldırılarak mevcut
bonservisleri dövize dayalı uçuk rakamlı futbolcular için bir an önce uçaklar kaldırılmalıdır
(Karaağaçlı, 2024-2).
·
Memlekete
mülteci akını önlemeye yönelik Ulusal, Uluslararası düzenlemeler ve işbirlikleri
artırılmalıdır.
·
Mümkünse
sınır girişleri zorlaştırılırken; çıkışlarda kolaylaştırıcı işlevsel yeni
düzenlemeler yapılmalıdır.
·
Memleketten
çıkışlar insan onuruna yakışır, uluslararası standartlara uygun ve gönüllülük
temelinde sağlanması yollarına
gidilmelidir.
·
Suriye,
Yunanistan, Kırgızistan, Romanya, Ukrayna, Pakistan, Rusya, Nijerya,
Bosna-Hersek, Yemen, Moldova, Belarus, Karadağ, Kosova, Norveç ve Avrupa
Birliği arasında imzalanan “Geri Kabul Anlaşması” uygulamalara aktarılmalıdır.
·
Avrupa
Birliği arasında uzlaşılan bir Mutabakat gereği; Avrupa Birliği ile Geri Kabul
Anlaşması ve Vize Muafiyeti Yol Haritası eş zamanlı olarak yaşama geçirilmelidir (Resmi Gazete, 2014).
Kaynaklar
Karaağaçlı, M. (2021).Eğitimin Sosyolojisi. Ankara:
Bizim Buro Basımevi Yayın Ve Dağıtım
Hizmetleri Sanayi Ve
Tic. Ltd. Şti. ISBN: 978-605-62357-9-5. Bandrol Seri No Aralıkları:620851-6208570.
Karaağaçlı, M. (2024-1). Kamusal Bürokrasinin İdeolojisi; Anayasa ve Cumhuriyetin Kurucu Düşünselidir. Ankara: www.mektepli.gazete.com.tr.
Köşe Yazıları. 28.05.2024
Karaağaçlı, M. (2024-1). Küçülmek
Ayıp, Uçakları indirmek İse Büyüklük Değildir!
Ankara:www.yurtspor.com.tr. Yazarlar. Mustafa Karaağaçlı. 02.06 2024.
Resmî Gazete, (2013). Yabancılar ve Uluslararası
Koruma Kanunu. Kanun
No:6458. Resmi Gazete No:28615.
Veysel,
A. (1978). Beni Hor Görme Gardaşım-Dostlar Beni Hatırlasın. www.Aşık Veysel | Karnaval.com.
_________
İletişim
ve Erişim
Dr. Öğr. Üyesi, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, EBB
Öğr. Üyesi.
e-posta
: mkara@gazi.edu.tr
ORCID
: https://orcid.org/0000-0003-3488-1021
Web
(1): w3.gazi.edu.tr/~mkara
Web (2): https://avesis.gazi.edu.tr/mkara
Web (3):
www.yurtspor.com
Web
(4): www.mektepligazete.tebeşir
Web
(5): www.mektepligazete.bülten
Facebook
(1): Kirizma
Facebook (2): Mustafa Karaağaçlı
Twitter
: M_Karaagacli_
İnstagram : mustafakaraagacli1
Blog :kirizma.blogspot.com