İSKİTLER / SAKALARIN TÜKİYE’DEKİ MİRASLARI


Creative Commons License

Demir N.

4. ULUSLARARASI BALKANLAR, ANADOLU, KAFKASYA ve TÜRKİSTAN COĞRAFYASI SANAT, KÜLTÜR, TARİH ve FOLKLOR KONGRESİ/SANAT ETKİNLİKLERİ, Budapest, Hungary, 24 - 26 September 2024, pp.115-119, (Full Text)

  • Publication Type: Conference Paper / Full Text
  • City: Budapest
  • Country: Hungary
  • Page Numbers: pp.115-119
  • Gazi University Affiliated: Yes

Abstract

Çince Se, Sai, Su, Suse, Sse, Yüe-çi (Saka); Farsça Saka, Yunanca Skythai (İskitler); Asur kaynaklarında Aşguzai, Hititçe Sakas adıyla geçen Sakalar / İskitlerin tarihi, arkeoloji buluntular dikkate alındığında MÖ II. binlere kadar gitmektedir. Ancak onlarla ilgili kaynak son derece yetersizdir. Çoğunlukla rivayetlere dayalı olsa da onlarla ile ilgili bilgilere MÖ VIII. yüzyıldan itibaren ulaşılabilmektedir.

İskitler / Sakaların dili, kültürü, sanatı, gelenek ve görenekleri, yaşayış tarzları, toplum yapısı ile Türk milletinin bir parçası olduğu açıktır. Ancak özellikle batılı bilim adamları, bilim ciddiyetinden uzak bir şekilde onları bazen Fars bazen Rus milletinin içinde arama boşluğuna düşmüşlerdir.

İskitler Dönemi’nin en önemli kaynağı Herodot Tarihi’dir. Helenler Karadeniz kıyılarına koloniler kurmuşlardı. İskitler, Karadeniz kenarlarına gelince Herodot, onlardan kolayca haber almaya başladı. Yazar, öteki halklar başlığı ile sık sık İskitlerden söz etmiştir. Ayrıca çok sayıda arkeolojik kazı yapılmış, İskitler ile ilgili binlerce eşya çıkarılmıştır.

 İskitler, M.Ö XII. yüzyıldan itibaren Hazar Denizi ile Tanrı Dağları arasında geniş bir coğrafyaya hâkim idiler. Saka kelimesi Farsça göçebe sözcüğünün eş anlamlısı olduğu i,ddi,a edilmiştir. Halbuki onların adı Yenisey Nehri’nin eski adı Ana Say (Ana Su, Nehir) sözcüğünden -ka eki ile geliştirilmiş olup “Nehir İnsanları” anlamındadır.

İskitler, M.Ö. VII. yüzyılda Tuna'ya kadar ulaştılar. Daha sonraki zamanlarda topraklarını genişletmeye devam ederek Hindistan'a kadar indiler. Bütün İran'ı ellerine geçirdiler. Böylece Orta Asya'nın büyük bir bölümünde hâkimiyet kurarak bir imparatorluk durumuna geldiler.

İskitlerin bir boyu Kimmerleri takip etmek için   679 ve 675 yıllarında İran’ın kuzey batısına ve Anadolu’ya girmişlerdir. İskitlerin bir bölümü Anadolu’da kalmıştır. Günümüzde hala miiraslarına rastlanmaktadır.

Biz bildirimizde İskitlerin Türkiye’ye gelişlerini, yerleşmelerini ve onlardan kalan mirasları anlatmaya çalışacağız.