Agonistik Çoğulculuk: Kanal İstanbul Projesi Üzerinden Türk Planlama Anlayışına Eleştirel Bir Değerlendirme


Döner E. D.

Kentsel ve Bölgesel Araştırmalar Ağı Sempozyumu, 10 - 12 Eylül 2020, ss.33

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Sayfa Sayıları: ss.33
  • Gazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Demokrasinin işlerliğinden şüphe duyulan, muhalefetin karşıt görüş yerine düşman olarak algılandığı politik bir sistemde hiç kuşkusuz ki planlama alanı da payına düşeni almaktadır. Tüm görüşlerin dikkate alınmadığı toplumlarda planlama kararlarının demokratik olarak alındığı şüphelidir. Buna ek olarak, hükümetin, sadece kamu yararını düşünen tek kurumun kendisi olduğunu iddia ederek toplumda ‘ötekinin’ düşman olarak görünmesine neden olurken, dikte ettiği mekânsal kararları meşru hale getirmektedir. Planlama süreçlerinin demokratik tasarlanmasında rehberlik edebilecek ‘agonistik çoğulculuk’ kavramı da bu nedenlerden dolayı ortaya çıkmıştır. Karşıt görüşleri içeren ve saydam yönetişim süreçlerini savunan kavram planlama süreçlerinin demokratik olmasına katkıda bulunmaktadır. Türkiye için en güncel örnek olan Kanal İstanbul Projesi, yerel planlama süreçleri dışında merkezi yönetimin tepeden inme politikaları ile hayata geçirilmektedir. Bu politikalar insan ilişkilerinde var olan çatışmayı reddederek karşıt görüşlerin varlığını kabul eden demokratik planlama süreçleri ile çelişkiye düşmektedir. Bu çalışma, agonistik çoğulculuk kavramı üzerinden demokratik planlama süreçlerinin ve kurumsal ilişkilerin nasıl olması gerektiğini tartışmayı amaçlamaktadır. Agonistik çoğulculuk ve demokratik planlama süreçleri ile olan ilişkisini tanımlayarak başlayacak bu çalışma, Türkiye’de demokrasiyi göz ardı eden planlama süreçlerini Kanal İstanbul Projesi üzerinden inceleyecektir. Son olarak, süreci tartışmalı projenin agonistik çoğulculuk anlayışı ile sahip olması gereken prensipler önerilecektir.