Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2013
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Özdemir Serhat Gürocak
Danışman: ADNAN MENEVŞE
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:Aşırı aktif mesane (AAM) çocuklarda en sık görülen işeme disfonksiyonudur ve en sık 5?7 yaşları arasında görülür. Bu çocuklarda mesanenin iki ana görevinden biri olan idrar depolama fonksiyonunda problem vardır. AAM?nin miyojenik teorisine göre kasta oluşan moleküler seviyedeki patoloji hastalığın kliniğinin esas sebebidir. Detrüsör kasının kontraksiyonunda muskarinik, relaksasyonunda ise adrenerjik reseptörlerin görevi vardır. Bu yolakların keşfinden sonra AAM?li çocukların tedavisinde 1970?lerden itibaren muskarinik reseptörleri inhibe ederek detrüsör relaksasyonu amaçlanmış ve anti-kolinerjikler kullanılmaya başlanmıştır. Buna rağmen aşırı aktif mesaneli çocukların tedavisinde yoğun olarak başvurulan antikolinerjik tedavinin başarısının literatürde uzun dönemde %70 civarında olduğu tespit edilmiş ve klinik yanıtsız hastalara çeşitli invazif işlemler uygulanmıştır. Bu bağlamda, semptom skoru ile klinik cevabı yanıtlı ve yanıtsız olarak grupladığımız hastalarda gördüğümüz bu farklılığın olası genetik nedenlerini araştırmayı amaçladık. Kolinerjik yolakta ARHGEF10, ROCK2, adrenerjik yolakta ADRB3 ve ilaç metabolizmasında ise CYP3A4 geninin polimorfizmlerinin klinik tabloya etkisini değerlendirdik. Çalışmamızın sonucunda araştırdığımız ARGEF10, ROCK2, ADRB3 ve CYP3A4 genlerinin polimorfizmlerinin birlikte değerlendirildiğinde kliniğe anlamlı bir yansımasını tespit etmedik. Söz konusu genlerden kolinerjik yolaktakilerin polimorfizmlerin klinikte çok ta önemli bir yansımasının olmadığını, eğer varsa da, oluşabilecek negatif bir moleküler etkinin başka yolaklar tarafından telafi edildiğini düşündürmektedir. Diğer yandan adrenerjik yolaktaki ADRB3 geninin polimorfizmi değerlendirildiğinde polimorfik allele sahip hastaların IBBS?nin anlamlı bir şekilde düşmediği ve mesane kapasitelerinin artmadığı tespit edilmiştir. Bu bulgu aşırı aktif mesaneli çocuklarda günümüze kadar ihmal edilmiş olan adrenerjik yolağın yeni bir alternatif yolak olabileceğini düşündürmekte ve klinikte yeni bir medikal tedavi umudunu göz önüne getirmektedir.