Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2010
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Fatma HIZAL
Danışman: YUSUF TAVİL
Özet:AMAÇ: Akut STEMĐ’de trombolitik tedavi sonrasında yetersiz miyokardiyal reperfüzyon mortalite artısı ile iliskilidir. Çalısmamız trombolitik tedavi verilen hastalarda standart elektrokardiyografide fragmente QRS varlığı ile miyokardiyal reperfüzyonun göstergesi olan TMP arasındaki iliskinin değerlendirilmesi ve fQRS’in miyokardiyal reperfüzyon değerlendirilmesinde ek gösterge olarak kullanılıp kullanılmayacağını arastırmayı amaçlamaktadır. YÖNTEM: Mart 2004 –Haziran 2006 yılları arasında Gazi Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri; Koroner Yoğun Bakım Ünitesine ilk kez Akut STEMĐ ile basvuran ve trombolitik tedavi uygulanan toplam 100 hasta dahil edildi ve verileri geriye dönük incelendi. Hastaların demografik özellikleri, rutin laboratuvar parametreleri kaydedildi. Hastaların koroner anjiografi ile es zamanlı (2. gün) standart 12 derivasyonlu EKG kayıtlarına ulasıldı ve fQRS varlığı açısından analiz edildi. Ayrıca hastaların koroner anjiografi görüntüleri değerlendirilip infarkt iliskili arter, infarkt iliskili arter için baslangıç TIMI akım derecesi, baslangıç TMP derecesi kaydedildi. BULGULAR: Hasta grubunun bazal özellikleri incelendiğinde büyük kısmında sigara kullanım öyküsü mevcuttu (%72).Toplam 45 hastada fQRS tesbit edildi. Hastalar fQRS varlığına göre iki gruba ayrılarak gruplar arası karsılastırmalar yapıldı. fQRS tesbit edilen hastalarda ekokardiyografik olarak saptanan sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu, TIMI akım derecesi, TMP derecesi daha düsüktü.(sırasıyla p=0.02, p=0.003, p=0.004). Hastalar miyokardiyal reperfüzyonun yeterli (TMP 3) ve yetersiz olusuna göre de (TMP 2/1/0) iki gruba ayrılarak gruplar arası karsılastırmalar yapıldı. Toplam 34 hastada miyokardiyal perfüzyon yeterli (TMP 3) ve 65 hastada da miyokardiyal reperfüzyon yetersiz (TMP 2/1/0) tesbit edildi. Miyokardiyal reperfüzyonun yetersiz olduğu grupta sigara öyküsü oranı ve PKG oranı istatiksel olarak anlamlı derecede yüksekti (sırasıyla p=0.012, p=0.033). Miyokardiyal reperfüzyonun yetersiz olduğu grupta yeterli olan grupla kıyaslandığında fQRS oranı istatiksel anlamlı olacak sekilde yüksekti (sırasıyla %56.9’a karsın %23.5, p=0.002). Değiskenlerin korelasyon analizi sonucunda fQRS ile ekokardiyografik olarak saptanan sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu arasında güçlü negatif korelasyon mevcuttu (R=-232, p=0.02). fQRS ile TIMI Akım Derecesi ve yeterli TIMI akım (TIMI 3 akım) arasında anlamlı negatif korelasyon saptandı(R=-0.347, p=0.000;R= -0.318, p=0.002). fQRS ile TMP derecesi ve yeterli miyokardiyal perfüzyon (TMP 3) arasında istatiksel olarak anlamlı negatif korelasyon saptandı (R=-0.370, p=0.000;R= -0.318, p=0.001). SONUÇ: Fragmente QRS varlığı trombolitik tedavi uygulanmıs STEMĐ hastalarında yetersiz miyokardiyal reperfüzyon ile iliskilidir ve noninvaziv ve basit bir parametre olarak miyokardiyal reperfüzyonun değerlendirilmesinde ek bir parametre olarak kullanılabilir.