Vital ve devital ağartma yapılmış diş yüzeylerine uygulanan farklı yüzey tedavilerinin tekrar renklenmeye ve çürük yapıcı mikroorganizmaların tutunmasına etkileri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2014

Öğrenci: TANDOĞAN MANGAL

Danışman: SEMİHA HÜLYA ERTEN CAN

Özet:

Bu çalışmanın amacı, ağartma işleminin ardından mine yüzeyine uygulanan çeşitli yüzey tedavi ajanlarının S.mutans ve L.acidophilus tutunmasını ve gıda boyalarıyla oluşabilecek yeniden renklenmeleri önlemedeki etkinliklerinin in vitro olarak araştırılmasıdır. Bu çalışmada çürük, kron harabiyeti, mine çatlağı ya da onarım içermeyen insan keser dişlerinden elde edilmiş 164 kron ya ve mine-dentin kesiti kullanıldı. Örnekler; renklenme grubu (n=80) ve tutunma grubu (n=84) olarak iki ana gruba ayrıldı. Ağartma işlemi 30 dakika süresince, plazma ark ışıkla aktive edilmiş % 35 hidrojen peroksit içeren ağartma jeli ile yapıldı. CPP - ACP, CPP - ACPF, NaF, %1,23 APF, %8 arginin ve kalsiyum karbonat içeren profilaksi patı ile yapıldı. Yüzey tedavilerinin uygulanmasının ardından gıda örnekler gıda boyasına maruz bırakıldı. Renklenme grubundaki örneklerin, renk ölçümleri spektrofotometre yapıldı. Tutunma grubundaki örneklere S.mutans ve L.acidophilus mikroorganizmaları ekildi. 4 saat etüvde bekletilen örnekler gram boyası ile boyanarak mikroskop altında X1000 büyütmede incelendi. Her örneğin 10 ayrı sahasında mikroorganizma hücreleri sayılarak ortalamaları alındı. Elde edilen veriler Mann-Whitney U testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA) ve Tukey testi ile değerlendirildi. Ağartma tedavisinin ardından renklenmeyi önlemede CPPACPF ve APF, S.mutans tutunmasını önlemede APF, L.acidophilus81 tutunmasını önlemede ise çalışmada kullanılan tüm yüzey tedavi ajanlarının değişen derecelerde başarılı oldukları belirlendi. Ağartma tedavisinin ardından, mine yüzeyi hala demineralize haldeyken uygulanan yüzey tedavileri tekrar renklenmeyi, S.mutans ve L.acidophilus tutunmasını önlemektedir. Florür konsantrasyonunun artması etkinliği artırmaktadır. Florür, kalsiyum ve fosfat iyonları yoksunluğu etkinliği önemli derecede azaltmaktadır.