Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2010
Öğrenci: AYLA CİHAN
Danışman: MUSTAFA ARK
Özet:Preeklampsi, maternal ve fetal morbidite ve mortalitenin en önemli nedenlerinden biridir. Bu konuda çok fazla arastırma yapılmasına rağmen hastalığın etiyolojisi belirlenememistir. Plasental bozuklukların hastalığın gelismesinde önemli rol oynadığı kabul edilmektedir. Plasental sinsitiyotrofoblast hücrelerin mikrovilluslarının dökülmesi maternal endotel hücre hasarlarıyla sonuçlanır ve bu durum da hipertansiyon ve proteinüriye neden olur. Mikrovillus dökülmesi, hipoksinin baslattığı plasental apoptozisden kaynaklanmaktadır. Bununla beraber mikrovillus dökülmesinin mekanizması tam olarak anlasılamamıstır. Ezrin-Radiksin-Moesinin üçü de yapısal olarak aktinmembran çapraz bağlayıcı proteinlerle iliskilidir. Bu proteinlerin önemli görevlerinden biri de mikrovillus üretimine aracılık etmesidir. ERM proteinlerinin ekspresyon ve fonksiyonlarındaki herhangi bir bozukluk, preeklampside mikrovillus dökülmesinin görülmesine neden olabilir. Bu nedenle çalısmamızda bu hipotez sınanmıstır. Đmmünohistokimyasal yöntem kullanılarak ERM proteinlerinin plasental lokalizasyonları değerlendirilmistir. Đmmünohistokimyasal çalısmalar, ezrinin plasentanın membranlarında özellikle de sinsitiyotrofoblast hücrelerinde lokalize olduğunu göstermektedir. Đmmünoblotlama yöntemi ile ERM proteinlerinin ekspresyon ve aktivasyonları belirlenmistir. Sonuçlarımız preeklampside ERM protein ekspresyonlarının total homojenatlar ve sitozolik fraksiyonlarda önemli derecede azaldığını göstermektedir. Diğer taraftan, preeklampside mikrovillus membran fraksiyonlarında moesin belirlenememesine rağmen ezrin ve radiksin seviyeleri değismemistir. Bunlara ek olarak preeklamptik plasentalarda ERM aktivasyonuda azalmıstır. Bütün bu bulgular bir arada değerlendirildiğinde, sonuçlarımız ERM proteinlerinin ekspresyon ve aktivasyonlarındaki azalmanın, preeklampside görülen mikrovillus dökülmesine katkısının olabileceğini düsündürmektedir. Eğer ilaç tedavisiyle, azalmıs ERM ekspresyon ve aktivasyonları düzeltilebilirse preeklampsi semptomlarının önlenmesi olasıdır.