Karbapeneme dirençli klebsıella pneumonıae suşlarında plazomisin in vitro duyarlılığının saptanması ve bu suşlarda plazomisin ile meropenem sinerjistik aktivitesinin değerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ZEHRA DEMİRBAŞ

Danışman: MURAT DİZBAY

Özet:

Çalışmamızda Eylül 2012 – Mart 2019 tarihleri arasında çeşitli kliniklerden gönderilen hasta örneklerinden izole edilen elli adet KDKP değerlendirilmiştir. Bu Suşlarda; mevcut ülkemizde kullanımda olan amikasin, gentamisin ve tobramisinin in vitro değerlendirmesi yapılmıştır. Yeni FDA onayı alan plazomisinin in vitro duyarlıkları karşılaştırılmıştır. Günümüzde antimikrobiyal direnç problemi güncel sorunlarımızdan olması göz önünde alınarak yeni aminoglikozid plazomisinin KDKP suşlarında düşük MİK değerleri ile yeni tedavi alternatifi olabileceği gösterilmiştir. İncelenen KDKP suşlarında genotipik yöntem ile en sık OXA 48 saptanmıŞtır bunu 2. sıklıkta NDM takip etmiştir. Bir adet idrar örneğinde KPC üreten suŞ bulunmuştur. Yeni aminoglikozid plazomisinin kazanılmış en sık aminoglikozid direncinden sorumlu AME’ lere karşı etkili olduğu literatürdeki gibi bizim çalışmamızda da gösterilmiştir. En sık AME geni ant(3’)-I olarak bulunmuştur. Bunu takiben 2.sıklıkta aac (6’)-Ib; sonrasında sıklık sırasına göre aac(3’)-IV, aac(3’)-IIa ve aph(3’)-VI geni gelmektedir. Tüm aminoglikozidlere direnç gelişiminden sorumlu 16S metiltransferraz geni 14 adet KDKP suşta değerlendirilmiştir. En sık metiltransferaz geni olarak rmtH ve ikinci sıklıkta npmA saptanmıştır. 20 adet çoğu kan örneğinden izole edilen KDKP suşlarında in vitro G-test yöntemi ile plazomisin ve meropenem kombinasyonunun etkisi değerlendirilmiştir. Bu kombinasyonun %10 sinerjistik olduğu bulunmuştur. Herhangi bir antagonizma saptanmamıştır. Hızlı bakterisidal etkinliği ve düşük MĠK değerleri göz önünde bulundurularak, yüksek riskli hasta grubunda plazomisin KDKP enfeksiyonlarının tedavisinde kombine tedavide kullanılabileceği gösterilmiştir. in vitro yapılan sinerji testlerinin in vivo klinik çalışmalarla desteklemesine ihtiyaç vardır.