Akut Pulmoner Emboli Ciddiyetinġigösteren Belirteçler İle Plazma Alfa Defensin 1 Düzey Arasındak İlişkinin Değerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ADEM ÇELİK

Asıl Danışman (Eş Danışmanlı Tezler İçin): Burak Sezenöz

Danışman: Asife Şahinarslan

Özet:

Pulmoner emboli (PE), ana pulmoner arter ve dallarına çeşitli materyallerin yerleşmesi sonucu meydana gelen hayatı tehdit eden klinik bir tablodur. Klinik pratikte akut PTE‟li hastalarda uygun tedavi yaklaşımını belirlemek için risk sınıflaması yapmak zorunludur. Yüksek riskli hastalarda görülen hemodinamik bozukluk ölüm riskini en fazla arttıran durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Hemodinamik instabilite bulunmayan hastalarda klinik değerlendirme, biyokimyasal belirteçler ve görüntüleme yöntemleri kullanılarak kısa ve uzun dönem prognoz belirlenmektedir.

Alfa defensin 1 farklı kardiyovasküler hastalıklarda pognostik önemi gösterilmiş, proinflamatuvar ve protrombojenik bir biyokimyasal belirteçtir. Daha önce alfa defensin 1 düzeyi ve akut pulmoner emboli arasındaki ilişkiyi gösteren bir çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmamızda acil servise akut PTE tanısı ile başvuran hastalar ile normal sağlıklı gönüllülerde serum alfa defensin 1 düzeylerini karşılaştırmayı ve aynı zamanda akut PTE‟li hastalarda kısa dönem mortalite belirteçleri ile plazma alfa defensin 1 düzeyleri arasındaki korelasyonu incelemeyi amaçladık.

Çalışmamıza 65 akut PTE hastası ve 65 sağlıklı kontrol olgusu dahil edildi. Akut PTE tanısı konan hastalar, başvuru anındaki klinik durum, ekokardiyografik olarak saptanan sağ ventrikül disfonksiyon bulguları varlığı ve kardiyak biyobelirteçler kullanılarak yapılan risk sınıflamasına göre kategorize

81

edildi. Tüm hastaların ve kontrol olguların serum örneklerinde alfa defensin 1 düzeyleri ölçüldü.

Çalışmamızda akut PTE hastaları ve kontrol grubu arasında serum alfa defensin 1 düzeyleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. Ayrıca akut PTE‟li hastalarda kısa dönem mortalite belirteçleriyle serum alfa defensin 1 düzeyleri arasında da anlamlı korelasyon bulunamadı. Benzer şekilde her iki grup arasında cinsiyet ve yaş açısından da anlamlı bir fark saptanmadı. Akut PTE‟li hastalarda kontrol gruba göre hs-troponin T, NT-proBNP, CRP, WBC ve D-dimer değerleri anlamlı olarak yüksek saptanırken; sodyum, trombosit sayısı ve hemoglobin değerleri anlamlı olarak düşük saptandı. Aynı zamanda akut PTE‟li hastalarda kontrol gruba göre sağ kalp boşluk boyutları ve PAB değerleri anlamlı olarak daha yüksek saptanırken; TAPSE ise anlamlı olarak daha düşük saptandı. Ayrıca PTE grubunda RV/LV >1 üzeri saptanan hasta sayısı, kontrol grubuna göre anlamlı bir şekilde daha fazlaydı. Bunun yanında, akut PTE‟li hastalarda serum alfa defensin 1 düzeyleri ile NT-proBNP, hs-troponin T ve D-dimer düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki yoktu. Benzer şekilde; akut PTE‟li hastalarda serum alfa defensin 1 düzeyleri ile klinik skorlama sistemleri (PESİ ve sPESİ skorları) ve erken mortalite risk sınıflamasına göre yapılan gruplar arasında da anlamlı bir ilişki saptanmadı. Ayrıca, HT, DM, KAH, HPL ve kanser tanısı olan hastalarla, olmayan hastalar arasında serum alfa defensin 1 düzeyleri açısından herhangi bir anlamlı ilişki bulunamadı.

Sonuç olarak çalışmamızda, akut PTE‟li hastalarla kontrol grup arasında serum alfa defensin 1 düzeyleri açısından anlamlı bir fark saptanmamıştır. Ayrıca, PTE‟li hastalarda kısa dönem mortalite belirteçleriyle serum alfa defensin 1

düzeyleri arasında da anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. Çalışmamız, akut PTE hastalarında serum alfa defensin 1 düzeylerini inceleyen literatürdeki ilk çalışma olması açısından önem arz etmektedir.

Anahtar Kelimeler: Alfa defensin 1, pulmoner emboli, mortalite belirteçleri