Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2017
Öğrenci: SERKAN KELEŞOĞLU
Danışman: NURDAN KALAYCI ATAY
Özet:21. yüzyılda bütün ülkelerin eğitim sistemlerinin ortak kaygısı yaratıcı düşünen ve inovasyonu yaşama geçirebilen bireyleri yetiştirmektir. Türk eğitim sistemi 2005 yılından itibaren uygulamaya başladığı öğretim programlarında inovasyon kavramını ve yaratıcı düşünme becerisini ön plana çıkarmıştır. Yaratıcı düşünme becerisi bütün öğretim programlarında geliştirilmesi beklenen sekiz temel beceriden birisidir. "Yaratıcı Düşünme" ve "Düşünme Eğitimi" dersleri seçmeli dersler olarak ilk ve ortaokul programlarında yer almıştır. "Teknoloji ve Tasarım" dersi inovasyon odaklı olarak yapılandırılmıştır. Eğitim sisteminde bu inovasyonlar yaşanırken sistemin en önemli paydaşlarından biri olan öğretmenlerin bu değişime ayak uydurabilmeleri için gerekli hizmet öncesi ve hizmet içi eğitim durumlarının incelenmesi ve varsa belirlenen eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir. Bu araştırmanın amacı; öğretmen yetiştirme programlarında yaratıcılık, yaratıcı düşünme ve inovasyon kavramlarını analiz etmek, eğitim sistemlerinde bu kavramlarla ilgili hedef ve uygulamaları tartışmak, farklı paydaşların bu konudaki görüşleri saptamak, bulgular doğrultusunda yaratıcı düşünme ve inovasyon eğitim programı tasarlamak, denemek ve değerlendirmektir. Bu araştırma öğretmen adaylarının yaratıcı ve inovatif düşünme becerilerinin geliştirilmesi ve öğretmenlerin yetiştirecekleri yaratıcı ve inovatif düşünen bireylerin ekonomik alanda rekabet edebilir gelişmiş bir Türkiye'nin gereksinim duyduğu insan gücünün karşılaması açısından önemlidir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre öğretmenler ve öğrenciler inovasyon kavramını, kavram ile ilişkili sözcüklerle tanımlarken öğretmen adaylarının büyük çoğunluğu kavramın anlamını bilmemektedir. Öğretmenler ve öğrenciler yaratıcılık kavramını benzer sözcükler ile tanımlamaktadırlar. Öğretmen adayları farklı olarak yaratıcılık kavramını "özgünlük" olarak da ifade etmektedirler. Yaratıcılık ve inovasyon kavramının tanımlanmasında benzer sözcüklerin kullanılması bu iki kavramın aynı kavramlar olarak algılandığını göstermektedir. Özellikle sayısal branş öğretmenleri her iki kavramı da "problem çözme" olarak tanımlamaktadırlar. Öğretmen, öğrenci ve öğretmen adayları "gerekli eğitimlerle her birey yaratıcı düşünebilir" görüşüne sahiptirler. Öğretmenlerin ve öğrencilerin çoğu öğretmenlik mesleğinde yaratıcı düşünmenin gerekli olduğu ifade etmelerine rağmen bazı öğretmenler ve öğrenciler, öğretim programına bağlı kalındığı için öğretmenlik mesleğinde yaratıcı düşünmenin zorunlu olmadığını belirtmişlerdir. Alt SED okullarda öğrenim gören öğrencilerin çoğu, öğretmenlerinin yaratıcı düşünme becerisini geliştiren yöntem ve teknikleri uyguladıklarını ifade ederken sırasıyla bu oran orta ve üst SED'de düşmektedir. Öğretmen yanıtları da bu bulguyu desteklemektedir. Öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının çoğu, öğretmen yetiştirme programlarında yalnızca teorik ve ezbere dayalı bir eğitim olduğu için yaratıcı düşünme becerilerine herhangi bir katkısı olmadığını belirtmişlerdir. Araştırmanın deneysel işlemi sonucunda Torrance Yaratıcı Düşünme Şekil Testi ve Yaratıcı Ürün Değerlendirme ön-son test ortalamaları arasında deney ve kontrol grubu arasında deney grubu lehine anlamlı fark saptanmıştır. Bu anlamlı fark odak grup görüşmesi sırasında öğretmen adaylarının görüşleri ile de desteklenmektedir. Öğretmen adayları günlüklerinin analizi sonucunda; yaratıcılık uygulamalarında ilk haftalarda zorlandıklarını ancak haftalar ilerledikçe kendilerini daha rahat hissettikleri; sınıf ortamını, yaratıcılıklarını destekleyici bir ortam olarak değerlendirdikleri; derslerde ortaya koydukları ürünleri yaratıcı olarak değerlendirmedikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda; ihtiyaç analizine dayalı olarak tasarlanan Yaratıcı Düşünme ve İnovasyon Eğitim Programının başarılı olduğu saptanmıştır. Bu eğitim programının tüm öğretmen yetiştirme programlarında ders olarak yer alması önerilmektedir. Ancak tek başına bir ders olarak programlarda yer alması yaratıcı düşünen ve inovasyon kültürünü edinmiş öğretmenler yetiştirilmesi için yeterli olmayacaktır. Eğitim fakülteleri ile MEB okulları arasındaki bağlantının güçlendirilmesi ve öğretim programlarının hedefleri ile öğretmen eğitimi programlarının hedeflerinin paralelliği sağlanması gerekmektedir. Öğretmen yetiştirme programlarında tüm derslerde öğretmen adaylarının yaratıcı düşünme becerisinin gelişiminin desteklenmesi için ezberci, kuramsal bilgi aktarımından uzak durulmalıdır.