İdiyopatik İntrakraniyal Hipertansiyonu Olan Hastalarda Klinik Özellikler, Laboratuvar Bulguları ve Radyolojik İncelemeler


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: YUSUF SAVRUN

Danışman: Hale Zeynep Batur Çağlayan

Özet:

İdiyopatik intrakraniyal hipertansiyon, doğurganlık çağındaki kadınlarda altta yatan yapısal bir lezyon olmadan kafa içi basınç artışı ile karakterize nadir bir hastalıktır. Hastalar kafa içi basınç artışı semptomları ile başvururlar. En sık görülen semptomu baş ağrısıdır. Bunun dışında, tinnitus, bulantı, görme kayıpları görülebilir. Obezite en önemli risk faktörüdür. Obezitenin toplumda daha sık görülmesi ile hastalığın görülme sıklığı da artmıştır. Kalıcı görme kaybına neden olduğndan erken tanı ve tedavisi önemlidir. Çalışmamızda Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji-Nörooftalmoloji polikliniğine başvuran hastalardan 91 tanesi incelenmiştir. Olguların demografik, klinik özellikleri, lomber ponksiyon açılış basınçları, hemogram, serum ve BOS biyokimyasal parametreleri ile MR görüntülemeleri incelenmiştir. Hastaların 87’si (%95,6) kadın idi. Büyük çoğunluğu obez ve vücut kitle indeksi 30 kg/m2 üzerinde idi. En sık semptom baş ağrısı, en az görülen semptom çift görme idi. Sadece %6,6 hastada papil ödem yoktu. Vitamin B12, folat ve vitamin D düzeyleri eksik olma eğiliminde idi. Hastaların %21’i anemik idi. Hastaların BOS ve serum biyokimya değerleri normal sınırlarda idi. Hastaların %70,8’inde optik sinirde tortiyöz görünüm, %95,9’unda parsiyel empty sella ya da empty sella görünümü vardı. Sonuç olarak çalışmamız Türk popülasyonundaki İİH’lu hastaların sosyodemografik, klinik, laboratuvar ve MR görüntüleme özelliklerini ortaya koyan bir çalışmadır. Hastaların lomber ponksiyon açılış basınçları ve vücut kitle indeksine göre pitüiter bez yüksekliği, perioptik subaraknoid mesafe ve optik sinir kılıf kalınlığı incelendiğinde anlamlı bir fark izlenmemiştir. Lomber ponksiyon açılış basıncı ile MR parametreleri arasında bir korelasyon saptanmamıştır. Vücut kitle indeksi ile serum biyokimya, BOS biyokimya ve MR görüntülemeleri karşılaştırıldığında anlamlı bir fark saptanmamıştır.