MULTİPL SKLEROZ HASTALARINDA KİNEZYOFOBİ VARLIĞININ DEĞERLENDiRİLMESi; KİNEZYOFOBiNiN FiZiKSEL AKTiViTE, FONKSiYONEL DURUM, YAŞAM KALİTESİ VE DEPRESYON ÜZERİNE ETKİSİ


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON ANABİLİM DALI, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: DR. BİLGE NUR KILINÇ

Danışman: Jale Meray

Özet:

Bu çalıĢmadaki amaç; Multipl Skleroz hastalarında kinezyofobi varlığının değerlendirilmesi, kinezyofobinin fiziksel aktivitite, fonksiyonel durum, yaĢam kalitesi ve depresyon üzerine etkisini araĢtırmaktı.

ÇalıĢmaya 18-65 yaĢ aralığında 45 hasta ve 45 sağlıklı kontrol grubu olmak üzere toplam 90 kiĢi dahil edildi. Tüm katılımcıların demografik verileri, kaydedildi. Her iki gruba Tampa Kinezyofobi Ölçeği (TKÖ) (Tampa Scale of Kinesiophobia), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) (Beck Depression Inventory), YaĢam Kalitesi Ölçeği Kisa Form-36 (SF-36), Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi Kısa Form (UFAA) (International Physical Activity Questionnaire-short form, IPAQ-SF), Multipl Skleroz grubuna ek olarak Fonksiyonel Ambulasyon Sınıflaması (FAS), Fonksiyonel Bağımsızlık Ölçeği (FBÖ) (Functional Independence Measure, FIM), GeniĢletilmiĢ Özürlülük Durum Ölçeği (Kurtzke Expanded Disability Status Scale, EDSS) uygulandı.

Gruplar arasında, kinezyofobi varlığı ve skorunun dağılımı açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı. Hastalarda kontrollere göre kinezyofobi görülme sıklığı ve Ģiddeti daha yüksek bulundu (p<0.001). Hastalarda kinezyofobi ile cinsiyet, VKĠ, meslek, eğitim durumu, MS tipi, tonus ve FAS sınıflaması arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0,05). Evli hastaların bekarlara göre daha yüksek kinezyofobi seviyelerine sahip olduğu izlendi (p<0,05). Kontrol grubunda kinezyofobi ile cinsiyet, meslek, medeni hal ve eğitim durumu arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0,05).

118

Kontrollerde kinezyofobi ile VKĠ arasında istatistiksel olarak anlamlı fark izlendi. VKĠ arttıkça kinezyofobi düzeyinin arttığı izlendi (p<0,05). Hastalarda kinezyofobi ile hastalık süresi, UFAA düzeyi ve FBÖ biliĢsel skor arasında istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon bulunmadı (p>0,05). Kinezyofobi ile yaĢ, semptom baĢlangıç yaĢı, EDSS skoru ve BDÖ skoru arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif yönde zayıf bir korelasyon bulundu. Kinezyofobi ile genel sağlık algısı arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif yönde orta derecede bir korelasyon olduğu tespit edilirken, FBÖ toplam skor, FBÖ motor skor, SF-36 fiziksel komponent ve mental komponent arasında anlamlı negatif yönde zayıf bir korelasyon bulundu (p<0,05). Kontrol grubunda kinezyofobi ile yaĢ, BDÖ skoru, UFAA skoru ve SF-36 mental komponent arasında istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon saptanmadı (p>0,05). Kinezyofobi ile SF-36 fiziksel komponent arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif yönde zayıf bir korelasyon bulundu (p<0,05).

ÇalıĢmamızda tüm katılımcılar üzerinden yapılan çok değiĢkenli regresyon analizi sonucunda; MS hastası olmak, yüksek VKI ve depresyon varlığı yüksek kinezyofobi düzeyleri açısından önemli risk faktörleri olarak karĢımıza çıktı.

Anahtar kelimeler: Multipl skleroz, kinezyofobi, hareket korkusu, fiziksel aktivite, fonksiyonel durum, yaĢam kalitesi, depresyon