Yaşlı hastada sepsis/septik şok: Etken, seyir, prognoz ve mortalite


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2016

Öğrenci: BURCU BİLALOĞLU CANDEMİR

Danışman: ŞAHENDER GÜLBİN AYGENCEL BIKMAZ

Özet:

Günümüzde, yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte sepsis/septik şok gibi YBÜ'de izlenmesi gereken durumlar artmaktadır. Sepsis/septik şok gelişen hastaların yarıdan fazlasını ≥ 65 yaş hastalar oluşturmaktadır. Genel populasyonda ağır sepsis insidansının 1000'de 2,4- 3,0 olduğu ve bu oranın 85 yaş ve üzeri hastalarda 1000'de 26,2 'ye çıktığı saptanmıştır. Ayrıca yaşlı hastalarda pulmoner veya genitoüriner sistem enfeksiyonları ve gram negatif etkenlere bağlı sepsis daha sık görülmektedir. Yaşlı hastalarda sepsisin insidans, prognoz ve mortalitesi ile ilişkili çalışmalar çok azdır veya genel çalışmalarda subgrup analizleri şeklindedir. Yaşın sepsis riski ve prognozu üzerine etkisinin bilinmesinin hastaların triyajında, tedavi kararının verilmesinde ve prognozun tartışılmasında yol gösterici olacağı düşünülmektedir. Bu çalışma ile yaşlı hastalarda sepsisin klinik özelliklerinin, prognozunun ve mortalitesinin belirlenmesi, mortaliteye etki eden faktörlerin ortaya konulması amaçlanmıştır. Çalışmaya Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım Ünitesi'nde 1 Ocak 2010 - 31 Aralık 2013 tarihleri arasında yatan, yatışta veya takipte ağır sepsis/septik şok tanısı alan ve yaşı 65 yaş ve üstü olan toplam 200 hasta alınmıştır. Çalışmamızda sepsis/septik şok ilişkili mortalite oranı % 61,5 saptanmıştır. 65-79 yaş arasındaki hastalarla, ≥ 80 yaş hastalar arasında yoğun bakım mortalitesi açısından anlamlı fark saptanmamıştır. Bu çalışmada 65 yaş öncesi ve sonrası hasta gruplarında sepsis/septik şok mortalitesini karşılaştırılmadığından net bir yorum yapamamakla birlikte; yaşlı ve çok yaşlı grupta mortalite açısından 87 fark olmadığı gösterilmiştir. Ayrıca diğer çalışmalarla benzer şekilde yaşlılarda en fazla pulmoner ve üriner sistem enfeksiyonu ve en sık gram negatif etkenlerin görüldüğü saptanmıştır. Giriş SOFA skoru, girişte IMV ihtiyacı olması ve ybü takibinde renal yetmezlik gelişmesi mortaliteyi artıran risk faktörleri olarak bulunmuştur. Hastanın yoğun bakım takibinde oral besleniyor olabilmesi ise mortaliteyi azaltmıştır.