Basınçlı döküm sektöründe iş sağlığı ve güvenliği


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Öğrenci: SEVİNÇ ZAFER MUTLU

Danışman: FERHAT GÜL

Özet:

İş sağlığı ve güvenliğinin önemi, iş kazalarının ve meslek hastalıklarının verdiği zararlardan korunma çabaları sürecinde artmıştır. İş kazaları ve meslek hastalıkları birçok çalışanın hastalanmasına, yaralanmasına, sakat kalmasına ve hatta hayatlarını kaybetmesine yol açmaktadır. Bu çalışmada, basınçlı döküm alanında faaliyet gösteren 10 farklı firmanın 2011-2016 yılları arasında meydana gelen iş kazaları incelenmiştir. Firmalar basınçlı döküm alanında faaliyet gösteren ve iş sağlığı ve güvenliği kurallarını uygulamayı ilke edinmiş firmalar arasından seçilmiştir. Yaşanan iş kazalarının çeşitleri, kaza sıklık oranları firmalar bazında sayısal veriler halinde incelenmiş olup bu kazaların nedenlerine ilişkin; çalışanların eğitim düzeyleri, bu sektörde çalışma kıdem süreleri, çalışanların yaş aralıkları ve iş kazası geçirip geçirmeme durumları incelenmiştir. Kaza nedenlerinin çalışanların o işte çalıştıkları kıdem yılı, yaş aralığı ve eğitim düzeyleri ile doğrudan ilişkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. En sık karşılaşılan kazalar; El kol sıkışması, yanıklar, buhar patlaması, anahtar (switch) hatası, çapak batması ve kas iskelet yaralanmaları olarak görülmüştür. Basınçlı döküm sektörü, iş sağlığı ve güvenliği açısından tehlikeli işler sınıfında yer alıyor olmasından ve bu alanda gerçekleşen kazaların verdiği zararın şiddetinin yüksek olmasından dolayı çalışanlar işletme içerisinde ilk etapta daha az tehlikeli işlerde çalıştırılmalı, çalışanın iş güvenliği bilincinin oluştuğundan ve güvenli davranışlar sergilediğinden emin olunduktan sonra basınçlı döküm işinde çalışabilir onayı verilmelidir. Meydana gelen iş kazalarının yıllara göre istatistiki verileri ki-kare' analiz yöntemi kullanılarak tespit edilmiş ve yaşanan kazaların azaltılmasına ve yaşanması kaçınılmaz kazaların vereceği zararın şiddetinin azaltılmasına yönelik sonuçlar ve çözüm önerileri sunulmuştur