Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2014
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Yusuf Günaydın
Danışman: MUSTAFA BENEKLİ
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:DBBHL, en sık görülen NHL alttipidir. Agresif bir hastalıktır. Tedavi edilmediği takdirde yaşam süresi kısadır. Bununla birlikte, sistemik kemoterapi ile kür sağlanmaktadır. Kombinasyon kemoterapileri ile tedavi uzun yıllardır başarılı bir şekilde uygulanmaktadır. Bu tedaviler ile hastalıksız ve genel sağkalım oranlarını belirleyen önemli prognostik faktörler bulunmaktadır. Bu faktörler üzerinden oluşturulan prognostik indeksler, hem tedavi seçiminde hem de yeni tedavi modaliteleri gelişiminde kullanılmaktadır. Son yıllarda, bu kombinasyon tedavilerine rituksimab eklenmesinin, hem hastalıksız sağkalım hem de genel sağkalım üzerine olumlu etkisi gösterilmiştir. Rituksimab'ın kullanıma girmesi sonrası prognostik indekslerin kullanılabilirliği sorgulanır olmuştur. Yapılan çalışmalarda, farklı sınıflandırma ile oluşturulan R-İPİ indeksinin daha basit yapıda ve prognozun belirlenmesinde daha iyi olduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte, standart İPİ'den daha iyi olmadığını gösteren çalışmalar da mevcuttur. Bu çalışmanın amacı, rituksimab kullanan hastalarda standart İPİ ile R-İPİ'nin karşılaştırılmasıdır. Retrospektif olarak hasta dosyaları tarandı. Hastaların klinikopatolojik özellikleri, aldığı tedaviler ve prognostik faktörler kaydedildi. Hem standart İPİ, hem de R-İPİ'ye göre yanıt, progresyonsuz ve genel sağkalım oranları hesaplandı. Çalışmaya, CHOP benzeri kemoterapi rejimi ile birlikte rituksimab alan 148 hasta dahil edildi. Yanıt oranı ve OS açısından her iki indeks te hastaları iyi bir şekilde ayrıştırırken, PFS için R-İPİ'nin daha iyi gruplama sağladığı görüldü. 49 R-İPİ'nin, yanıt ve genel sağkalım belirlenmesinde standart İPİ kadar kullanışlı olduğu bulunmuştur. Progresyonsuz sağkalım için ise daha kullanışlıdır. Standart İPİ'ye göre daha basit oluşu da avantaj sağlamaktadır. Bu bilginin desteklenmesi için daha fazla hasta sayısı bulunan çalışmalara ihtiyaç vardır.