Küçük hücreli dışı akciğer kanserli olgularda 6. TNM ve 7. TNM evrelemesinin prognostik olarak karşılaştırılması


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2012

Öğrenci: GÜLSÜM SİBEL KAYALI

Danışman: AHMET SELİM YURDAKUL

Özet:

Akciğer kanseri mortalite ve insidans açısından dünyada en başta gelen malignitedir. Akciğer kanserinde TNM sınıflandırması tedavi yönteminin değerlendirmesinde, cerrahi tedavi seçiminde, prognozun belirlenmesi açısından çok önemlidir. Akciğer kanserinde evreleme çalışmaları yıllar içinde farklılıklar göstermiştir. 1997 yılında revize edilen uluslararası evreleme sisteminin geliştirilmesi ve tekrar düzenlenmesi için Uluslararası Akciğer Kanseri Çalışma Örgütü (IASLC: International Association for the Study of Lung Cancer) Akciğer Kanseri Evrelemesi Projesi adı altında bir proje gerçekleştirdi. IASLC tarafından önerilen TNM evrelendirmesinde T ve M tanımlayıcılarında düzenlemeler yapılmış olup, N tanımlayıcısında bir değişiklik yapılmadı. Biz çalışmamızda 2000-2011 yılları arasında kliniğimizde KHDAK tanısı ile takip edilen olguları klinik ve patolojik olarak hem 6. TNM evrelemesine göre hem de 2009 da yayınlanmış olan revizyon modeline (7. TNM) göre evreleyerek prognostik açıdan farklılık olup olmadığını araştırmayı amaçladık. Ayrıca hastalar yaş, cinsiyet, sigara içip içmedikleri, histopatolojik tanı, uygulanan tedavi yöntemleri (cerrahi, KT, RT, eş zamanlı veya ardışık kemoradyoterapi, destek tedavisi), klinik evreleme yöntemleri (klasik evreleme yöntemleri (Toraks BT, Abdominal USG veya Abdominal BT, Kemik sintigrafisi, Kranial MR) veya PET BT ve Kranial MR), yaşam süresi (tanı anından eksitus olana veya son başvuru tarihine kadar geçen süre), eksitus durumu açısından araştırıldı. Çalışma, yaşları 29 ile 87 arasında değişmekte olan; 446 sı (%89.2) erkek ve 54 ü (%10.8) kadın olmak üzere toplam 500 olgu üzerinde yapılmıştır. Olguların ortalama yaşı 61.65±10.28 dir. T tanımlayıcısı tümör boyutu için yapılan değerlendirmede 7. TNM sistemine göre T1 tümörler T1a (≤2 cm), T1b (>2-≤3 cm) olarak, T2 tümörler T2a (>3-≤5 cm) T2b (>5-≤7 cm), T3- T2c (>7 cm), T3 (diğer) olarak ayrıldı. T1a ile T1b (p= 0.485), T1b ile T2a (p= 0.331), T2a ile T2b (p= 0.875), T2b ile T2c (p= 0.759), T2c ile T3 (diğer) (p= 0.500) arasında sağkalım açısından istatistiksel olarak fark saptanmadı. Tümör boyutu harici T tanımlayıcısı değerlendirmek için 6. TNM sistemine göre T3, T4- aynı lobda nodül, T4- diğer nedenler, T4- plevral yayılım, M1- aynı akciğer farklı lobda satellit nodül olarak olgular ayrıldı. T3 ile aynı lobda nodül nedeni ile T4 arasında (p= 0.683), diğer nedenlere bağlı T4 ile aynı lobda nodül nedeni ile T4 arasında (p= 0.615) istatistiksel olarak fark bulunmaz iken plevral yayılım nedeni ile T4 ve diğer nedenlere bağlı T4 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (p= 0.002). 7. klinik TNM sınıflamasına göre tümör boyutu harici çalışmaya alınan T3-diğer nedenler, T3-aynı lobda satellit nodül, T4-diğer nedenler, T4-aynı akciğer farklı lobda satellit nodül, M1a-plevral yayılım kıyaslamasına bakıldığında ise aynı lobda satellit nodül nedeni ile T3 olan olgularla diğer nedenlere bağlı T3 olgular arasında (p= 0.903), diğer nedenlere bağlı T4 olan olgularla aynı lobda satellit nodül nedeni ile T3 olan olgular arasında (p= 0.811), aynı akciğer farklı lobda satellit nodül nedeni ile T4 olan olgularla diğer nedenlere bağlı T4 olgular arasında (p= 0.320) sağkalım açısından istatistiksel olarak fark saptanmadı Plevral yayılım nedeni ile M1a olgular ile diğer nedenlere bağlı T4 olgular arasında istatistiksel olarak fark gözlendi (p= 0.002). 6. klinik TNM sınıflamasında M evrelemesinde M0, M1 (aynı akciğer farklı lobda nodül), M1 (diğer) kıyaslandı. Aynı akciğer farklı lobda nodül nedeni ile M1 olgular ile M0 ve diğer nedenlere bağlı M1 olgular arasında sağkalım açısından istatistiksel olarak fark saptanmadı (p= 0.06, p= 0.195). 7. klinik TNM sınıflamasında M evrelemesinde yapılan değişiklikleri değerlendirmek için T4M0 ve herhangi bir N, M1a (plevral yayılım), M1a (karşı akciğer), M1b (uzak metastaz) olgular kıyaslandı. T4M0 ve herhangi bir N ile plevral yayılım nedeni ile M1a olgular arasında sağ kalım açısından anlamlı fark saptanırken (p= 0.02), plevral yayılım nedeni ile M1a olgular ile karşı akciğerde nodül nedeni ile M1a olgular arasında sağkalım açısından fark saptanmadı (p= 0.495). M1b olgular ile M1a olgular arasında ise sağkalım açısından fark saptanmadı (p= 0.385, p= 0.968). 7. klinik TNM sınıflamasında evre kıyaslamasında evre 1A ile 1B arasında ve 1B ile 2A arasında fark bulunmadı (p= 0.408, p= 0.75). Evre 3B ile 4 arasında anlamlı fark saptandı (p= 0.000). Sonuç olarak çalışmamızda tümör boyutu açısından değerlendirilen olgular arasında sağkalım açısından istatistiksel olarak fark saptanmadı. Aynı lobda satellit nodüllerde sağkalım süresinin T4 grubundan daha uzun olması nedeni ile T3 ve plevral yayılımı olan hastaların sağkalım sürelerinin daha kısa olması nedeni ile M1a olarak değerlendirilmesi daha uygundur. 7. TNM evreleme sisteminde evre 1, 2 ve 3A da yaşam sürelerinin farklı olmamasının, sadece evre 3B ve 4 de yaşam sürelerinin istatistiksel olarak daha kısa olmasının evre 1, 2 ve 3A da olgu sayılarının az olmasına bağlı olduğu düşünüldü.