Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2014
Öğrenci: NAZMİYE MERVE DALKILIÇ
Danışman: HACER ELİF DAĞLIOĞLU
Özet:Bu araştırma, okul öncesi eğitime devam çocukların kişiler arası problem çözme becerileri ile sosyal duygusal uyumlarının karşılaştırılması amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2011-2012 eğitim-öğretim yılı Erzurum İli merkez ilçelerindeki 12 okulda bulunan 60-72 aylık 147 çocuk oluşturmuştur. Çalışmada, Okul Öncesi Kişiler Arası Problem Çözme Testi (OKPÇ) (Dinçer, 1995) ve Güven ve arkadaşlarının (2004) geliştirdiği Marmara Sosyal Duygusal Uyum Ölçeği nin Işık tarafından 6072 aylık çocuklar için uyarlanan formu kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizinde, çocukların kişiler arası problem çözme becerileri ile sosyal duygusal uyumları arasındaki ilişkinin incelenmesi için Sperman Sıra Korelasyonu kullanılmıştır. Çocuğun cinsiyeti, çocuğun kardeşinin olup olmama durumu, annenin mesleki durumu, öğretmenin mezun olduğu okul, öğretmenin çalıştığı kurum, öğretmenin kişiler arası problem çözme becerileri ve sosyal uyum düzeyleri ile ilgili hizmet içi eğitim alma durumunun, OKPÇ Becerileri ve Sosyal-Duygusal Uyumları ile ilişkisine, Mann Whitney U Test ile bakılmıştır. Çocuğun kardeş sayısı, çocuğun okul öncesi eğitim alma süresi, anne babanın sosyoekonomik durumu, annenin öğrenim düzeyi, babanın öğrenim düzeyi, öğretmenin yaşı, öğretmenin mesleki kıdemi, öğretmenin bulunduğu kurumdaki mesleki kıdemi, öğretmenin sınıfındaki çocuk sayısının, OKPÇ Becerileri ve Sosyal-Duygusal Uyumları arasındaki farklar ise Kruskal-Wallis H Test ile analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, çocukların kişiler arası problem çözme becerileri ile sosyal duygusal uyumları arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (p>0,05). Ayrıca Marmara Sosyal Duygusal Uyum Ölçeği ile anne-baba-çocuk ve öğretmen ile ilgili özellikler arasında da anlamlı farklılıklar olmadığı saptanmıştır (p>0,05). Sonuç olarak çocukların, anne babalarının ve öğretmenlerinin bazı demografik özelliklerinin, çocukların kişiler arası problem durumlarına çözümler bulmada etkili oldukları ve çocukların kişiler arası problem çözme becerileri ile sosyal duygusal uyumları arasında farkın olmadığı söylenebilir.