Çocuklarda radyasyonsuz RIRS'ın (retrograde intrarenal surgery) etkinliği ve başarıyı etkileyen faktörler


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2017

Öğrenci: ENDER CEM BULUT

Danışman: SÜLEYMAN YEŞİL

Özet:

Pediatrik hasta populasyonunda, üriner taşlar için mevcut tedavi seçenekleri arasında ESWL, perkütan nefrolitotomi ve üreteroskopik işlemler yer almaktadır. Literatürde intrarenal taşların üreteroskopik tedavisine ilişkin veriler sınırlıdır. İntrarenal taşların endoskopik tedavi modalitelerinden en önemlisi olan RIRS (Retrograd Intrarenal Surgery), rutin olarak bazı aşamalarında floroskopi kullanılan bir yöntemdir. Çalışmamızda kliniğimizde rutin olarak floroskopi kullanılmadan (radiation- free) uyguladığımız RIRS ile ilgili deneyimlerimizi inceledik. Bu çalışmada incelediğimiz yaş grupları arasında sonuçların farklılık gösterip göstermediğini , kendi sonuçlarımız ile az sayıdaki diğer çalışmaların sonuçları ile arasındaki farkı ve floroskopinin bu yöntemdeki gerekliliğini, operasyon ve taş kırma sürelerini incelediğimiz faktörlerin nasıl etkilediğini , cerrahi başarıyı etkileyen faktörlerin neler olduğunu ve nasıl etkilediklerini değerlendirmeyi amaçladık. Ağustos 2013 ile Ocak 2017 tarihleri arasında kliniğimizde intrarenal taşları için RIRS uyguladığımız 52 pediatrik hastayı (<18yaş) retrospektif olarak inceledik. Yaş ortalaması 7,6 (1-17) olan tüm hasta grubu, okul öncesi yaş grubu (0-5yaş), okul çağı yaş grubu (6-10yaş) ve adolesan yaş grubu olmak üzere üç ayrı gruba ayrıldı. Tüm hasta grubunun yaş ,cinsiyet , taşın bulunduğu taraf ve lokalizasyon, taşın kimyasal yapısı, boyutu, preoperatif uygulanan görüntüleme yöntemi, operasyon ve taş kırma süreleri, preoperatif J stent takımı ve intraoperatif UAS (ureteral access sheat) uygulanması, cerrahi başarı durumu verileri değerlendirildi. Üç grubun bu verilerle ilgili aralarında fark olup olmadığı incelendi. Operasyon ve taş kırma süreleri ve bunları etkileyen faktörler değerlendirildi. Cerrahi başarı 3mm ve üstünde rezidü kalmaması olarak belirlendi. Hastaların taşsızlık oranları işlemden 1 ay sonra çekilen üriner sistem ultrasonu veya spiral opaksız taş tomografisi ile değerlendirildi. Ortalama yaş 7,6 olan toplam 52 hastaya (26 erkek/ 26 kadın) RIRS uygulandı. Ortalama taş boyutu 10,2mm (4-27) idi. Ortalama operasyon süresi 37,3 dk (25-70) iken ortalama taş kırma süresi 25,3 dk (10-45) idi. Cerrahi başarı oranı %73,1 olarak hesaplandı. Hastaların %32,3 üne preoperatif J stent takılırken, %42,3‟üne intraoperatif UAS (ureteral access sheat) uygulandı. Hastaların hiçbirinde herhangi bir komplikasyon tespit edilmedi. Yaş, taş boyutu, taraf, lokalizasyon, preoperatif J stent takılması ve UAS uygulanması faktörlerinin cerrahi başarıya olan etkileri incelenmiş; sadece taş boyutu ile cerrahi başarı arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Operasyon ve taş kırma süresini etkileyen faktörler incelenmiş. Korelasyon analizi ile peoperatif J stent takılmasının, UAS uygulamasının operasyon süresini kısalttığı, taş boyutunun büyüdükçe operasyon süresinin uzadığı görülmüştür. Yine UAS uygulananlarda taş kırma süresinin kısaldığı, taş boyutu artıkça bu sürenin uzadığı görülmüştür. Fleksibıl üreterorenoskopi pediatrik hasta populasyonunda intrarenal taşların tedavisinde güvenli ve etkili bir yöntemdir. Bu yöntemde tecrübenin artmasıyla floroskopi kullanmadan da benzer sonuçlar elde edilebilir. Fleksibıl üreterorenoskopi yüksek taşsızlık oranları ve düşük komplikasyon oranları ile orta boy taşlar için kurumumuzda ilk basamak tedavi olarak yerini almıştır.