İdiyopatik Erken Puberteli Ergenlerin Beslenme Durumları, Antropometrik Ölçümleri ve Bazı Biyokimyasal Bulgularının Değerlendirilmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2015

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Hatice Aslı Bayraktar

Danışman: EDA KÖKSAL

Özet:

Bu çalışma 5-13 yaş aralığındaki kızlarda idiyopatik santral erken puberte tanısı alan 32 birey ile 30 sağlıklı bireyin katılımıyla, beslenme ile idiyopatik santral erken pubete arasındaki ilişkinin incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Bireylerin genel özellikleri anket formu, beslenme durumu besin tüketim sıklığı ve 3 günlük besin tüketim kaydı yöntemi ile belirlenmiştir. Bireylerin antropometrik ölçümleri alınmış, biyoelektrik impedans analiz yöntemi ile vücut analizi yapılmış, bazı biyokimyasal parametreleri incelenmiş ve fiziksel aktivite durumları belirlenmiştir. Elde edilen verilerde çalışma grubunda ortalama doğum ağırlıklarının daha düşük olduğu saptanmıştır (p<0,05). Tek başına anne sütünü 6 aydan az alanların, 6 ay ve daha fazla alanlara göre erken puberte görülme olasılığı 3,0 kat daha fazla bulunmuştur (p<0,05). Erken puberte görülme olasılığı ayran tüketim sıklığı daha az olanlarda 3,5 kat fazla iken; derili tavuk budu, salamı ve sosisi daha sık tüketenlerde sırasıyla 9,7; 3,4; 4,1 kat fazla bulunmuştur (p<0,05). Fiziksel aktivite düzeyi kontrol grubunda daha fazla tespit edilmiştir (p<0,05). Serum D vitamini düzeyi erken pubertelilerde daha düşük saptanmıştır (p<0,01). Çalışma grubundaki zayıf-normal ağırlıktakilerin (17,7±6,91 ng/mL) serum D vitamini ortalaması kontrol grubuna (25,2±8,21 ng/mL) göre daha düşüktür ve istatiksel olarak anlamlıdır (p<0,05). Sonuç olarak bu çalışmada cinsel gelişimin zamanlamasında doğum ağırlığı, anne sütü, hayvansal kaynaklı besin tüketim sıklığı, fiziksel aktivite düzeyi ve serum D vitamini düzeyinin etkili olduğu tespit edilmiştir. Ancak beslenmenin puberte üzerine etkisinin belirlenmesi için daha geniş kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.