Ketamin ve dantrolenin bir epilepsi modeli olarak tekrarlayan elektrokonvülsif nöbet uygulanan sıçanlarda uzaysal öğrenme ve hipokampal apoptozis üzerine etkileri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2014

Öğrenci: İBRAHİM DEVRİM GÜRSOY

Danışman: SÜREYYA BARUN

Özet:

Ketamin ve dantrolen'in bir epilepsi modeli olarak tekrarlayan elekrokonvulsif nöbet uygulanan sıçanlarda uzaysal öğrenme ve hipokampal apoptozis üzerine etkileri Amaç: Ketamin ve dantrolenin bir epilepsi modeli olarak tekrarlayan elekrokonvulsif nöbet uygulanan sıçanlarda uzaysal öğrenme ve hipokampal apoptozis üzerine etkilerinin incelenmesi. Metot: 48 adet erkek ve Wistar albino sıçan 8 gruba ayrıldı. İlk 4 grup şöyle planlandı: 1) Kontrol: Sıçanlara 30 sn kulak elektrodları takıldı ancak stimüle edilmedi 2) EKN: Sıçanlara kulak elektrodları ile 200 V şiddetinde 2 sn stimülasyon uygulanmıştır. Bu uygulama gün aşırı 5 kez tekrarlanmış ve son uygulamadan 2 saat sonra sonuncu EKN stimulusu verilerek hayvanlar 30 gün bekletilmişlerdir (Rowley et al 1997) 3) Ketamin+EKN: EKN uygulanacak sıçanlara her uygulamadan 1 saat önce ketamin (40 mg/kg s.k.) uygulanmıştır 4) Dantrolen+EKN: EKN uygulanacak sıçanlara her uygulamadan 1 saat önce dantrolen (10 mg/kg i.p) uygulanmıştır. Diğer 4 gruptaki şıçanlar EKN ve ilaç uygulamalarını takiben MSL testi uygulanmadan 30 gün bekletilmiş ve daha sonra hipokampusları çıkarılarak apoptozis ve sağlıklı nöron sayıları incelenmiştir. Bulgular: MSL testinde bütün gruplarda öğrenme gerçekleşmiştir ve gruplar arasında fark yoktur. EKN+ketamin uygulanan grupta bellek retansiyonu ve buna eşlik eden yüzme hızında azalma tesbit edilmiştir. Dantrolen uygulaması herhangi bir olumsuz etkiye neden olmamıştır. Ayrıca ketamin ve dantrolenin antiapoptotik ve nöroprotektif etkilerinin olduğu ortaya çıkmıştır. Sonuç: Bu çalışmanın sonuçlarına göre eksitotoksik şartlarda ketamin kullanılması bellek retansiyonunda bozulmaya neden olur. Ketamin uygulamasının motor fonksiyonlarda bozulmaya yol açması ihtimali de ileri araştırmalarla değerlendirilmelidir.