Vestibüler nörektomi ve total labirentektomi hastalarının vestibülo-okuler refleks, santral kompanzasyon ve aralarındaki ilişkinin objektif ve subjektif testler ile değerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2017

Öğrenci: FAKİH CİHAT ERAVCI

Danışman: METİN YILMAZ

Özet:

Amaç: Vestibüler sinir kesisi ve total labirentektomi cerrahi girişimlerinin vestibülo-okuler refleks (VOR) ve santral kompanzasyon üzerindeki etkilerin, objektif ve sübjektif testler ile ortaya konulması amaçlanmıştır. İkincil çıktı olarak vestibüler deafferasyon vakalarında, Video Head Impulse Test (VHIT) verilerinden VOR kazancına ek olarak kullanılabilecek parametrelerin var olup olmadığının tespit edilmesi hedeflenmiştir. Ayrıca klinik tecrübemizin literatür ile paylaşması düşünülmüştür. Materyal-Metod: Çalışmaya kliniğimizde daha önce operasyonları gerçekleştirilen 19 vestibüler nörektomi ile 18 total labirentektomi operasyonu geçirmiş ve operasyonu üzerinden en az bir yıl geçmiş olan hastalar dahil edildi. Hastalarımıza prospektif olarak, objektif testlerden VHIT ve Komputerize Dinamik Posturografi (KDP) uygulanmıştır. Subjektif baş dönmesi verisi olarak da Baş dönmesi Engellilik Envanteri (BEE) ile Vizüel Analog Skala (VAS) skorlaması uygulanmıştır. Bulgular: VOR kazançları verilerinin iki grup arasında uyumlu olduğu görüldü. Operasyon tarafı ve operasyonun karşı taraf arasında anlamlı fark saptandı. Opere taraftaki VOR kazancı verileri ile KDP medial-lateral vestibüler verileri ile zayıf pozitif bir korelasyon saptandı. Opere tarafta, özellikle lateral kanalda covert varlığı %89a ve overt sakkad varlığı %100 gibi yüksek yüzdelere ulaşmaktadır. Opere tarafta her iki sakkad varlığı, operasyonun karşı taraf ile arasında ise anlamlı fark tespit edildi. Ayrıca opere olan taraftaki sakkadların organize olup olmamasının BEE de sınırda anlamlı farklılaşmaya sebep olduğu tespit edildi. Sakkadların amplitüdlerinde artış ise KDP vestibüler verileri arasında negatif zayıf bir korelasyon saptandı. Her iki operasyon grubunda KDPde medial-lateral bulgularının anterior-posterior bulgularına göre daha fazla etkilenmiş olduğu istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Buna ek olarak vestibüler nörektomi grubunun KDP de somatosensöriyel skorlama verileri daha düşük olmasına karşın vestibüler skorlama verileri daha yüksek tespit edilmiştir. Yine BEE verileri de nörektomi grubunda daha iyi aralıkta olduğu görülmüştür. Hastalıklar özelinde ise preoperatif hissedilen baş dönmesi açısından Vizüel Analog Skor (VAS)'da Meniere grubu, labirenti destrükte eden kolesteatom grubuna kıyasla daha yüksek olduğu görülmüştür. Sonuç: VHIT testi sonuçlarının değerlendirilmesinde, VOR kazancına ek olarak sakkadların varlığı, latans ve amplitüd verileri ek bilgiler sunmaktadır. Bunları özellikle lateral kanal sonuçlarının daha iyi yansıttığı düşünülmektedir. Vestibüler deafferasyon operasyonlarında medial-lateral vestibüler bulgular, anterior-posterior vestibüler bulgulara kıyasla daha fazla etkilenmekte ve vestibüler nörektomi grubunun total labirentektomi grubuna kıyasla vestibüler skorlar ve BEE skorları daha iyi olmaktadır.