Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2019
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: YURDAGÜL YANAR
Danışman: MEHMET GÜVEN
Özet:Bu araştırma ile, toplumumuzda giderek yaygınlaşan ve kullanım yaşı gün geçtikçe düşen internet kullanımının ergenlerde problem davranış oluşturma riskine dikkat çekilerek, problemli internet kullanımının algılanan sosyal destek ve insani değer algısı ile olan ilişkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Var olan bir durum incelendiği için araştırma yöntemi betimsel modeldir. Araştırmanın çalışma grubu, 2018-2019 eğitim öğretim yılı Karaman İli Merkezinde öğrenim gören 228 kadın 247 erkek olmak üzere toplam 475 ortaokul 8. Sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Örneklem grubu tesadüfi yöntem ile belirlenmiştir. Araştırmada veriler, Ceyhan, Ceyhan ve Gürcan (2007) tarafından geliştirilen sonra Ceyhan ve Ceyhan (2009) tarafından ergenlere yönelik olarak revize edilen ‘Problemli İnternet Kullanımı-Ergen’ ölçeği, Yıldırım (1997) tarafından geliştirilmiş ve yine Yıldırım (2004) tarafından revize edilmiş ‘Algılanan Sosyal Destek Ölçeği’ ve Dilmaç (2007) tarafından geliştirilen ‘İnsani Değerler Ölçeği’ ile katılımcıların demografik bilgilerini toplamak için araştırmacı tarafından hazırlanan ‘Kişisel Bilgi Formu’ kullanılarak elde edilmiştir. Ölçümlerin, normal dağılıma uygun olup olmadığını test etmek için Kolmogorov-Smirnov ve Shapiro-Wilk normallik dağılım testi kullanılmıştır. Araştırmada ölçek maddeleri normal dağılım göstermediği için Non-Parametrik testlerden vi Mann Whitney-U ve Kruskal Wallis-H testleri uygulanmıştır. Ayrıca ölçekler arası ilişkiye bakmak için Bivariate korelasyon analizinden faydalanılmıştır. Ergenlerin problemli internet kullanma davranışı, algılanan sosyal destek düzeyleri ve insani değer algılarının cinsiyete, anne-baba eğitim durumuna, interneti kullanma süresine ve amacına göre anlamlı düzeyde farklılaştığı görülmektedir. Ayrıca problemli internet kullanımı ile algılanan sosyal destek ve insani değer algıları arasında istatistiksel açıdan pozitif yönlü düşük düzeyde bir ilişki bulunmuştur