Tükürük bezi neoplazmlarında helicobacter pylori varlığınındeğerlendirilmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: BETÜL BERKAY

Danışman: Ayşe İriz

Özet:

Berkay B., Tükürük bezi neoplazmlarında Helicobacter pylori varlığının değerlendirilmesi, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı, Uzmanlık Tezi, Ankara, 2020.

            Helicobacter pylori(HP) mikro-aerofilik, spiral şekilli, gram negatif bir bakteridir. HP’nin oksidatif stresi ve inflamatuar sitokin cevabını artırarak neoplazik ya da non-neoplazik, yaşam kalitesini azaltan çok sayıda hastalığın patofizyolojisinde rol aldığı ispatlanmıştır. İlk tanımlandığı klasik kolonizasyon alanı gastrik mukozadaki yoğun ve detaylı araştırmaların ışığında, Helicobacter pylori’nin yol açtığı ekstra-gastrik patojenite ve virülans da daha anlaşılır hale gelmiştir. Epidemiyolojik, analitik, prospektif, olgu-kontrol niteliği taşıyan bu araştırma, HP’nin tükürük bezi parankimindeki varlığını ve karsinojenik etkilerini sorgulamayı amaçlamıştır. Ocak 2019 - Ocak 2020 tarihleri arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Baş-Boyun Cerrahisi’ne başvurarak tükürük bezinin eksizyonu planlanan ve kabul kriterlerine uyan 56 hasta, prospektif şekilde araştırmaya alınmışlardır. Çalışma; olgu grubu olarak primer tükürük bezi neoplazmına sahip 41 katılımcıya ek, kontrol grubu olarak sialolithiazis ve tükürük bezi parankiminin salim olduğu lenfatik metastaz nedeni ile opere edilen 15 katılımcı ile dizayn edilmiştir. 56 hastanın her biri Gastroözefageal Reflü Anketi (GÖRA) ile gastroözefageal hastalık varlığını değerlendirmek amacıyla skorlanmıştır. Hastaların daha önce antijenik bir HP suşu ile karşılaşıp karşılaşmadıkları serolojik olarak ELISA yöntemi ile belirlenmiştir. Katılımcıların tükürük bezleri eksize edildiği anda spesmenlerin cerrahi sınır - nihai doku bütünlüğü bozulmaması sağlanacak şekilde, spesmenden sekiz milimetreküplük kor biyopsi alınmıştır. Ex vivo şekilde elde edilen biyopsinin yarısı, Warthin-Starry gümüş bazlı boyama (WS) ile histokimyasal olarak çalışılmış; kalan yarısı da hızlı üreaz testine(HUT) sokulmuştur. GÖRA skorları, seroloji ve dokuda HP’nin histokimyasal tespit yöntemleri birbirleriyle karşılaştırıldığında aralarında istatistiksel açıdan anlamlı şekilde ilişki olduğu tespit edildi (p<0.001). Primer tükürük bezi tümörüne sahip tüm vakaların toplandığı olgu grubunda, kontrol grubuna göre hem Warthin Starry yardımı ile histokimyasal, hem de Hızlı Üreaz testi yardımı ile biyokimyasal olarak istatistiki açıdan anlamlı şekilde dokuda daha sık Helicobacter pylori varlığı tespit edilmiştir(p:0.03). Mukoepidermoid karsinom (MEK) ve Adenokarsinoma vakalarından oluşan malign alt grup, Pleomorfik Adenoma ve Warthin tümörden oluşan benign alt grup ile karşılaştırıldığında; MEK ve Adenokarsinoma’dan oluşan malign alt grupta hem histokimyasal hem de hızlı üreaz testi ile istatistiki olarak anlamlı şekilde Helicobacter pylori daha sık tespit edilmiştir(p:0.042). Kesin bir kanıya varabilmek için daha fazla hasta ile detaylı moleküler çalışmalar yapılmasına olan ihtiyaç ile birlikte bu çalışma, tükürük bezlerinde Helicobacter pylori varlığı ve karsinojenitesini araştıran literatürdeki ilk araştırma olma niteliği taşır. Araştırma sonucu elde edilen veriler ve onların analizi sonucu, tıpkı ekzokrin vasıflı bir bez olan mide gibi; tükürük bezlerinde de neoplazm gelişiminde Helicobacter pylori’nin karsinojenik özelliğinin rolü olabileceği sonucuna ulaşılmıştır.

 

Anahtar Kelimeler: Tükürük bezi; Helicobacter pylori; Hızlı Üreaz Testi; Warthin-Starry