Staphylococcus Aureus Suşlarının Pfge (Pulsed Field Jel Elektoforez) Tekniğiyle Moleküler İlişkilendirilmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Göksel TEKİNASLAN

Danışman: HAKKI TAŞTAN

Özet:

S.aureus toplum ve hastane kaynaklı enfeksiyonlara neden olan önemli patojenlerden biridir. Moleküler tiplendirme metotlarından olan PFGE, çeşitli patojenlerin epidemiyolojisi, genom büyüklüklerinin belirlenmesi, bakteri kromozomlarının fiziksel ve genetik haritalandırılmasında altın standart olarak kabul edilen bir metottur. Bu çalışmada çeşitli klinik örneklerinden izole edilmiş S.aureus suşlarının antibiyotik duyarlılıkları ve PFGE yöntemiyle klonal ilişkilerinin saptanması amaçlanmıştır. Çalışmaya 55 hastanın yara, kan, steril vücut sıvısı, aspirat örneklerinden izole edilen 60 S.aureus dahil edildi. Konvansiyonel metotlarla ve MALDI-TOF MS (Bruker Daltonics) cihazı ile izolatların tür tayini yapıldı. Antimikrobiyallere duyarlılıkları disk difüzyon metodu ile EUCAST 2019 önerileri doğrultusunda yapıldı. Suşların klonal ilişkisinin değerlendirilmesinde SmaI restriksiyon endonükleaz kullanılarak PFGE yöntemi kullanıldı. Çalışmaya dahil edilen 60 izolatın %60’ı yara,%28,3’ü kan,%11,7’si diğer klinik örneklerden izole edildi. Çalışmaya alınan örnekler en sık deri ve yumuşak doku lezyonlarından (n= 33;%63.5) ve kan örneklerinden (n=10; %19.2) izole edildi. Örneklerin antibiyotik direnç dağılımları değerlendirildiğinde %96’sı ampisiline, %11.5’i eritromisine, %9.6’sı tetrasikline, %5.8’i klindamisin/siprofloksasine, %3.8’i trimetoprim/sulfametoksazol/Amoksisilin-klavulanik asit/fusidik asite, %1.9’u amikasin/ gentamisin/rifampin/sefalotine dirençli olarak saptandı. Bir izolatta metisilin direnci tespit edildi ve bu izolat tüm antimikrobiyallere dirençli olarak belirlendi. Bir izolatta indüklenebilir klindamisin direnci saptanırken, hiçbirinde QD, linezolid, vankomisin direnci tespit edilmedi. PFGE analizinde büyüklükleri yaklaşık 32 ile 736 kb arasında değişen en az 10 en fazla 17 bant oluştuğu izlendi. Buna göre izolatlar 5 ana grupta (A-E) 12 farklı pulsotipe ayrıldı. PFGE analizine göre suşların yakın ilişkili olmadığı ve salgın niteliği taşımayan hastane ve ya çeşitli kaynaklardan kazanılmış toplum kaynaklı izolatlar olduğu belirlenmiştir. İzolatların neredeyse tamamının penisiline dirençli olduğu, bu nedenle ampirik terapide penisilin yerine amoksisilin-klavulanik asitin etkili olacağı izlenmiştir. Sağlık kuruluşlarında lokal izolatların PFGE paternlerinin düzenli olarak takibinin başta S.aureus olmak üzere hastane ilişkili enfeksiyonların kontrolü açısından yararlı olabileceği ve salgın durumunda salgın suşlarının sporadik suşlardan ayırt edilmesinde faydalı olabileceği düşünülmüştür.